Ruha dokunan şair Edip Cansever hakkında bilinmeyenler
"İkinci Yeni" akımının önemli isimlerinden Edip Cansever, yaşadığı çağın karmaşasında insanı ve yalnızlığı derin bir bakışla anlamaya çalışan bir şairdi. Kalabalıklar içinde yitip giden ruhları, modern hayatın iç sıkıntılarını, kırılganlığı ve içsel arayışı mısralarında dillendirdi. Hayata bakarken göz ardı edilen duyguları, kenarda bırakılmış sesleri duyurmak istedi.
Önceki Resimler için Tıklayınız
📌İsmet Özel, 2006 yılında şiir serüveniyle ilgili Gerçek Hayat Dergisi'ne röportaj verirken, Edip Cansever'den de bahsediyor. Şiirlerini okuması için Cansever'e gönderdiğini ve sonucunda aldığı övgü dolu mektubu sürekli yanında taşıdığını anlatan Özel, bu heyecanını şöyle paylaşıyor:
"....Siyasaldayken Turgay Gönenç dördüncü sınıftaydı, ben birdeydim. Turgay, şiir üzerine konferanslar veren bir çocuktu. Ben de, resim kâğıdının pütürlü tarafına daktiloyla özenle yazılmış 5-6 şiirimi ona verdim ve 'şunlara bir bakıver' dedim. Ertesi gün geldi Turgay, kapıdan girince yanına gittim; 'Dersiniz ne?' 'Sosyoloji'. 'Boşver, girmesen de olur' dedi, beraberce 'sütunlu salon'a gittik. Baktım, benim o özenle yazdığım sayfalarda mısralar çizilmiş, bazıları daire içine alınmış, çok canım sıkıldı tabii.
İlk cümlesi şu oldu: 'Şiirlerini Turgut Uyar'la okuduk. Mayası temiz dedi.' Ondan sonra; "Bugün Edip gelecek" dedi, "istersen sen de gel?" Edip Cansever İstanbul'da oturuyor, ben Ankara'dayım. Gitmez olur muyum? 'Kareli'de, saat bilmem kaçta…'
📌Edip Cansever ailesi ile subay arkadaşı Turgut'la eşi Tomris arasında müthiş bir dostluk başlar. Bir gün Turgut'la Tomris ayrılacaklarını söylerler. Katiyen karşı çıkar Cansever, maddi sebeplerden olacağını düşünmüş olacak ki maddi yardımda bile bulunmayı teklif eder ama aralarında o bağ çoktan kopmuştur.
Süleymaniye Adliyesi'nde boşanma davası görülür ve tek celsede boşanırlar. Davadan sonra üçü birlikte ayrılırlar adliyeden ve Kadıköy vapuruna binip gider Tomris. "Nereye" diye sorar Cansever ama yanıt alamaz. Aslında gittiği yer, Cemal Süreya'dır. Cansever o günler için şöyle söyler: "Tomris, Cemal Süreya'ya aslında iki sene evvel Çiçek Pasajı'ndaki bakışlarıyla gitmişti."
📌Tomris bir gün çıkar Edip'in karşısına, Kapalıçarşı kapanana kadar konuşurlar. Bir ara daktilonun mürekkebini ister. Cansever alelacele müsveddeleri atar çöpe. Yazılanların üzerinde bir şiir vardır. Tomris Hanımın Cansever'e doğum günü için zorla yazdırdığı; "Ben buradayken bu şiiri yazmazsan ikimiz de buradan çıkamayız" dediği "Yaş Değiştirme Törenine Yetişen Öyle Bir Şiir" isimli şiirdir.
"Bir kıyıya bakarken, bakarken ki ağlayan yüzünle" mısraını Tomris'in Cerrahpaşa'daki o baygın haline, "Yok bir yanıtın 'nereye' diyenlere" mısraını ise adliye çıkışı Kadıköy vapuruna binip gidişine yazmıştır.