7 maddede Corona virüsü ve tehlikeli bulaşıcı hastalıklar

Corona virüsü, Çin'de ortaya çıkan ve akciğer rahatsızlıklarına yol açan bir virüs türü. Çin'de Corona virüsü nedeniyle 25 kişinin yaşamını yitirmesi, dünyayı paniğe sürükledi. Corona virüsü, genellikle hafif ve orta şiddette üst solunum yolu hastalıklarına neden oluyor. Açıklamalara göre, Corona virüsünü taşıyan ve Çin'in Wuhan kentinde hastaneye kaldırılan ilk hastaların çoğunluğunun deniz ürünleri toptan satış pazarının çalışanları veya müşterileri olduğu belirtildi. Burada işlenmiş etler ve canlı hayvanların yanı sıra yemek için yılanlar da satılırken, bu yılanların genellikle vahşi doğada yarasa avlayarak beslendiği aktarıldı. Bu bilgiler ışığında, yeni tip Corono virüsünün yarasalardan yılanlara, sonra da insanlara sıçraması olasılığı üzerinde durulduğu belirtildi. Ancak virüsün hem soğukkanlı (yarasa ve yılanlar) hem de sıcakkanlı (insanlar) konakçılara uyum sağlayıp sağlamadığı konusunda yeterli bilgiye sahip olunmadığı kaydedildi. Son 17 yılda farklı tipte Corona virüsü yüzlerce insanın ölümüne neden oldu. Hali hazırda yeni tip Corona virüs enfeksiyonu için onaylanmış bir aşı ya da antiviral tedavisinin ise henüz mevcut olmadığı biliniyor. İnsan Corona virüsleri, ilk olarak 1960'ların ortasında tespit edildi ve şu ana kadar Çin, Suudi Arabistan, Güney Kore, Katar ve Ürdün'de görüldü. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) akut solunum yolu enfeksiyonlarının genel bulaşma riskini azaltmak için önerilerde bulundu: Akut solunum yolu enfeksiyonları olan kişilerle yakın temastan kaçınmak, Corona virüsleri, çoğunlukla üst solunum yolu hastalıkları ile kendini gösteriyor. Burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı ve ateş diğer belirtileri arasındadır. İştahsızlık ve kilo kaybı, görme sorunları, psikolojik durumda değişme gibi belirtiler de görülebilir. Bu virüsler bazen zatürre gibi alt solunum yolu hastalıklarına yol açabilir. Bu durum, kalp-akciğer hastalığı, bağışıklık sistemleri yetersizliği bulunan hastalarda veya yaşlılarda daha sık görülür. Söz konusu Corona virüsü salgını, 2002 ve 2003'te binlerce kişinin ölümüne yol açan şiddetli akut solunum yolu sendromu (SARS) salgınını hatırlattığından ülkede ve dünyada endişeye yol açtı. Çinli yetkililer, gizemli hastalığa ilişkin yapılan ilk incelemelerin, hastalığın SARS, Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS), influenza, kuş gribi ve adenovirus olmadığını gösterdiğini ifade etti. Hong Konglu uzmanlar ise virüsün genetik yapısının SARS ile yüzde 80 örtüştüğünü belirtti. Corona virüsünün yaygınlaşmaya başlaması diğer salgın hastalıkları da akıllara getirdi. Salgın hastalıkların geçmişi, ne yazık ki insanlık tarihi kadar eski ve bu hastalıklar nedeniyle bugüne kadar milyonlarca insan hayatını kaybetti. Salgın hastalıklar kimi zaman ekonomik, siyasal ve demografik sonuçlarıyla yeryüzü haritasının yeniden çizilmesine dahi sebep oldu. İşte, yakın tarihte ismini sıkça duyduğumuz o salgın hastalıklar... Domuz gribi, hemen hemen her yaştan herkesin etkilenebileceği ve tehlikeli bir hastalıktır. Bir dönem salgın haline gelen ve tüm yurdu etkisi altına alan domuz gribi, H1N1 kodu ile tanınıyor. Domuzlara özgü influenza virüsü tip A tarafından oluşturulan yüksek oranda bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Direkt temas, solunum ya da taşıyıcı hayvanlar yoluyla bulaşıyor. Domuz gribinin belirtileri arasında ateş, öksürük, boğaz ağrısı, yaygın vücut ağrısı, baş ağrısı, üşüme ve yorgunluğun yanı sıra bazı vakalarda ise kusma ve ishal de görülür. Kuş gribi virüsü, aynı anda birçok ülkede gözlenen salgındır. Kuş gribi virüsünün alt tipi H5N1 dünya genelindeki tüm kümes hayvanlarında çok yaygındır. Kuş gribi virüsü, insanları ve diğer memelileri, genellikle ölümcül sonuçlarla enfekte etmek için türlü engelleri aşarak evrim geçirmeye devam ediyor. Genelde kuş gribinin belirtileri mevsimsel gribe benzer bunlar; yüksek ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı veya burun tıkanıklığı, kas veya vücut ağrıları, yorgunluk, baş ağrısı, göz kızarıklığı, solunumda zorluk şeklindedir. Ebola, yüksek ateşe yol açabilen, iç ve dış kanamalarla seyreden ve hayatı tehdit eden bir viral enfeksiyondur. Bu hastalık ebola virüsü adı verilen bir mikroorganizma nedeniyle ortaya çıkar. İnsanlarda sıklıkla ölüme yol açan ciddi bir hastalıktır. Virüs insanlara vahşi hayvanlardan geçer ve insandan insana bulaşır. Meyve Yarasaları ebola virüsünün doğal konağı olarak görülür. Hastalığın insan ve hayvanlar için özel bir tedavisi bulunmamaktadır. Görülebilen önemli belirtilerden bazıları baş ağrısı, vücutta yaygın ağrılar, yüksek ateş, gözlerde konjunktivit, kanamalar, bulantı ve cilt döküntüleridir. Dişi anofel cinsi sivrisineklerde bulunan parazitlerin, insanları ısırmasıyla meydana gelen, nöbetler halinde ateş ve titremeye neden olan, yaygın bir hastalıktır. Tedavi edilmediği takdirde ciddi problemlere yol açar ve hatta ölümcül olabilir. Sıtmanın özelliği belirtilerin nöbetler halinde gelmesidir. Nöbet başlamadan birkaç gün önce halsizlik, neşesizlik, iştahsızlık, baş ağrısı, sırt ve bacak ağrıları olur. Nöbet, şiddetli titremeyle yükselen ateşle başlar, terlemeyle sona erer. Verem yani Tüberküloz hastalığı bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır. Ciddi hastalıklar arasında sayılır ve hayati önem taşır. Özellikle akciğerde ciddi hasara yol açar ve bu hasar ölümcül olabilir. Verem hastalığının belirtileri arasında sayılan halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, ateş ve terleme dikkat edilmesi gereken belirtilerdir. Verem hastalığında erken teşhisin önemi büyüktür. Tüberküloz mikrobunun kaynağı, tedavi görmemiş, aktif akciğer ve gırtlak (larinks) veremi olan hastalardır. Nefes vermekle, özellikle de öksürmek, hapşırmak, konuşmak ile mikroplar çevre havaya saçılır. Sağlıklı kişiler bu mikropları nefesleriyle alırlar. Kolera hastalığı, Vibrio cholerae isimli bakterinin neden olduğu bağırsak enfeksiyonuna bağlı olan, akut ve şiddetli ishal ile seyreden bir hastalıktır. Kolera, kalabalık ortamlarda yaşayan savaş, yoksulluk ve doğal afetlerden etkilenen topluluklarda kolayca yayılıp ölümlere yol açabilmektedir. Koleranın belirtileri arasında karın ağrısı, bulantı, kusma, bol ve sık, pirinç suyu görünümünde dışkılama, su mineral ve tuz kaybına bağlı olarak susuzluk hissi, kas krampları görülebilmektedir. Veba hastalığı, Yersinia pestis adı verilen bakterilerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Bu bakteriler esas olarak kemirgenlerde, özellikle sıçanlarda ve bunlar üzerinde beslenen pirelerde bulunur. Diğer hayvanlar ve insanlar bakterileri genellikle kemirgen ya da pire ısırıklarından almaktadırlar. Veba ile enfekte olmuş kişiler genellikle ani ateş başlangıcı, titreme, baş ve vücut ağrıları, halsizlik, kusma ve bulantı gibi bir ila yedi günlük kuluçka süresinden sonra spesifik olmayan diğer sistemik semptomlarla akut ateşli hastalık geliştirir. Çocuk felci hastalığının nedeni, polio virüsü denilen bir mikroptur. Polio bir virüs tarafından oluşturulan çok bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır. Sinir sistemini istila ederek kalıcı felçlere veya ölüme neden olabilir. Her yaşta görülebilir fakat başlıca üç yaşın altındaki çocukları etkilemektedir. Hastalığa yakalanan çocuklarda hafif ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, bulantı -kusma gibi her hastalıkta görülebilecek ortak bulgular mevcuttur. Bazı çocuklarda hastalık bu bulgularla sınırlı kalırken, bazılarında ise kalıcı felçler meydana gelmektedir. Cüzzam, enfeksiyona bağlı olarak oluşan bir hastalıktır. Kendi kendine sınırlanan veya ilerleyici olabilen bölgesel ya da geniş yayılımlı bir hastalık tablosu vardır. Cüzzam esas olarak sinirleri, deriyi, üst solunum yolunu, gözü ve kemikleri tutar. Cüzzamın bulaşma şekli kesin olarak bilinmemesine karşın solunum yolu ile bulaşması en çok kabul edilenidir. Lepra etkeninin tek kaynağı insandır. Lepranın bulaşması; hasta kişinin bulaştırıcılığına, temasın yakınlığına, sıklığına ve süresine bağlıdır. Vücudun herhangi bir yerinde deriden açık renkte, oval veya yuvarlak, kabarık olmayan, leke, çocuklarda ve gençlerde burunda sürekli tıkanma ve sık sık tekrarlayan burun kanamaları, en yaygın belirtileridir. Sarıhumma, sarıhumma virüsünün neden olduğu ciddi bir hastalıktır. Afrika'nın ve Güney Amerika'nın bazı bölgelerinde bulunur. Sarıhumma enfekte bir sivrisineğin ısırığı ile bulaşır. Kişiden kişiye direkt temas ile yayılmaz. Ateş ve grip benzeri belirtiler, sarılık (cilt veya gözlerde sararma), birden fazla vücut bölgesinden kanama, karaciğer, böbrek, solunum ve diğer organ yetmezlikleri gibi belirtileri bulunur. Ciddi vakaların yüzde 20 ila 50'si ölümle sonuçlanabilir.

7 maddede Corona virüsü ve tehlikeli bulaşıcı hastalıklar

Seramik sanatçısı Kurtiç'in "Bir Denizkestanesinin Anıları" sergisi sanatseverlerle buluştu

23. Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali'nde "Suk Dörtlüsü Quartet" sahne aldı

Destanlara konu olan ağacın hikayesi

Gassan Kanafani'nin dilinden Filistin'in Çocukları

Bir mekteb olarak Mescid-i Nebevi

Cemal Süreya'nın en çok sevilen 50 şiiri

İslam’dan edebiyata kadar en özgün konuların podcastleri

Sosyal medya nasıl dönüşecek?

Düşük profilli misillemeden sonra yeni aşama!

Fatih Sultan Mehmet zehirlendi mi? Fatih’in ölümündeki sır…

Batı'nın iki yüzlülüğü: Filistin'in engellenen haklı davası

Çin'den, İran'ın İsrail'e "sınırlı ve nefsi müdafaa" kapsamında karşılık vermesine destek

4. Uluslararası Medya ve İslamofobi Forumu sona erdi

28 Şubat'ın psikolojik etkileri

28 Şubat'ta ne oldu? Postmodern darbe sürecinde neler yaşandı?

Kosova'nın 735 yıllık en eski camisi: Mlike

İnzivanın iktizası

Yine bayram yine matem!

Hind, Pakistan ve Keşmir coğrafyalarında neler oluyor?- I

Attila'nın Avrupa'ya yayılan hükümdarlık süreci

Uygur Türklerinin yaşadığı zorlukları anlatan roman

Allah’a iman kurtuluşa ve mutlulukla yaşanacak bir hayata yol açar

Gassan Kanafani'nin dilinden Filistin'in Çocukları

Destanlara konu olan ağacın hikayesi

Kalem - 5

Arama

7 maddede Corona virüsü ve tehlikeli bulaşıcı hastalıklar