İslam medeniyetinin kurucu metinleri
Asırlar boyu bir hoşgörü ve adalet timsali olarak tezahür eden İslam medeniyeti, İslamiyet'i kabul eden milletlerin ortak bir hafızayı paylaşması olarak tarif edilebilir. Medeniyetimiz, Kur'an-ı Kerim ve sünnet kaynağından çıkan coşkun bir pınardır. Tarih boyunca onlarca kavim bu pınardan nasiplenmiş, kuvvetlenmiş ve bu pınarın etrafına yerleşmişlerdir.
Önceki Resimler için Tıklayınız
↪📔el Medinetü'l Fazıla: Farabi'nin felsefi görüşlerini en iyi şekilde yansıtan eseridir. Kitap varlık ve siyaset felsefesi olmak üzere iki bölümden oluşur. İslam düşünce tarihinde siyaset felsefesi ile en çok alakadar olan filozof Farabi'dir. Bu sebeple "el Medinetü'l Fazıla"nın ikinci bölümü İslam siyaset felsefesi alanında bir kaynak hükmündedir. İkinci bölümde toplum, erdem, devlet, şehir gibi kadim meselelerin üzerinde duran Farabi, ideal yönetimi Efendimiz (sav)'in hayatından ilhamla kitaplaştırmıştır. Ütopya türünde değerlendirilen eser Müslümanların siyaset felsefesi ve devlet yönetiminin arka planına eğilmelerine vesile olmuştur.
(x)Farabi kimdir?
(x)İslam felsefesini belli bir metod ile inceleyen büyük İslam filozofudur. Birçok ilim ile meşgul olsa da öne çıkan çalışmaları felsefe ve mantık ile ilgili olanlardır.
↪ 📔İhya-u Ulumi-d Din: Gazali tarafından kaleme alınan eserdir. Gazali, yaşadığı dönemde gördüğü sıkıntıları düzeltmek ve İslam ilimlerini ıslah etmek maksadıyla bu eseri telif etmiştir. Âlimler ve siyasiler eserde tenkit edilmiş, ilmin üstünlüğü dile getirilmiştir. Gazali'nin yaşadığı dönem olan 11. asır İsmaililerin zirve dönemidir. Gazali bu eseriyle ehl-i sünnet'i savunmuş ve temelleri sağlamlaştırmıştır. Eser konu konu tasnif edilmiştir, eserde bir konu hakkındaki ayetler, hadisler ve evliya sözleri sırasıyla gelmektedir.
(x)Gazali kimdir?
(x)Hüccetü'l İslam sıfatı ile bilinir. Nizamiye medresesinin meşhur müderrisidir. 11 ve 12. asırlarda yaşamıştır.
📌Kütüphaneler İslam medeniyetinin eserlerinin ilgililerle buluşmasını sağlayarak büyük bir misyonu üstlenmişlerdir. Eskiden kitaba ulaşmak şimdiki gibi basit değildi. Kitaba erişenler ya kopya eder ya da ilgili bölümleri ezberlerlerdi. Zamanla imkânlar gelişmiş ve böyle ihtiyaçlar da ortadan kalkmıştır.
📌İslam coğrafyasında eserlerin belli başlı şehirlerde kütüphanelerde toplanmış olması o bölgelere de ilmi seyahat serilerinin başlamasına vesile olmuştur. Bilhassa Bağdat, Şam, Kahire, Kudüs, Nişabur gibi büyük şehirler şahsi koleksiyonlar ve büyük kütüphaneler ile öne çıkmıştır. Buralara gelen âlimler eserlerle hemhal oldukları gibi yüzlerce talebe de yetiştirmiştir.
📌İstanbul da Müslüman coğrafyalara beş yüz sene başkentlik yapmıştır. Bu beş yüz dünyanın her tarafındaki ilim talipleri Anadolu'ya akın etmiş ve bizim Kur'an ile olan bağımızdan doğma ilim ve kitaplar zirve dönemini yaşamıştır. İlmin yayılması ve âlim yetiştirilmesi bakımından Müslümanların İstanbul dönemi çok müstesna bir yere sahiptir.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Zirve döneminde Bağdat'ta otuz altı kütüphane olduğu nakledilir.
(X) 📍 İlginç Bilgi: İbn-i Sina gençlik zamanında İbn-i Mansur'un kütüphanesinden çokça istifade etmiştir. İbn-i Sina'nın faydalandığı bu kütüphane bir gün yanmış ve insanlar onu "hikmet sahibi tek kişi kalmak için kütüphaneyi yaktı" cümlesi ile itham etmişlerdir.
📌Prof. Dr. Recep Şentürk ve Prof. Dr. Tahsin Görgün'ün her hafta Vav Tv'de hazırlayıp, sunduğu "Açık Medeniyet" programında medeniyet meselesi her yönü ile ele alınıyor.
📌İslam medeniyetinin teşekkül devrinin konuşulduğu bir bölümde Prof. Dr. Recep Şentürk: "Medeniyet tarihini incelerken araştırmacılar farklı metotlar kullanarak çelişkiler barındırır ve yanlış sonuçlara götürür. İslam medeniyetinin kurucusu Efendimiz (sav)'dir. Efendimiz (sav)'in hayatı iyi bilindiği ve iyi bir isnad sistemine sahip olduğumuz için bunu biliyoruz." diyerek Medeniyetimizin farklı yorumlanma biçimleri ve bu biçimlerin hatalarından bahsetmiştir.
(x)İsnad: Hadislerin belli bir sistematik içerisinde Efendimiz (sav)'e ulaştığı raviler zinciri.
(x)Ravi nedir?
(x)Hadis rivayet eden kişilerdir.
📌Prof. Dr. Tahsin Görgün: "Peygamber Efendimiz (sav)'i güneş sisteminin merkezindeki güneş gibi sahabe de güneşten ışık alarak karanlıklarda insanlara yol gösteren yıldızlar gibi görürüm." diyerek kadim medeniyetimizi veciz ifadelerle özetlemiştir.
📌Efendimiz (sav) yaşantısı ile İslam'ın vücud bulmuş halidir. Haliyle ashabı da O (sav)'in bu halinden etkilenmiş ve yaşantısını kendi üzerlerine tatbik etmeye gayret etmişlerdir. O (sav) etrafını aydınlatmış, etrafı da sonraki kuşakları aydınlatarak İslam medeniyetinin devamcısı olmuşlardır.
(x)Programın tüm bölümlerine erişmek için tıklayın.
📌Batı medeniyeti bizden farklı olarak her şey gibi matbu eserleri, kutsal kitapları da bir tüketim nesnesi olarak görmektedir. Onlara göre bir şeyin satılabilir, satın alınabilir olması o şeyi kıymetli yapar. Bir maddenin yahut düşüncenin insana hitap etmesi onların ilgisini çekmez. Bugün Avrupa'da düzenlenen kitap fuarlarında satılan kitapların azımsanmayacak kesimini renk renk, boyut boyut İnciller oluşturur. Bu kapitalist anlayışın dine ve dini nesnelere bakışını da göstermektedir. Müslümanlık insana hitap ettiği ve ekonomik anlayışı helal dairede sınırladığı için kapitalist sistem tarafından bilhassa saldırıya uğramaktadır.
📌Oysa İslam medeniyeti Kur'an ile beraber büyük bir derinliğe erişmiş ve kalem, kâğıt gibi araç gereçler nerdeyse kutsal kabul edilmiştir. Kalem ve kâğıdın ilimi temsil etmesi de manidardır. Medeniyetimiz ilmin yayılması için âlimleri himaye etmiş, medreseler açmış, kütüphaneler oluşturmuştur. Medeniyet anlayışımıza göre ilim, parası olanların değil talebi olanların ihtiyacına sunulmuştur.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Rönesans ve reform hareketleri ile ayağa kalkan Batı, temel kaynakları olan Yunan klasiklerini Arapça üzerinden öğrenmiştir.
📌İslam medeniyeti beslendiği kaynaklar olan Kur'an ve sünnet itibariyle rabbani bir anlayışın yeryüzündeki tezahürü olmuştur. İlahi emir ve yasakları habersiz olan toplumlara ulaştırmış, insanlara iki dünya saadetini müjdelemiştir. Burada gözden kaçmaması gereken nokta bizim, Efendimiz (sav) üzerinden Kur'an-ı Kerim ile kurduğumuz kuvvetli bağdır. İlk ayeti "oku" olan bir ilahi kitap Müslümanları ilime teşvik etmiştir. Müslümanlar tarihin her döneminde ilimle uğraşmış ve dünyaya hacimli eserler kazandırmışlardır. Bu kitaplar İslam medeniyetinin köklerini sağlamlaştırarak daha geniş bir gövdeye, daha uzun bir boya sahip olmasına vesile olmuşlardır.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Kur'an-ı Kerim'in ilk ayeti "oku"dur.
📌Bugün Müslüman coğrafyasına baktığımızda bahsedilen müktesebatı açıkça görüyoruz. İnsanlar fazla okumak yerine klasik eserlerimizi okumayı sürdürüyor. Tefsirler, hadis kitapları, kelami eserler hala Müslümanlar arasında epey popüler. Dinde derinleşmek isteyen âlimler hala bu eserleri ellerinden düşürmüyor. Nihayetinde bu eserler İslam klasikleri olarak adlandırılıyor. Bin sene önce okunan hadis kitapları, tefsirler hala popülerliğini okunmaya devam ediyor.
(x)Tefsir: Kur'an-ı Kerim'in yorumlanmasıdır.
(x)Kelam: İnanç meseleleridir.