Riya nedir? Riya hakkında ayet ve hadisler nelerdir? Riyanın ibadetlere vereceği zarar…
Riya, Allah için ifa edilmesi gereken amel ve ibadetlerin, kullara gösteriş amacıyla yapılması manasına gelir. Riya, ihlas kavramının zıddı olarak kullanılır ve başta Kur'an-ı Kerim'deki ayetler olmak üzere, İslam kaynaklarında riyanın tanımına, hükmüne ve çeşitlerine değinilir. Nitekim Peygamber Efendimiz riyanın "küçük şirk" olduğunu vurgulamış; Cenab-ı Hakk'ın kullarına "İşlediği bir amelde benden başkasını bana ortak koşan kişiyi de onun şirkini de reddederim" buyurduğunu nakletmiştir. Peki, riya nedir, nasıl tanımlanır? Riya hakkında ayet ve hadisler nelerdir? Riyanın ibadetlere vereceği zarar nasıl açıklanır?
Önceki Resimler için Tıklayınız
🔸 Resul-i Ekrem Efendimizin (sav) hadis-i şeriflerinde de riya kelimesi ve türevleri geçmiştir.
🔸 Peygamber Efendimiz (sav) "Ümmetim için gizli şirk ve şehvetten kaygı duyuyorum" demiş, "Sizden sonra da hâlâ şirk olacak mı?" sorusuna, "Evet, fakat güneşe, aya, taşa ve puta tapmak şeklinde olmayacak, insanlar ibadetlerini riya için yapacaklar" cevabını vermiştir.
(X) Müsned, IV, 124
🔸 Resulullah (sav) bir başka hadisinde Allah Teâlâ'nın "İşlediği bir amelde benden başkasını bana ortak koşan kişiyi de onun şirkini de reddederim" buyurduğunu nakletmiştir.
(X) Müsned, II, 301, 435; Müslim, Zühd, 46; İbn Mâce, Zühd, 21
🔸 Riyayı "küçük şirk" olarak tanımlayan Allah Resulü (sav), kıyamet günü insanlara dünyadaki amellerinin karşılığı verilirken, gösteriş için ibadet yapanların Allah'ın huzurundan kovulacağını ve onlara şöyle denileceğini söylemiştir:
"Ey riyakârlar! Dünyada amellerinizi gösteriş olsun diye kimin için yaptıysanız gidin onu arayın, bakalım bulabilecek misiniz?"
(X) Müsned, V, 428, 429
🔸 Bir başka hadis-i şerifte ise Cenab-ı Hakk'ın kendilerine nimetler verdiği kimselere, hesap sırasında bunlara karşılık hangi amelleri işlediklerinin sorulacağı bildirilmiş; bunlardan bazılarının şehit oluncaya kadar O'nun uğrunda savaştıkları, bazılarının O'nun rızası için ilim öğrendikleri, Kur'an okudukları, bazılarının da O'nun rızası için cömertçe hayırlar yaptıklarını söyleyecekleri, ancak bu amelleri gerçekte gösteriş için yaptıklarının kendilerine bildirileceği ve sonunda hak ettikleri cezaya çarptırılacakları belirtilmiştir.
(X) Müsned, II, 322; Müslim, İmâre, 152; Nesâî, Cihâd, 22
🔸 İbadet ve işledikleri hayırlarla şöhret peşinde koşanların gizli kötülüklerinin Allah tarafından ortaya çıkarılacağı, riya ile amellerde bulunanların açığa vurulacağı ifade edilmiştir.
(X) Müsned, V, 270; Buhârî, Rikak, 36, Ahkâm, 9; Müslim, Zühd, 47, 48
🔸 Riyanın manevi açıdan tehlikeleri hem ayetlerde hem de hadislerde bildirilmiş; ahlak ve tasavvuf eserlerinde bu konuya büyük önem verilmiştir.
🔸 Riya meselesini oldukça detaylı bir şekilde ele alan ilk âlimlerden biri 9. yüzyılda yaşayan Muhâsibî'dir.
🔸 Er-Riʿâye li-hukukıllâh adlı eserinde riya konusuna geniş yer veren Muhâsibî, bu kavramın tanımı, mahiyeti, çeşitleri, niyet, ihlâs ve hayâ ile ilgisi, riyakârlığın psikolojik sebepleri, ahlak bakımından zararlı sonuçları, riyakârlığın alâmetleri gibi konulara değinmiştir.
🔸 Riyayı ağır ve hafif dereceler olmak üzere ayıran Muhâsibî, ağır olanı kulun Allah için yapılması gereken ameli insanlara gösteriş için yapması, hafif olanı da sırf Allah için yapılması gereken ibadeti hem Allah'ın hem kulların hoşnutluğunu kazanmak için ifa etmesi olarak açıklamıştır.
(X) 🔍 Hayatını İslam'a adayan alimler
Muhâsibî, riyanın dışa yansımasının beden, dış görünüş, söz, amel ve sosyal çevreyle ilişkilere dindarlık süsü verme olmak üzere beş şeklinden söz eder ve bunları çeşitli örneklerle açıklar:
◾ Bir kimsenin ahiret endişesi taşıdığını göstermek için yüzüne kederli bir görüntü vermesi.
◾ Oruçlu olduğu bilinsin diye sesi kısılmış, gözlerinin feri sönmüş bir hal takınması.
◾ Âbidler ve zâhidler gibi saçı başı dağınık görünmesi.
◾ Konuşmalarında hikmet sahibi, âlim ve zikir ehli bir kimse olduğu izlenimi uyandırmaya çalışması.
◾ Rükû ve secde gibi rükünlerde uzun süre durarak namazı uzatması.
◾ Oruç ve hac gibi ibadetlerinde titiz bir dindar görüntüsü sergilemesi.
◾ İlim ve din ehlinden olduğunu, ilimde ve dinde yüksek bir mertebede bulunduğunu hissettirmek amacıyla âlimler ve âbidlerle düşüp kalkması.
🔸 Büyük Selçuklu Devleti devrinin İslam âlimi, mutasavvıfı ve müderrisi olan Gazzâlî, riya konusu ile ilgili Muhâsibî'nin fikirlerinden büyük ölçüde faydalanmıştır.
🔸 Kaleme aldığı İhyâʾü ʿulûmi'd-dîn'de bu konuya ilişkin hem psikolojik hem de pedagojik açıdan ilginç tahliller yapmıştır.
🔸 40 bölümden oluşan eserinin bir bölümünü "Mevki Hırsı ve Riyanın Yerilmesi" başlığına ayıran Gazzâlî, insanlardaki mevki tutkusunu dikkatlice incelemiştir.
🔸 Konuya ilişkin ayet ve hadislere yer veren müellif, din büyüklerinin sözlerinden örnekler sunmuş; ardından riyanın tanımı, mahiyeti, dışa vurumu, dereceleri ve nasıl önleneceğine değinmiştir.
🔸 Riya olur korkusu ile ibadetleri terk etmenin hükmüne de değinen Gazzâlî, her durumda "amelleri Allah'ın bilmesinin" önemli olduğuna işaret etmiştir.
🔸 Riyanın farklı derecelerine de değinen Gazzâlî, gösteriş niyetinin arttıkça riyanın zararının da artacağına; Allah'ın rızası, ibadet ve sevap göz önünde bulunduruldukça riyanın zararının azalacağına dikkat çekmiştir.
🔸 En tehlikeli riyayı ise kalpte sadece Allah'a gösterilmesi gereken itaati Allah'tan başkasına göstermek olarak tanımlamış; bundan dolayı riyanın gizli şirk olduğunu ifade etmiştir.
🔸 Tasavvuf ehli başta olmak üzere diğer İslam âlimleri de riyayı gizli şirk ya da münafıklık olarak nitelendirmişlerdir.
🔸 10. yüzyılda yaşayan İslam âlimi İbn Hazm, el-Ahlak eserinde riya ve şöhret tutkusunu şirke yakın bir kötülük olarak açıklamıştır.
🔸 Abdulkerim Kuşeyri'nin naklettiği bilgilere göre Horasan'ın ilk büyük âlimlerinden Fudayl bin İyâz, bu konuda şöyle bir tanımlamaya gitmiştir:
"Kınanma kaygısıyla ameli terk etmek riya, insanlara gösteriş olsun diye amel etmek şirk, bu iki kusurdan kurtulmak ihlâstır."
🔸 Sufiler, riyakâr kişinin münafığa benzediğini ifade etmişler; riya duygusunu yalnızca ihlas ehlinin tanıyabileceğini, zararlarını da amellerini boşa çıkarmaktan korkanların kavrayabileceğini belirtmişlerdir.
(X) 🔎 Abdülkerim Kuşeyri kimdir? Kuşeyri tefsiri Letaifu'l İşarat...