Arama

Ünlü yazarların kaleminden "sadakat"

Sadakat, sözlükte "Kendisine iyilik edene, lütufta bulunup koruyana minnet ve şükran duyguları ile bağlanma, bu bağlılığa yakışır şekilde davranma" manasına gelir. Oysa Tanzimat edebiyatçılarından Ziya Paşa, "İnsana sadakat yaraşır görse de ikrah/ Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah" şeklinde tanımlar bu insani erdemi... Ziya Paşa'ya ait bu berceste ayrıca medeniyetimizde insanın konumunu ve düşünce yapısını net bir şekilde gözler önüne serer. Peki, satırlarıyla bizleri kendisine bağlayan ünlü yazarların kaleminde sadakat nasıl şekillenmiştir?

Sesli dinlemek için tıklayınız.

"Önce yoldaş, sonra yol. Yol, ancak sadakatle gidilir zira."

Ölümden Önce Bir Hayat Vardır, Kemal Sayar

"Bir zamanlar İslâm'a bir sarılmışız ki görenler dillerini ısırmışlar. O ne sadakat, o ne ısrar öyle. O ne hassasiyet. Çocuklarımıza Muhammed adını koymaya ar etmişiz. Mehmet diye çevirmişiz…"

Bir Değirmendir Bu Dünya, Cahit Zarifoğlu

Bütün aşklar tatlı başlar. Elma şekeri gibidir aşk; elinize alırsınız, şekerini yersiniz, elmayı kemirir bitirirsiniz, elinizde bir kazık kalır. O lezzeti muhafaza edip meşakkatine tahammül ederek sadakat göstermektir aşk.

Fabrika Ayarı, Hayati İnanç

"İnsanlardan dostluk bekliyor, sevgilisinden sadakat, çocuklarından saygı ve bir parça huzur bekliyor, saadet bekliyor yaşamaktan. Zaman ilerliyor, bir gün o da ölümü bekliyor artık. Aradıklarının çoğunu bulamamış, beklediklerinin çoğu gelmemiş bir insan olarak göçüp gidiyor bu dünyadan. İşte yaşamak maceramız bu."

Aşka Dair Nesirler, Ümit Yaşar Oğuzcan

Nasıl bir cağda yaşıyoruz ki 4000 küsür yıldır içine düştüğümüz kötü düşüncelerin sizamadigi cemiyetin sadakat yemini artık parçalanıyor?

Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk, İskender Pala

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN