Arama

Şehri keşfetmeniz için sırlarla dolu İstanbul romanları

Hiç roman kahramanlarından olmak istediniz mi? Onların gittiği yerlere gitmeyi, onların yürüdüğü caddelerde yürümeyi, yaşadıkları evlerde oturup bir bardak çay içmeyi düşündünüz mü? Hayat sizi durağan ve yoğun olarak selamlıyorsa, monotonluk nefes almanızı engelliyorsa başka yerlerde duraksamak, oralarda başka hayatlara misafir olmak iyi gelebilir. Şimdi alın elinize İstanbul'u anlatan bir kitap ve çıkın sokaklara. Bir de İstanbul'u böyle deneyimleyin.

  • 2
  • 17
İNTİBAH - NAMIK KEMAL
İNTİBAH - NAMIK KEMAL

Namık Kemal, 1876'da Vakit gazetesinde tefrika edilen İntibah romanında, öncelikle aşk, kıskançlık ve intikam duygularını ele alsa da okura Ali Bey'in maceraları eşliğinde bir dönem tahlili sunar. Birinci Meşrutiyet ilan edilmiş, serbestlik havası her yere yayılmıştı. Ancak yazar, bize rahatlamanın çok önceden başladığını hissettirir. Yakın zamana kadar mahrem kabul edilen ilişkiler sokağa taşmıştır artık. Roman kahramanı Ali Bey, bu yeni hayat tarzını tasvip etmediğini gizleme gereği duymayan Namık Kemal'e tercüman olur.

  • 3
  • 17
FATİH HARBİYE - PEYAMİ SAFA
FATİH HARBİYE - PEYAMİ SAFA

Peyami Safa'nın Fatih Harbiye romanında zaman biraz daha ileriye gider. Tanzimat'la birlikte başlayan batılılaşma, son hızla devam etmektedir. Şinasi ve Macit, Fatih ve Şişli arasında buhranlı gelgitler yaşayan Neriman'a çevrilir bu kez gözler. Ana mekânımız Beyazıt Meydanı, Fatih ve Beyoğlu civarıdır. Peyami Safa, Fatih'te Beyoğlu hayalleri kuran, Konservatuarda Türk Müziği eğitimi almasına rağmen Batı müziğine hayranlık duyan Neriman'ı, aşinası olduğumuz bir eleştirel bakış altında değerlendirmeye tabi tutar.

  • 4
  • 17
FATİH HARBİYE - PEYAMİ SAFA
FATİH HARBİYE - PEYAMİ SAFA

Neriman'ın gözden çıkardıkları arasında ait olduğu; dar sokakları ahşap evlerle dolu, ney ve ud seslerinin tramvay tıkırtılarına karıştığı İstanbul da vardır; "Artık ben bir Fatih kızı olmak istemiyorum, anlıyor musun?" diye isyan etmektedir. "Eski ve yırtık ve pis ve iğrenç bir elbiseyi üstümden atar gibi bu hayattan ayrılmak, çıkmak istiyorum." Yazar, kabaca bir tasnifle 1930'lar İstanbullusunun geldiği yol ayrımını gözler önüne sermektedir.

  • 5
  • 17
ŞIPSEVDİ - HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR
ŞIPSEVDİ - HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Şıpsevdi, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın kıvrak ve mizahi üslubunu yansıtan romanlarından biridir. Genel çerçevede yine kabuk değiştiren şehir ve o şehirle kavgası artık ayyuka çıkmış insanlar vardır. Ancak itirazlar, beklentiler, gayretler o kadar öylesine taklittir ki olan biteni bıyık altından gülerek izlemeyi tercih eder Hüseyin Rahmi.

  • 6
  • 17
ŞIPSEVDİ - HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR
ŞIPSEVDİ - HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Meftun, okumak için Paris'e gitmiş fakat okulu bitiremeden geri dönmüştür. Yarım olan \ kalan tek şey eğitimi de değildir üstelik. Kahramanımızın hayat telakkisi de yarım yamalaktır. Ona göre muasırlaşmak için gardıroptaki kıyafetlerin, alışveriş filesindeki yiyeceklerin, akşam kurulan sofradaki düzenin değişmesi kâfidir. Bu sayede dönemin modası, ev dekorasyonu, adab-ı muaşeret kuralları hakkında da epeyce bilgi verir bize yazar. Paris'ten Erenköy'deki köşke dönen nevzuhur beyzâde yakın çevresini kısa sürede etki altına alır. Bundan sonrası tam seyirlik bir temaşadır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN