Arama

Avrupa'yı ziyaret eden ilk padişah: Sultan Abdülaziz

192 yıl önce bugün doğan Osmanlı Sultanı Abdülaziz Han, ordusu olmadan ziyaret amacıyla yurt dışına giden ilk padişahtır. Bu özelliğiyle de tarihi bir öneme sahiptir. Peki, gittiği ülkelerde büyük bir coşkunluk ve itibarla karşılanan Abdülaziz Han'ın Avrupa ziyaretinin perde arkasındaki gerçekler nelerdir?

Sesli dinlemek için tıklayınız.
  • 2
  • 19
ABDÜLAZİZ NEDEN AVRUPA SEYAHATİNE ÇIKTI?
ABDÜLAZİZ NEDEN AVRUPA SEYAHATİNE ÇIKTI?

📌Abdülaziz'in Avrupa seyahatine çıkmasının ilk sebebi Fransa'da düzenlenen sergiye katılmaktı. Fransa İmparatoru III. Napoleon, Milletlerarası Paris Sergisi'nde devrin Osmanlı padişahı Abdülaziz'i de görme arzusuyla davet göndermişti. Aynı zamanda yetenekli bir ressam olan Abdülaziz, bu davetten çok hoşnut olmuştu.

Osmanlı tarihinde bir "ilk" olan bu durum basında da büyük bir yankı buldu. Beyoğlu'nda Fransızca yayımlanan La Turquie gazetesinde bu olay; "İmparatorluğun mukadderatını değiştirecek bir hadise..." olarak aksettiriliyordu.

Sarayın bilinmeyen ressamı: Sultan Abdülaziz

  • 3
  • 19
TEK AMAÇ SERGİ ZİYARETİ MİYDİ?
TEK AMAÇ SERGİ ZİYARETİ MİYDİ?

📌Fransa Kralı'nın daveti ilk etapta yalnızca sanatsal bir amaca benziyor olsa da bu ziyaretin altında yatan karşılıklı menfaatlere dayalı sebepler vardı.

📌Osmanlı Balkanlar'da isyan hareketleriyle mücadele ederken Avrupa'da dengeler değişmiş; Fransa, Cezayir, İngiltere, Hindistan Müslümanlarıyla mücadele ediyordu. Tarafların yaşanılan iç karışıklık sebebiyle anlaşma yoluna gitmeleri gerekiyordu.

Bir Osmanlı hükümdarının bu ülkeleri ziyaret etmesi diplomasi anlamında da büyük etkiler doğuracaktı. Fransa Kralı Sultan'ın Avrupa seyahatinin iç karışıklıkları giderip, barışı kuvvetlendirebileceğini düşünüyordu. Fransa Kralı, Sultan Abdülaziz'in "halife" kimliğinin Müslümanlar üzerinde göstereceği nüfuzdan faydalanmak niyetindeydi.

📌Bütün bunların yanında dönemin Avrupası sanayi, teknoloji ve sanat anlamında ciddi gelişmeler kaydederken Sultan bunlara kayıtsız kalmak istememiş ve bu ilerlemelere bizzat yerinde şahit olmak istemişti. İşte Abdülaziz bu düşüncelerle hem sergiyi gezmek hem Batı medeniyetini yakından tanımak hem de bahsi geçen meseleleri halletmek için 47 gün sürecek Avrupa seyahatine çıkmaya karar verdi.

  • 4
  • 19
OSMANLI ULEMASI ARASINDA AVRUPA SEYAHATİ TARTIŞMASI
OSMANLI ULEMASI ARASINDA AVRUPA SEYAHATİ TARTIŞMASI

📌Seyahati Osmanlı ulema kanadında pek hoş karşılanmadı. Osmanlı sultanları devleti "başsız" bırakmamak adına hacca dahi gidemezken Sultan'ın Avrupa seyahatine çıkması büyük yankı uyandırmıştı.

Bu seyahat fikri ulema arasında tepki ile karşılandı. Sultan Avrupa topraklarını ifade eden "Darü'l-harbe" gidiyordu. Ulemaya göre buraya gidiş, yalnızca bir harp ve kuşatma için olmalıydı.

  • 5
  • 19
DARÜ’L- HARBE AYAK BASMAYAN SULTAN!
DARÜ’L- HARBE AYAK BASMAYAN SULTAN!

📌Uzun süre tartışılan meseleye sonunda çözüm bulunmuştu. Bu çözüm önerisi Osmanlı sultanlarının dini ve milli meselelerdeki hassasiyetini gözler önüne seriyordu.

Abdülaziz'in ayakkabılarının altına "Darü'l-İslam"ın toprağıyla doldurulacak bir bölme yapılmış ve böylece Sultan'ın Avrupa topraklarına ayak basması önlenmişti.

Sultan Abdülaziz nasıl katledildi?

  • 6
  • 19
İSTANBUL'DAN GÖRKEMLİ BİR ŞEKİLDE UĞURLANDI
İSTANBUL’DAN GÖRKEMLİ BİR ŞEKİLDE UĞURLANDI

📌Abdülaziz ordusu başında olmaksızın 21 Haziran 1867'de Ortaköy Camii'nde namazını kıldıktan sonra önce Dolmabahçe'ye geçmiş ardından 47 gün sürecek seyahatine çıkmak için Sultaniye vapuruna binerek yola çıkmıştı.

📌Sultan, Çanakkale Boğazı'ndan atılan toplarla görkemli bir tören eşliğinde uğurlandı. Padişahın seyahatine halkın coşkulu uğurlaması da eklenince ortaya bir şölen atmosferi çıkmıştı. Fransız donanması da Sultan'ın seyahati için duydukları şerefi göstermek adına törene eşlik ediyordu.

Bu seyahatte padişaha eşlik eden kalabalık bir heyet vardı. Bu heyet arasında Veliaht Murad Efendi (V. Murad), Şehzade Abdülhamid Efendi (II. Abdülhamid), padişahın büyük oğlu Yüsuf İzzeddin Efendi, kısa süre sonra şeyhülislam olacak olan hâce-i sultan Hasan Fehmi Efendi, eski sadrazam Hâriciye Nâzırı Keçecizade Fuad Paşa, başmabeynci Hüseyin Cemil Bey, mabeyn başkâtibi Mehmed Emin Bey, II. mabeynci Hâfız Mehmed Bey, müstakbel sadrazam divân-ı hümâyun baş tercümanı Ârifî Bey, mabeyn ikinci kâtibi Halîmî Efendi yer alıyordu.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN