Ünlü edebiyatçıların mezar taşlarındaki şiirler

Mezarlıklar, yurdun tapu senetleridir. Mezarlar İstanbul'un etrafında, en güzel manzaraların göründüğü burunları taçlandırırlar ve mehtapta Avrupa ve Asya tepelerini Boğaz'ın, Marmara'nın parlak aynasını ve yüz seneye kalmadan hepsi bu servilerin altında uyuyacak olan yarım milyon nüfuslu muazzam şehri seyrediyordurlar.

Şairlerin mezar taşları hakkında yazdıkları satırlar:

Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde arama
Ariflerin gönüllerindendir mezarımız bizim.
Mevlana, 1207-1273

Sizi geldik bu gün ziyarete biz
Bizi ihyâ için değil mi ki siz
Oldunuz mâzıl'i çek'i makber.
Şair Abdulhak Hamit Tarhan, 1852 – 1937

Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı;
Düşün altında o binlerce kefensiz yatanı.
Şair Mehmet Akif Ersoy, 1873-1936

Yan yana dizilen mezarlarınız
Zemine semavi iftihar olmuş.
Şair Enis Behiç Koryürek, 1893-1949

Bu taş cebinime benzer ki ayni makberdir. Dışı sükût ile zahir, derunu mahşerdir.
Zincirlikuyu: Şair Abdülhak Hamit Tarhan, 1852 – 1937

Beni de alın ne olur
Koynunuza hatıralar
Dolanıp kalayım bir an
Boynunuza hatıralar.
Zincirlikuyu: Besteci Selahattin Pınar, 1902- 1960