Pablo Picasso'nun bilinen en ünlü 10 tablosunun hikayesi

BİLİM VE HAYIRSEVERLİK Yukarıda gördüğünüz, Pablo Picasso'nun Science And Charity yani 'Bilim ve Hayırseverlik' ismini verdiği, 1897 yılında Barselona'da yaptığı bir yağlı boya tablosu. Resimde; yatakta yatan hasta biri ve başında bekleyen iki yakını ve bir çocuk yer almakta. Bu resim, sanatçının zirvede olduğu dönemde yaptığı bir çalışma. Yapıtı günümüzde, Barselona Picasso Müzesi'nde sergileniyor. Kübizmin öncüsü olarak tanınan Pablo Picasso, modern resmin en önemli isimleri arasında yer alır. 20. yüzyıla ses getiren sanatçı Picasso, hayatı boyunca bir farklı bir çizgide oluşunu eserlerinde göstermeye çalışmıştır. Renklerin ressamı: Vincent Van Gogh GÜVERCİN TUTAN ÇOCUK Child With a Dove yani Güvercin Tutan Çocuk, Picasso'nun 21 yaşında resmettiği bir tuval. Bir yağlı boya tablosu olan bu resimde, beyaz elbiseli bir kızın beyaz bir güvercini tuttuğu görülmekte. Bu, Picasso'nun en tanınan eserlerinden biri bu nedenle kariyerindeki en önemli resimlerden kabul ediliyor. Şimdilerde İngiltere'nin başkenti Londra'daki Ulusal Galeri'de sergileniyor. Picasso resim hayatının ilk döneminde mavi rengi bol bol kullanmış ve bu rengin 'gelip geçicilikten uzak' olduğunu söylemiş, bu dönemi böylece 'Mavi Dönem' olarak adlandırılmış GERTRUDE STEIN'IN PORTRESİ Picasso'nun pembe veyahut gül dönemi, sanatçının 1904 ile 1906 yıllarını kapsayan zaman diliminde verdiği eserleri kapsamakta. Bu dönemin en dikkat çeken eserlerinden biri de Portrait of Gertrude Stein Türkçesi, 'Gertrude Stein'ın Portresi' Sanatçı bu eserinde Amerikalı yazar ve koleksiyoncu Gertrude Stein'in portresini resmetmiştir. Bu resimde Picasso'nun önemli tabloları arasında yer almakta bunun nedeni Picasso'nun Kübizm anlayışına geçişinde bir basamak olarak görülmesidir. Resim günümüzde New York'ta bulunan Metropoitan Sanat Müzesi'nde sergileniyor. Kadim bir meslek: Sadekârlık ÇORBA Picasso'nun 1901-1904 yılları arasında resmettiği resimleri 'mavi dönem' olarak adlandırıldığını söylemiştik. Sanatçı, yine bu zamanlarda İspanya ve Paris seyahatlerine çıkıyor. Gittiği yerlerden de etkilenen sanatçı, resimlerinde ana renk olarak maviyi kullanmayı tercih ediyor. İşte, yukarıda gördüğünüz bu dönemine ait bir eser. Paris'e gittiği dönemde para kazanmış ancak hızlı bir şekilde elindekileri tüketmiş. Açlıkla sınanmış ve bu da çevresinde aynı durumda olan insanları görmesini sağlamıştır. Kısacası biz buna algıda seçicilik diyoruz. İşte, bu da Soup yani 'Çorba' isimli eseri. Fakat resimde ilginç olan bir durum var, kız mı çorbayı yaşlı kadına veriyor, yoksa kadın mı çorbayı kıza veriyor? Bu hala muamma... YAŞLI GİTARİST Picasso'nun mavi döneminde ana renk olarak maviyi kullansa da bunun yanında, 'yeşil, siyah, mor' renklerini de kullanmış. Bunun ana sebebi ise sanatçının istediği kasveti vermeleridir. Picasso bu eserlerini ortaya çıkarmış fakat o dönemler beklediğinden çok daha az rağbet görmüştür. O da bunun üzerine mavi dönemini, 'duygusallıktan başka bir şey değil' şeklinde yorumlamıştır. İşte, sanatçının bu döneminde zirveye oturan eseri şüphesiz The Old Guitarist yani 'Yaşlı Gitarist' adlı resmidir. Ressam bu yapıtında 'İspanya'nın Barselona şehrindeki bir caddede üstü başı yırtık aynı zamanda gözleri görmeyen yalnızca bir gitarı olan yaşlı bir adamı' resmetmiştir. Günümüzde Şikago Sanat Enstitüsü'nde sergileniyor. Küçültülmüş gerçekliğin sanatı: Diorama DORA MAAR'IN PORTRESİ Geldik Picasso'nun başyapıtlarından birine, Portrait of Dora Maar yani 'Dora Maar'ın Portresi' bu resim sanatçı için oldukça özel bir yere sahip. Nedeni ise Pablo Picasso'nun 1937 senesinde resmettiği bu yapıt, sevdiği kadın Dora Maar'a ait olması. Resme bakıldığında sandalyede oturan bir kadını görmekteyiz. Sanatçı, Maar'ı parlak renkler ve köşeli şekiller kullanarak Sürrealist bir tarzda resmetmiş. Picasso'nun 1930 yılından sonraki eserleri daha çok gerçeküstücülük ile bezelidir. Dora Maar'ın Portresi'nde bu net olarak görülür. Başyapıt günümüzde, Paris'te bulunan Picasso Müzesi'nde sergileniyor. PICASSO OTOPORTRE Picasso'nun pek çok sanatçıya göre farklı bir tarzının olduğunu, buraya kadar ele aldığımız eserlerinden anlamış olmalısınız. Evet, ilginç bir tarza ve yapıya sahip olan sanatçı, 15 yaşından 90 yaşına kadar otoportresini çizmiştir. 15 yaşında (1896), 18 yaşında (1900), 20 yaşında (1901), 24 yaşında (1906), 25 yaşında (1907), 35 yaşında (1917), 56 yaşında (1938), 83 yaşında (1965), 85 yaşında (1966), 89 yaşında (1971), 90 yaşında (1972) ait pek çok otoportresi var. Yukarıda görmüş olduğunuz ise sanatçının 25 yaşındaki halinin otoportresidir. Pablo Picasso otoportrelerini çizmesiyle alakalı şu cümleleri kurmuş: 'Benim farklı stilleri kullanmış olmam; sanatımın içinde bir evrim ya da resmin bilinmeyen bir ideali olarak görülmemeli. Çünkü bu bir evrim ya da ilerleme anlamına gelmez; bu, yalnızca ifade etmek istenen bir şeyi ortaya koyma sürecinde izlenen bir yoldur.' Seyyahların fırçasıyla İstanbul GÜVERCİN Picasso, hayatının her noktasında farklı tarzlar benimsemiş ve halka mal olmuş bir sanatçıdır. Bunu, Dove yani 'Güvercin' isimli 1949 tarihli bir kağıt üzerine litografi yapmasında görebiliyoruz. Resim, 1949 Paris Barış Kongresi'nde bir posteri resimlemek için kullanılmış ve 'Barış güvercini' olarak bilinen dönemin ikonografik bir resmi haline gelmiştir. Litografi ne demek? Eski bir Yunanca kelime olan 'litografi', taş baskı manasına gelmekte. Kireç taşı üzerine yağlı mürekkeple çizilmiş şekil ve yazıların basım sanatının adıdır. GUERNİCA Sanatçının en çok ses getiren eserlerinden biri de 'Guernica'dır. Picasso bu yapıtını 1937 senesinde resmetmiştir. Bu eseri yapım hikayesi oldukça etkileyici. 17 Temmuz 1936 ve 1 Nisan 1939 yılları arasında İspanya İç Savaşı yaşanmaktaydı. 26 Nisan 1937 yılında Nazi Almanyası, 28 savaş uçağıyla İspanya'nın Guernica şehrini bombalar. Picasso saldırıdan 15 gün sonra, Paris'teki 1937 Dünya Fuarı kapsamındaki Modern Hayatta Sanat ve Teknik sergisinde kendine ayrılan duvara savaşı anlatan bu resmi yapar. Pablo Picasso, bir Nazi subayının, 'Bunu siz mi yaptınız?' diye sorması üzerine, 'Hayır, siz yaptınız!' diye yanıt vermiştir. İşte, bu diyalog dünyada unutulmaz bir konuşma olarak tarihe geçer. Yapıt, sanatçının Kübizm ve Neoklasisizm tarzını yansıtıyor. ÜÇ MÜZİSYEN Gördüğümüz zaman 'Evet, bu Pablo Picasso'nun eseri' dediğimiz yapıtı, Three Musicians yani 'Üç Müzisyen.' Sanatçı bu eserini de Kübizm ve Neoklasisizm akımından etkilenerek resmetmiş. Resimdeki kişilerin müzisyen olduğu bilinse de kimliklerine dair bil bilgi bulunmuyor. Bilinen tek şey ise buradaki kişilerin İtalyan geleneklerine göre giyinmiş olmaları. Tuval üzerindeki yağlı boya eseri günümüzde Philadelphia Sanat Müzesi'nde sergileniyor. Osmanlı'nın unutulmaya yüz tutan el sanatı: Filografi

Pablo Picasso'nun bilinen en ünlü 10 tablosunun hikayesi

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER MAKALELER

Ekrem Demirli: Hallac-ı Mansur Yazdığını Yaşadı, Yaşadığını Yazdı

Türkiye'nin Antik Mirasları: Keşfedilmeyi Bekleyen Kentler

Hafta sonu rotası: Edirne

Kul Hakkına Saldırı - 3: Gasp

FİKRİYAT GÜNDEM

İngiliz Aktivist Ruth Herbert, Filistin İçin Yürüdü: "İnsanlığımız Filistin ile Sınanıyor"

Semender nesiller

Tarihimizde unutulmayan uçak kazaları

Jew York tarihe karışıyor