Berat Kandili Özel Programı

Müminlerin günahtan kurtulmak maksadıyla ibadethaneleri doldurdukları bir mübarek geceyi, Berat Kandili'ni geride bıraktık. Ümmet coğrafyası bu müstesna gecede Allah Teala'ya yönelerek beratlerini talep etti. Fikriyat yazarı ve Ayasofya-i Kebir Camii Başimamı Prof. Dr. Mehmet Emin Ay hocamız kandil münasebetiyle Bursa Hacı Rasih Çelik Camii'nde bir sohbet irad etti. Sizleri o kalpleri birbirine yakınlaştıran sohbetle baş başa bırakıyoruz.

Müstesna zamanlar

◾ Yüce Rabbimize sonsuz hamd-u senalar olsun. Sevgili Peygamberimize (SAV) binlerce salat ve selam olsun. Mevlamızın rahmeti, bereketi, affı ve mağfireti hepimizin üzerine olsun. Şu mübarek gecenin feyzinden, bereketinden, Mevlamız Teâlâ cümlemizi hissedar, nasipdar eylesin. Hepinizin leyle-i beratı her birimiz için mübarek olsun. Zamanlar vardır, mekanlar vardır. Mübarek olarak nitelendirilir. Bu akşam idrak ettiğimiz gece de Mevlamızın böyle bizler için mübarek kıldığı zamanlardan biridir.

Allah'ın (CC) dostluğu

◾ İnsanın Allah'a (CC) dost olabilmesi için bir insanın velilik mertebesine ulaşabilmesi için gönlünde çok sağlam sahih bir iman ve amellerinin de Allah'ın (CC) kulu olduğunun şuuruyla hareket eden bir müminin halinin tavrının bulunması lazımdır. Böyle kullara da mübarek kullar deniliyor. Allah'ın (CC) veli kulları deniliyor. Bursamızda Elhamdülillah, toprağın altında yatan nice sevgili kullar var. Emir Buhari Hazretleri, Emir Sultanımız, efendim bu topraklarda yaşayan Somuncu Babamız, Geyikli Babamız, Üftade Hazretleri burada yaşayıp istanbul'a giden Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri daha nice umera, ulema hep Allah'ın (CC) sevgili kulları olmuşlarsa eğer bu iman ve takvayı kuşanan kullar oldukları içindir.

Berat gecesi

◾

Resulullah (SAV) buyuruyor ki:

Şaban ayının 15. gecesi geldiği zaman o geceyi uyanık olarak ihya edin, ibadetle değerlendirin ve gündüzünü de oruç tutmak suretiyle yine ibadetle geçirin. Gündüzün ibadeti oruç, gecenin ibadeti ise kıyamdır. Allah Azze ve Celle bu gece güneş battıktan sonra rahmetiyle, merhametiyle bütün dünya semasını kaplayarak, kapsayarak şöyle seslenir kullarına: "Yok mudur affedilmeyi, bağışlanmayı dileyen, onu ben affedeyim. Yok mudur benden maddi ve manevi rızık talep eden, onu rızıklandırayım." -Buradaki rızık kelimesini aziz kardeşlerim biz sadece yediğimiz içtiğimiz şeyler için kullanırız. Cenab-ı Hakk'ın bize takdir ettiği hakkımızda her hayırlı şey, O'nun (CC) bize nasibidir lütfettiği. Dolayısıyla hayırlı bir evlat, hayırlı bir eş, hayırlı bir iş. Bütün bunların hepsi rızık kapsamının içine girer. Dolayısıyla Allah'tan (CC) kendisine bir iş talep eden, hayırlı bir eş talep eden, aynı zamanda efendim işi olsun, helalinden kazansın. Var olan işinde Allah (CC) rızkına bolluk versin. Bunların hepsi Cenab-ı Hak'tan rızık istemekle alakalıdır.- Yok mudur? Benden herhangi bir rızkı talep eden, o rızkı vereyim, onu nasiplendireyim. Yine, yok mudur dertle muzdarip olan, dert sahibi olan, kederli, üzüntülü, mahzun gönlü olan birisi onu bu sıkıntıdan kurtarayım. Yok mudur benden şunu dileyen, yok mudur benden bunu isteyen diye seslenir yeryüzünün ashabına, yani insanlara. Bu durum tan yeri ağarıncaya kadar kullara sunulan bir teklf olur.

Duamız...

◾ Bu gece dertli olanlar var. Evladından, eşinden, işinden çeşitli sebeplerle hüzünlü kalb sahibi olanlar var. Yine bu gece onun için de dua etmemiz bize tavsiye ediliyor. Bu duaları da ettikten sonra son olarak seher vaktinde yine Resulullah Efendimizin (SAV) tavsiyesine uyarak, yarın günümüzü seher vaktinde kuracağımız soframızda sahur yaparak, birkaç lokma bir şeyler yiyerek Allah'ın (CC) rızası için oruca niyetlenelim istiyor Peygamberimiz... Oruca niyetlenip ondan sonra işte camimizin yolunu tutarak biz bu geceyi Peygamberimizin (SAV) arzu ettiği şekilde inşallah ümit ediyoruz ki değerlendirmiş oluruz. Çok ümitvar olmalıyız. O affedilen kullarından birisi de ben olurum diye. Niye bu kadar önemli? Biz Ramazan'ı Şerif'e kendimizi manen ne kadar güzel bir şekilde hazırlarsak Ramazan'ı Şerif'in birinci gününden itibaren istifademiz o kadar çok olur. Onun gelişinden büyük bir sevinç duyan kullar, günah sıkıntılarından ve yükünden arınmış kullardır. Emin olunuz. Gelişini büyük bir sevinçle gözleyen kullar, onun kadrini kıymetini bilen insanlardır. Hep Mevlamız Teâlâ bu Üç aylarla Üç ayların içindeki birer kandil mesafesinde olan, yine aynı zamanda manevi bir istasyon olan bu gecelerle bizi Ramazan'ı Şerif'e işte o güzel kulluk kıvamında girelim diye istiyor. Şu Berat kandilimiz bu Berat gecemiz de bu manadaki bizim son istasyonumuzdur. Çok iyi tedarikte bulunmak lazım. Çok iyi arınmak lazım. Manen çok iyi durmak lazım ki Ramazan-ı Şerif'in üzerimize gölgesi düştüğünde o büyük sevinci içimizde yaşayalım. Çünkü hakikaten Ramazan, bir kulun Allah'a (CC) kulluk noktasında onu en yüksek mertebeye çıkaran orucu içinde ihtiva eden bir aydır.

◾ İnsan eğer namazdaki manevi lezzetin hazzın tadına varacak olursa. Resulullah Efendimiz (SAV) gibi, ayakta durmaktan kıyamda bulunmaktan dolayı ayaklarının şiştiğinin farkında bile olamaz ki... Peygamberimiz (SAV) böyleydi... Hazreti Aişe Validemiz üzüldü. Dedi ki:"niye bu kadar eziyet ediyorsun ya Resulullah kendine, vücuduna, ayakların şişmiş ayakta durmaktan dolayı" Resulullah Efendimiz buyurdu ki:"Ben Rabbime şükreden bir kul, şükreden bir kul olmayayım mı?" diye cevap verdi. O'na (SAV) verilen nimetlere şükreden bir kul olmak istediği için. Bize de o kadar çok nimet vermiş ki Rabbimiz, iman nimetini vermiş, iman o iman hani şairimiz diyor ya:"İmandır ilahi o ne büyüktür / imansız yürek sinede yüktür" Bize hamdolsun imanı lütfetmiş. Bir büyük devletle bizi devletlendirmiş, şereflendirmiş ki o da son Peygambere (SAV) ümmet kılmış, varlığından isminden haberdar etmiş. Bir sorsak isimlerinizi ya Peygamberimizin ya Peygamberlerin ismidir. Ya evlatlarının ya torunlarının ismidir ya da sahabilerin ismidir. Biz, Elhamdülillah bu sevgiyle böylece yetiştirilen bir milletiz. Şu ezanların sesinin duyulduğu bir beldede dünyaya gelmişiz. Annemiz, babamız, etrafımız, çevremiz, Müslüman. Biz şükretmeyelim de kim şükretsin?

Aziz kardeşlerim o sebeple inşallah belki bu gece Mevlamızdan hep beraber şunu da dileyelim:"Ne olur ey Rabbimiz. Bize namazlarını mescitlerde kılan, camiye müdavim olan ehl-i salat kimseler olmayı da şu gecede yapılan duaların makbul olan duaların hürmetine kabul buyur" diye dua edelim.

FİKRİYAT.COM SOSYAL MEDYADA!

Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;

👉 TWITTER

👉 INSTAGRAM

👉 FACEBOOK

👉 YOUTUBE 🔔

👉 Fikriyat.com mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.