Arama

En sürükleyici 30 kitap

Kitap okumak bazılarımız için bir tutku iken bazılarımız için de zorunluluk gibi gözükür. Sebebi ne olursa olsun, iyi bir roman sizi dünyasına çeker, yakalar, bırakmaz. Kitap okumayı sevmeyenlere dahi okuma sevgisi kazandıracak ve bir solukta okunacak 30 sürükleyici kitabı sizler için derledik.

  • 1
  • 30
Algernon'a Çiçekler - Daniel Keyes
Algernon’a Çiçekler - Daniel Keyes

Çok düşük bir IQ ile doğan Charlie, bilim adamlarının, zeka seviyesini artıracak deneysel ameliyatı gerçekleştirmeleri için kusursuz bir adaydır. Bu deney, Algernon adındaki laboratuvar faresinde test edilmiş ve büyük bir başarı elde edilmiştir.

Ameliyattan sonra, Charlie'nin durumu günlüğüne yazdığı raporlarla takip edilmeye başlanır. İlk yazdığı raporlara çocuksu bir dil ve imla hataları hakimdir ve sonra ameliyat etkisini göstermeye başlar. Charlie artık, insanların kendisiyle dalga geçemeyeceğini ve bir sürü arkadaş edineceğini, aşık olduğu kadına açılabileceğini düşünür. Fakat zekâsı normalin çok üstüne fırladığından, çevresinde yadırganır, kıskanılır ve istemiş olduğu arkadaşları edinmekte yine başarısız olur ve yine yalnızdır.

Bu deney, son derece önemli bir buluş olarak görülüyordu, ta ki Algernon'da ani bir gerileme baş gösterene kadar. Acaba Charlie'de de aynı gerileme olacak mıydı?

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 2
  • 30
Foucault Sarkacı - Umberto Eco
Foucault Sarkacı - Umberto Eco

"Umberto Eco"nun ilk romanı olan "Gülün Adı" gibi, ve ikinci romanı olan "Foucault Sarkacı" bildiğimiz roman türlerinden hiçbirine girmiyor. Belki de en uygunu, onu bir "bilim romanı" ya da "Eco-roman" diye nitelendirmek olacaktır. "Foucault Sarkacı", çok katlı, çok değişik düzlemlerde okunabilecek bir romandır. Foucault Sarkacı, kısaca, irrasyonel düşüncenin 500 yıllık tarihinin 500 küsur sayfalık bir serüvenidir. Pozitif bilimin yanısıra, uzantıları günümüze dek süregelen, gizli bilimlerin, Orta Çağı da kapsayan çok uzun bir zaman dilimi içinde bilim kurgu kardeşliğinin öyküsüdür.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 3
  • 30
Otomatik Portakal - Anthony Burgess
Otomatik Portakal - Anthony Burgess

Burgess şöyle der: "İngiliz argosunda bir deyiş vardır: Uqueer as a clockwork orange." Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Otomatik Portakal adı gerçekte buradan gelir. Eser, Alex isimli şiddet taraftarı bir gencin öyküsü etrafında gelişiyor. "iyilik ve kötülük" kavramlarını, "şiddet, suç ve ceza" tabanına koyup inceleyen bir eserdir. Kendine has bir atmosfere sahip olan eser, kin ve nefret dolu anlatımla bu türde öne çıkar. Eser suç işleyen bireyleri devletin istediği şekilde tek tipleştirilip, birer otomatik makine haline getirilmesini betimliyor. Yazar okuyucuya, insan iyiliğini, iradesini, adaletini sorgulatıyor. Otomatik Portakal, Anthony Burgess'in aynı adlı yapıtından uyarlanan 1971 yılında yayınlandı.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 4
  • 30
Bir İdam Mahkumunun Son Günü - Victor Hugo
Bir İdam Mahkumunun Son Günü - Victor Hugo

Bir İdam Mahkûmunun Son Günü, dünya edebiyatının ölümsüzlerinden Victor Hugo'nun, yirmi altı yaşında yazdığı bir gençlik yapıtıdır. Victor Hugo, bu romanı ile idam cezasının hem trajik, hem de saçma yanını göstermek ister. Onun büyüklüğünde, onun dehasında bir yazar için böyle bir savı insani ve etik boyutlarıyla sergileyerek kanıtlamak hiç de güç değildir. Bu yapıt, birinci tekil kişi ben ile yazılan romanın ilk örneğidir. Roman kahramanının da dediği gibi, bir tür zihinsel otopsi olan bu romanda, modern edebiyatın ilk iç monoloğu ile karşılaşıyoruz. Bir İdam Mahkûmunun Son Günü, bir yazınsal yenilik olan Samuel Beckett ve Georges Bataille'ı haber veriyor. İdam Mahkûmunun kendisine ironik bir gözle bir başkası olarak bakışı ise, Victor Hugo'nun Arthur Rimbaud'dan kırk yıl önce 'Ben Bir Başkasıdır' düşüncesini yaşamış olduğunu gösteriyor.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 5
  • 30
Yabancı - Albert Camus
Yabancı - Albert Camus

Albert Camus'nün en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan "Yabancı", aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtıdır. Ölümün egemen olduğu bir varlığın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın kahramanı "Meursault", bir simge kahraman değildir. Adı olmayan bir "Yabancı"dır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir.

Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçludur. Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışmadır. Camus'yle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramadı. "Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir," der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN