Ramazan'ın en vazgeçilmez eğlencelerinden biri, hiç kuşkusuz Hacivat ve Karagöz'dür. Bir tarafta halk adamı ve doğrucu Karagöz, diğer tarafta bilgili bir o kadar da kibar Hacivat. Tüm gölge oyunu boyunca birbirleriyle atışırlar.
Rivayete göre Hacivat ve Karagöz Orhan Bey'in Bursa'da yaptırmak istediği camisinin inşaatında çalışırlar.
Hacı İvaz Ağa, bilinen ismiyle Hacivat duvarcı, Bali Bey yani Karagöz demircidir. Cami inşası sırasında bir araya gelen ikilinin eğlenceli sohbetleri diğer işçilerin işini bırakmalarına sebep olur.
Caminin inşasının gecikmesiyle de bundan sorumlu tutulurlar ve dünya perdesinden eteklerini çekip hayal perdesine geçerler.
Evliya Çelebi'ye göre ise Karagöz, İstanbul Tekfuru'nun seyisi Sofyozlu Bâlî Çelebi'dir. İmparatorun mektuplarını Selçuklu sultanına taşır. Hacivat ise Yörükçe Halil adında Selçuklu sultanın mektuplarını kutsal topraklara taşıyan bir postacıdır.
İkili arada buluşur, şakalaşır, etrafındaki insanları güldürürler. Sonrasında ikilinin nüktedanlığı Anadolu'da kadar yayılır ve görüntüleri deri üzerine işlenir.
https://www.instagram.com/p/Cqxp029rmZd/
Gerçekten yaşayıp yaşamadıkları belli değildir ama kesin olan şu ki gönlümüzde öyle yer etmişlerdir ki isimlerini duymak bile gülümsememize yeter.
Hayal perdesindeki gibi sizlere veda edelim.
"Yıktın perdeyi eyledin vîrân, varayım sahibine haber vereyim heman"