Türkiye’nin 10 tarihi köprüsü
Köprüler önceleri, geçilecek yerin bir tarafından öbür tarafına uzun bir taş veya ağaç gövdesi uzatmak suretiyle yapıldı. İlk köprülerin tamamı ahşap veya kagirdi. İslami dönem köprülerinin en eskisi Diyarbakır'daki Dicle Köprüsü'ydü. Sizler için, tarihin önemli tanıklarından olan 10 köprü hakkında bilgiler derledik.
Roma hem Selçuklu hem de Osmanlı döneminde Köprüçayı geçebilmek için en önemli güzergah olan tarihin gerçek bir tanığı... Tarihi Anadolu Selçuklu eseri olan Belkıs Köprüsü, 220 metre uzunluğunda ve 7 ayaklıdır.
Antalya'nın Serik ilçesi Belkıs beldesi sınırları içinde bulunan tarihi köprü Manavgat-Serik ilçelerini birbirine bağlıyor. Bölgedeki köylülerin hala kullandığı, üzerinden hem kendileri geçtiği hem de hayvanlarını geçirdikleri 220 metre uzunluğundaki Alaeddin Keykubad Köprüsü, çay ortasındaki dirsekli yapısı ile de farkını gösteriyor. Yöre insanı tarafından 'Eski Köprü', 'Köprü Pazar', 'Sultan Alaaddin' ve 'Belkıs' gibi çeşitli isimlerle anılıyor.
Pamfilya döneminin en önemli geçiş güzergahları arasında yer alan ve Roma döneminde yapılan köprü, doğal afetler sonucu yıkılmasının ardından Selçuklu döneminde yeniden inşa edildi. Köprünün inşa kitabesi ise ilk kemer ayağının duvarında yer alıyor. Kitabelerde köprünün Sultan Alaeddin Keykubad ve oğlu Sultan 2. Gıyaseddin Keyhüsrev'in inşa ettirdiği belirtiliyor.
Sultan Alaaddin Keykubat'ın Konya'dan Antalya ve Alanya'ya geçişlerinde Belkıs Köprüsü'nden 4 defa geçiş yaptığı belirtiliyor.📌
Belkıs, Tarihi Aspendos Köprüsü, 07503 Serik/Antalya
Osmanlı döneminde, 18. yüzyılda inşa edilen Çifte Köprüler, Kamilat ve Soğucak nehirlerinin üstünde yer alırlar. Köprüler birbirine dik olarak konumlanmışlardır. İki köprünün de uzunluğu 3.550 m (11.650 ft) ve 280 m (920 ft)' dir. 2003 yılında restore edilmiştir. Mimari yapıları ve sınırlı genişlikleri nedeniyle köprüler sadece yayalar tarafından kullanılıyor.
Birbirine dik gelecek şekilde planlanan iki köprüden meydana gelir. Her ikisi de tek gözlü ve yolunun eğimli olduğu taş köprüler grubuna girer. Günümüze sağlam olarak ulaşmışlardır.
1147 tarihli inşa kitabesine göre, Timurtaş b. İlgazi b. Artuk tarafından Artukoğulları döneminde inşa ettirilen ve 12. yy. Selçuklu dönemi anıtsal mühendislik - mimarlık başyapıtlarından olan tarihi Malabadi Köprüsü, 40.86 m açıklığındaki sivri ana kemeri ile dünyanın günümüze ulaşan en büyük kemer açıklığına sahip taş kemer köprüsüdür.
Malabadi Köprüsü; üzerinde bulunan insan, güneş ve arslan figürlü kabartmaları ve bünyesinde bulunan barınağı, helası ile özgün ve az sayıdaki köprü örneklerimizdendir. Silvan'a 23,2 km uzaklıkta olup Silvan ilçe sınırları içerisinde yer alır.
Çatakköprü, 21640 Silvan/Diyarbakır
Ekmekçizade Ahmet Paşa Köprüsü ya da diğer adıyla Tunca Köprüsü 1608-1615 yılları arasında Ekmekçizade Ahmet Paşa tarafından Tunca Nehri üzerine yaptırılmıştır. Mimarı Sedefkar Mehmet Ağa'dır.
11 ayak üzerine 10 kemerli bir köprüdür. Yarısı ve ortadaki yazıtlı köşkü su taşkınlarıyla yıkılmış, 2008 yılında aslına uygun olarak restore edilmiştir. Yapımında "Nehri altın ve gümüşle doldurmacasına para harcandığı" söylenir. Mimari yorumcular on gözü olan köprü için "Eşi Bulunmaz" nitelemesini yaparlar.
Üzerindeki parke granit taşlar Sultan Reşat'ın Edirne'yi ziyareti sırasında konulmuş orijinal taşlardır.
Erenköy, Tunca Nehri Sk., 26060 Odunpazarı/Eskişehir
Şahruh Köprüsü Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi Karaözü köyünde yer alan tarihi bir köprüdür.
Uzunluğu 144,5 metre, eni 5,6 metre olan Şahruh Köprüsü, Dulkadiroğulları döneminden kalma bir eseridir. Kızılırmak üzerine inşa edilen köprünün banisi ve inşa tarihi kesin olarak belli olmamakla beraber, Dulkadiroğlu Alaüddevle Bozkurt Bey'in oğlu Şahruh Bey tarafından yaptırıldığı düşünülmektedir.
Köprü 8 kemerli olup, en geniş kemer 12 metre açıklığındadır. Köprü halen kullanılabilir durumdadır.
Karaözü, Karaözü Köyü Yolu, 38840 Sarıoğlan/Kayseri
