Yağmur duası nasıl yapılır? Peygamber Efendimizin yağmur duası...
Allah'ın, insanoğluna bahşettiği en kıymetli nimetlerden biri sudur. Kur'an-ı Kerim'in Enbiya suresinde geçen ifadeyle, "canlı olan her varlık sudan yaratılmıştır". Yüce Yaradan'ın rahmeti olan yağmur, hayatın kaynağıdır. Alınan tüm tedbirlerin yanında su ve yağmura ihtiyaç duyulan kuraklık dönemlerinde Müslümanlar topluca dua eder. Peki, Peygamber Efendimiz yağmur duasını nasıl yapardı? Yağmur duasından önce neler yapılır? Yağmur duası nasıl yapılır? Kur'an-ı Kerim'de geçen yağmur duası...
Önceki Resimler için Tıklayınız
📌 Abdullah bin Kinâne'nin oğlu Hişâm bin İshâk'ın naklettiğine göre, babası şöyle demiştir: "Medine valisi Velîd bin Ukbe beni, Resûlullah'n (sav) yağmur duası hakkında bilgi edinmem için İbn Abbâs'a göndermişti. Ona gittim, bana şunları anlattı: Resûlullah (sav) gösterişsiz kıyafetler içinde, mütevazı ve yalvarır bir tavırla yağmur duasına çıktı. Namaz kılınan geniş alana geldi. Sizin yaptığınız bu hutbe gibi hutbe irad etmedi. Ancak aralık vermeksizin dua, yakarış ve tekbire devam etti. Sonra bayramda kıldırdığı gibi iki rekât namaz kıldırdı."
(Tirmizî, Cum'a, 43; Nesâî, İstiskâ, 3)
📌 Enes (ra) şöyle anlatıyor: "Kuraklık baş gösterdiğinde Ömer (ra) Abbas bin Abdülmuttalib'i vesile edinerek istiska yapar ve şöyle derdi: "Allah'ım biz önceleri Peygamberimizi vesile edinerek senden yağmur yağdırmanı diliyorduk, sen de bize yağmur gönderiyordun. Şimdi de Peygamberimizin amcasını vesile edinerek senden bunu diliyoruz, bize yağmur yağdır" Böylece yağmura kavuşuyorlardı.
(Buhârî, İstiska, 3)
Fikriyat podcastlerden aşr-ı şerifleri dinlemek için tıklayın
📌 İslam alimlerine göre, Cuma namazı gibi açık olarak kıraatle iki rekât namaz kılınması uygundur. Kılınan namazdan sonra bayram namazlarında olduğu gibi hutbe irad edilir. Yağmur duası yapılacağında, üç gün peş peşe cemaatle birlikte yerleşim yeri dışına çıkıp dua yapmak müstehaptır.
📌 Kuraklık yaşayan bölge halkı topluca bir alana çıkıp tövbe-istiğfardan sonra, Allah'tan bolluk ve berekete vesile olacak yağmur göndermesini istemeleri, bunun için dua etmeleri sünnettir. Peygamber Efendimiz, bizzat kendisi yağmur duası etti.
Yağmur duasında kıbleye dönülür, imam ayakta ellerini yukarıya kaldırarak dua eder; cemaat de oturduğu yerde ellerini kaldırarak "âmin" der.
İslam alimleri, Peygamberimizin uygulamalarına dayanarak yağmur duasında kılınan namaz hakkında görüşlerini belirtti.
📌 Ebû Hanîfe'ye göre yağmur duasında kılınacak sünnet bir namaz yoktur. Ancak, cemaatin ayrı ayrı namaz kılması caizdir.
📌 İmam Ebû Yûsuf ve İmam Muhammed'e göre, bayram namazı gibi iki rekât cemaatle namaz kılmak menduptur. Yağmur duasında, ezan okunmaz, kâmet getirilmez, zevâid tekbirleri alınmaz. Namazdan sonra hutbe okunur. Hutbe bitince imam insanlara arkasını döner, hep beraber kıbleye yönelerek dua ve istiğfar ederek yağmur talep ederler.
📌 Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerinde ise, yağmur duasında bayram namazı gibi zevâid tekbirleri getirilerek cemaatle kılınan iki rekâtlık bir namaz ve hutbe vardır.
📌 Duaya çıkmadan önce dargınlar barıştırılır, yetimler ve yoksullar gözetilir, bolca sadaka dağıtılır. Çocuklar ve hayvanlar birlikte duaya çıkarılır. Zayıflara, çocuklara, ihtiyarlara dua ettirilir. Böylece Allah'ın rahmetinin tecelli etmesi arzulanır. Önce tövbe istiğfarda bulunulur, haksız yere alınmış şeyler varsa sahiplerine iade edilir, Müslümanlar için mağfiret dilenir. Hüzünlü, tevazulu, huşûlu bir şekilde Allah'ın rahmet ve yardımı niyaz edilir.
Peygamber Efendimizden nakledilen yağmur duası şöyledir:
"Elhamdülillahi rabbil-'âlemîn Errahmâni'r-rahîm. Mâliki yevmi'd-dîn, Lâ ilâhe illallâhu yef 'alü mâ yurîd.
Allâhümme entellâhu lâ ilâhe illâ entel-ğaniyyü ve nahnül-fukarâu, enzil 'aleynel-ğayse vec'al mâ enzelte lenâ kuvveten ve belâğan ilâ hîne.
Allâhümmeskınâ ğaysen merîen merî'an tabakan 'âcilen ğayra râisin nâfi'an ğayre dârrin.
Allâhümmeskınâ ğaysen muğîsen merîen tabakan merî'an ğadekan 'âcilen ğayra râisin.
Allâhümme'skınâ ğaysen muğîsen mürîen nâfian ğayra dârrin, 'âcilen ğayra âcilin.
Allahümmeskınâ, Allahümmeskınâ, Allahümme'skınâ.
Allahümme eğısnâ, Allahümme eğısnâ, Allahümme eğısnâ.
Allahümme 'alel-âkâmi vez-zırâbi ve butûnil-evdiyeti ve menâbiti'ş-şeceri.
Allahümmeskı 'ıbâdeke ve behâimeke venşur rahmeteke ve ahyi beledekel-meyyite."
📌 Hamd, rahman, rahim, din/hesap gününün maliki olan âlemlerin Rabbine aittir. Allah'tan başka ilâh yoktur. O, dilediğini yapar.
📌 Allah'ım! Sen Allah'sın, Senden başka ilâh yoktur. Sen zenginsin, biz fakiriz. Bize bol yağmur indir. İndirdiğin yağmuru bize kuvvet ve güç eyle ve yağmuru (muhtaç olduğumuz) zamana kadar indir."
(Ebû Davud, Salat, 260; İbn Mâce, İkamet, 154; Ahmed, VI, 166 Buhârî, Tefsir, Sûre, 2,15)