Müslüman kimyagerlerin petrole dair önemli keşifleri
Bugün pek çok sanayi için oldukça önemli bir hammaddedir petrol. 4 binden fazla kullanım alanı ile sudan sonra yaşamımız için neredeyse vazgeçilmez olmuştur. Arapçada neft olarak bilinen bu siyah balçık, çoğu zaman savaş sebebi haline gelmiş, coğrafyaların kaderini ve sınırlarını belirlemiştir. Peki, dünyadaki enerji tüketiminin büyük çoğunluğunu oluşturan petrolün yüzde 53 oranında en çok Ortadoğu'da bulunduğunu biliyor musunuz? Ya da Müslüman kimyagerlerin bin yıl önceki sistematik çalışmaları sayesinde petrolün işlenebildiğini?
Müslüman âlim Câbir bin Hayyân, alkolün damıtılmasına uygulanabilen bir soğutma tekniğini açıklamıştı.
Bu şekilde damıtılan alkol ve alkollü lapalar, İslam dininde alkol ve diğer toksik içeceklerin tüketimi haram olduğundan; asit, ilaç, parfüm ve mürekkep üretmek amacıyla kimyasal işlemlerde kullanılıyordu.
Günümüzde damıtma laboratuvarlarında hala kullanılan damıtıcı imbiği 8'inci yüzyılda ilk kez geliştiren Câbir'di.
Damıtma sürecinde ihtiyaç duyulan sıvıları soğutmak suretiyle yoğunlaştıran imbiğin adı, kimya terminolojisinin çoğunda olduğu gibi, Arapça "damıtıcının başlığı" anlamına gelen el-imbik kelimesinden gelir.
Bugünkü damıtıcılarda dahi bir boruyla bağlı iki adet imbik bulunur. Câbir, imbikte gözlemlediği kaynayan şarap ve tuzdan yanıcı buhar çıkması fenomenini kimya kitabında şu şekilde anlatır:
"Şarap, tuz ve faydasız sanılan ancak güzel özelliklere sahip olan benzer maddeler kaynadığında şişelerin ağzından ateş çıkar; bunlar bu bilimlerde büyük öneme sahiptir."