Arama

  • Anasayfa
  • Dünya
  • "Türkiye, şerefli bir dış politika yürütüyor"

"Türkiye, şerefli bir dış politika yürütüyor"

Türk dış politikasını yakından takip eden Arap medya mensupları, Türkiye'nin dünya genelinde mazlumları destekleyen ahlaki bir duruşu olduğunu dile getirirken, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri'nin yapılacağı 24 Haziran tarihinin Türkiye için dönüm noktası olacağı görüşünü paylaşıyor.

Türkiye, şerefli bir dış politika yürütüyor
Yayınlanma Tarihi: 14.5.2018 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 14.05.2018 12:02

Katar El-Arab gazetesi üst yöneticisi Cabir El-Harmi: "Türkiye sadece Orta Doğu veya Arap coğrafyasında değil, dünya genelinde önemli bir oyuncu haline geldi. Türkiye, mazlumları destekleyen ahlaki bir duruş sergiliyor" ifadelerini kullandı.

El-Cezire televizyonu sunucusu ve program yapımcısı Ahmed Mansur: "İnanıyorum ki Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'nin tarihindeki dönüm noktası olacak. Seçimlerden sonraki Türkiye, seçimlerden önceki Türkiye gibi olmayacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tam bir değişim konusunda büyük bir vizyonu var" dedi.

Ürdün El-Ruya televizyonu sunucusu Nesrin Ebu Saliha: "ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü 'İsrail'in başkenti' olarak tanıması ve ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması ile ilgili kararı almasından sonra Türkiye'nin takdire şayan duruşunu birçok Arap ülkesi sergilemedi maalesef" sözlerini kullandı.

Türk dış politikasını yakından takip eden Arap medya mensupları, Türkiye'nin dünya genelinde mazlumları destekleyen ahlaki bir duruşu olduğunu dile getirirken, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri'nin yapılacağı 24 Haziran tarihinin Türkiye için dönüm noktası olacağı görüşünde birleşiyor.

''İstanbul Buluşması''nda bir araya gelen Arap gazeteciler, Orta Doğu ve İslam ülkelerindeki Türkiye algısını ve 24 Haziran seçimlerini değerlendirdi.

Katar El-Arab gazetesi üst yöneticisi (CEO) Cabir el-Harmi, Türkiye'nin son zamanlarda Orta Doğu'da ümmetin ve mazlumların yanında şerefli bir siyaset yürüttüğünü söyledi.

Türkiye'nin bölgede önemli bir rol oynadığını vurgulayan Harmi, ''Türkiye sadece Orta Doğu veya Arap coğrafyasında değil, dünya genelinde önemli bir oyuncu haline geldi. Türkiye, mazlumları destekleyen ahlaki bir duruş sergiliyor. Bu gelişmeleri gördükçe mutlu oluyoruz. Bu durumu sadece Türkiye için değil, tüm Arap dünyası ve İslam coğrafyası için bir başarı olarak görüyoruz. Türkiye'nin yakaladığı her başarı, bizim için Katar'da bir başarıdır.'' diye konuştu.

Harmi, 24 Haziran seçimlerine değinerek, ''Cumhurbaşkanlığı seçimi, Türkiye'yi hem içeride hem de uluslararası alanda ileri merhaleye taşıyacak. Batı ve ABD tarafından bu ilerlemenin durdurulması çabaları var. Türkiye, Arap ve İslam coğrafyası ile Kudüs için çok önemli bir yerde. Türkiye'nin İstanbul'da Kudüs'ü ve Filistin'i korumak için düzenlediği Kudüs Zirvesi'ni de biliyoruz. İnanıyoruz ki Türkiye seçimlerden sonra eski Türkiye olmayacak.'' değerlendirmesinde bulundu.

''Erdoğan'ın değişim konusunda büyük bir vizyonu var''

El-Cezire televizyonu sunucusu ve program yapımcısı Mısırlı Ahmed Mansur da 1995 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken röportaj yapmak için Türkiye'ye geldiğini söyledi.

Dünyanın Türkiye'de 24 Haziran'da yapılacak seçimleri dikkate aldığını ve beklediğini dile getiren Mansur, ''İnanıyorum ki Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'nin tarihindeki dönüm noktası olacak. Seçimlerden sonraki Türkiye, seçimlerden önceki Türkiye gibi olmayacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tam bir değişim konusunda büyük bir vizyonu var." diye konuştu.

Mansur, Türkiye'nin Orta Doğu'da yaşanan sorunlardan ayrı olmasının düşünülmeyeceğini çünkü bölgenin ana unsurlarından biri olan Türkiye'nin bunlardan doğrudan etkilendiğini ifade etti.

Suriye iç savaşından Türkiye'nin ciddi bir şekilde etkilendiğine işaret eden Mansur, "Orta Doğu'nun en ciddi sorunları Türkiye topraklarında da cereyan ediyor. Suriye'de olanlar büyük bir sınırın paylaşması nedeniyle Türkiye'yi de etkiliyor. Özellikle 3 milyondan fazla mülteci Türkiye'ye geldi." dedi

Arap ülkelerinde basın yayın organları üzerinde sıkı bir denetim bulunduğunu aktaran Mansur, şunları kaydetti:

"Arap basını diktatör rejimler nedeniyle zorlu bir süreçten geçiyor. Rejimlerin yanında olmayan ya da rejimin ideolojisi doğrultusunda yayın yapmayan basın, birçok sıkıntıya maruz kalıyor. Medya özgürlüğü bakımından bir tek Katar çok iyi durumda. Bazı Arap ülkelerinde de basın nispi özgürlüğe sahip ama bunlar çok sınırlı sayıda."

''Türkiye Kudüs davasında ciddi bir rol oynuyor''

Ürdün El-Ruya televizyonu sunucusu Nesrin Ebu Saliha ise Türkiye'nin, din, kültür, hatta dil bağlamında Orta Doğu coğrafyasından çok uzak olmadığını söyledi.

''Türkiye bizden çok uzak bir yer değil." diyen Ebu Saliha, Türkçe'de Arapça kökenli kelimeleri duyduklarında kendilerini Türkiye'den uzak görmediklerini dile getirdi.

Ebu Saliha, gördükleri birçok şeyin kendilerini Türkiye'de yabancı gibi hissettirmediğini vurgulayarak, "Ürdün'de de Hicaz demir yolları gibi bize Türkiye'yi hatırlatan birçok eser ve hatıra ile karşılaşıyoruz. 1904'te bu yol Bilad-ı Şam ile İstanbul'u ve kutsal mekanları birbirine bağlıyordu." dedi.

Türkiye'nin Kudüs ve Filistin meselesinde ciddi bir rol oynadığının altını çizen Ebu Saliha, "Türkiye; tüm Arapların, Müslümanların, hatta Hristiyanların vicdanına sesleniyor. Özellikle ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü 'İsrail'in başkenti' olarak tanıması ve ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması ile ilgili kararı almasından sonra Türkiye'nin takdire şayan duruşunu birçok Arap ülkesi sergilemedi maalesef." değerlendirmesinde bulundu.

Ebu Saliha, Ürdün'de ve Ürdünlü bir gazeteci olarak 24 Haziran seçimlerini yakından takip edeceklerini kaydetti.

Balkanlar'dan Afrika ülkelerine, Güney Amerika'dan Çin'e kadar dünyanın her yerinde izlenme rekorları kıran Türk dizilerinin Arap ülkelerinde çok sayıda izleyiciye ulaştığını anlatan Ebu Saliha, "Türk dizileri Ürdün'de çok seviliyor ve sıkı şekilde takip ediliyor." dedi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN