Arama

Ekrem Hakkı Ayverdi'nin "Osmanlı Mimarisi" eserinden alıntılar

Tarihin arka sayfalarında kalmış harikulade eserlerin ardındaki derin ilmi ortaya çıkaran aydın Ekrem Hakkı Ayverdi, "Osmanlı Mimarisi" eseri ile imparatorluğun ana imar kaidelerini gözler önüne serer. Ayrıca içerisinde pek çok Osmanlı yapısına dair bilgiler barındıran bu nadide eserle başka yerde bulamayacağımız önemli detayları bizlere aktarır.

"İlk kiliselerde, putperest mâbedlerini taklîden, güneşe yânî Şarka doğru olduğundan cenub ve şimal yüzleri uzun tarafı teşkîl ederdi. Müslümanlar bu kiliseleri câmie tahvîl edince, Sûriye'nin tam cenûba düşen kıblesine uydurmak için, mihrâbı o tarafdaki uzun kola yapmak mecbûriyetinde kaldılar ve tabîî saflar geniş oldu. Buna bakarak, ilk safın daha makbûl olduğu gibi bir kanâat, daha ilk zamanlarda, yerleşdi; halbuki böyle bir şey yokdur. Allah için bütün saflar birdir; geniş saf bir emrivâkîden doğmuşdur. Ammâ bu zan asırlar boyu da sürüb gitmekdedir."

Ekrem Hakkı Ayverdi

İbn Haldun düşüncesinde coğrafya ve şehir

"Câmîlerin kiliselerden esaslı başkalığı,

a) Bir müddet sonra mihrab mihverinin son birkaç gözünün kubbeli olması,

b) Birçok câmîlerde bölme (nef) sayısının bazilikalarda mûtâd olan 3 yerine, 5, 10, hattâ daha fazla m iktarlara yükselmesi,

c) Harim kısmı bazilikaya benzese de binânın havasını âdetâ değişdiren bir haremin, avlunun ilâvesi, bu sûretle hıristiyanlıkda cemâati kapalı yerde, papasın buyuruğu altında zaptetmek âdeti yerine, müslümanların Allah'ın huzûruna; tabiatın ortasına çıkarılması,

d) Dört köşe çan kulelerine her ne kadar şeklen benzese de, ilk minârelere bile, insan çıkıp ezan okumasını te'mîn için muntazam merdivenler yapılmasıdır. "

Ekrem Hakkı Ayverdi

Avrupa'nın 'Gotik' eserlerine ilham veren İslam mimarisi

"İslâmın ilk eserleri buna benzer olduğu için, o yolda devâm lâzımdır gibi, gayretkeş bir düşünce akla gelebilir. Dış görünüşleri hiç de güzel olmayan, ifâdeden mahrum, bu câmîlerin, eğer içleri hadden efzûn süse boğulmamış olsa idi ve eğer, Asr-ı Saâdet'in sâfiyeti, Mescid-i Nebî'nin sâdeliği devâm etse idi, bu mütâlâada bir hakikat payı olabilirdi. Fakat ezelî takdir hükmünü icrâ etmiş, cemiyetin ölçüleri değişip Müslümanlar ihtişam ve âlâyişe düşmüşler, tezyînât ile bu hislerini tatmin etdiklerinden, câmi harîmine başka bir câzibe ve ferahlık katacak bir şekil aramak da ellerinden gelemediği için o direk yığınıyla dolu plânı tatbikde devâm etmişlerdir. Zayıf bünyeler süse bir tahlisiye simidi gibi sarılırlar."

Ekrem Hakkı Ayverdi

Bir medeniyetin kökü olarak Türk evi

"Orhan Câmiini mîmârîmizin birinci kaynağı tahtına oturtmuştur. İhtişam da azamet de o günün küçük Osmanlı Devleti'nden beklenemezdi. Ammâ esrarlı bir tılsım ve güçden değil, içden taşan âbideleşmek iştiyâkının bu câmide maketi yapılmışdır. Hani çok cevvâl zekâlı çocuklara, büyümüş de küçülmüş derler; işte Orhan Câmii de Osmanlı mîmârîsinin ne olacağına peşin karar vermiş, bu esâsa vardıkdan sonra, yapıldığı zamânm imkânlarına göre kendini sınırlamasını bilmiş ve istikbâlin büyük ölçülerini devrin imkânlarına göre daraltıp küçülterek, bir asır daha beklemişdir; tekrarda fayda vardır: İşte Orhan Câmii."

Ekrem Hakkı Ayverdi

Türkiye'de görülmesi gereken 15 antik kent

  • 10
  • 20

"Ayasofya Câmiinin hemen yanından başlayıp bütün Sarayburnu yarımadasını işgâl eden bu Fâtih Sarayı'nın bir nazîrinin bulumasma imkân var mıdır? Bir kere nerede vardır üç denizi kavrayan bir sâha? Böyle bir yer bulunacak ve oraya arâzinin îcâblarına en uygun tarzda bir saray yerleşdirmeyi insanoğlu başarmış olacak. Yeri de yapısı da Allah vergisi demekle şükran borcunu edâ etmek ancak kâbildir."

Ekrem Hakkı Ayverdi

Karadeniz'in görmeniz gereken ahşap camileri...

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN