Teoriden pratiğe 90 yıllık bir ömür: Müslüman Kardeşler

Yayınlanma Tarihi: Mart 22, 2018 00:00 Güncelleme Tarihi: Mart 22, 2018 17:55

Bundan 90 yıl önce Hasan el-Benna (1906-1949) tarafından 22 Mart 1928 tarihinde kurulan Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan), ömrünün büyük bir bölümünü mazlum, mağdur, mahpus ve rejimlere muhalif olarak geçirdi.

Teoriden pratiğe 90 yıllık bir ömür: Müslüman Kardeşler

Bundan 90 yıl önce Hasan el-Benna (1906-1949) tarafından 22 Mart 1928 tarihinde kurulan Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan), ömrünün büyük bir bölümünü mazlum, mağdur, mahpus ve rejimlere muhalif olarak geçirdi.

En büyük kırılmayı Cemal Abdunnasır döneminde yaşayan İhvan, eski cumhurbaşkanları Enver Sedat ve Hüsnü Mübarek dönemlerinde, yasaklı bir teşkilat olsa bile nispeten özgürlüğün nimetlerinden faydalandı. Bu süreçte eğitim, sağlık ve hayır işlerine ağırlık veren teşkilat doktor, gazeteci, mühendis ve işçi sendikaları gibi kuruluşlarda yönetimleri uzun süre elinde tuttu.

Teşkilat, Sedat ve Mübarek dönemlerinde Mısır İstihbarat Birimi'nin yanı sıra polis ve askeri istihbaratlar tarafından tarassut altındaydı. Bu nedenledir ki, devlet kurumlarında etkin olamayan İhvan üyeleri, sanayi ve ticarete ağırlık vermeyi tercih etti.


25 Ocak Devrimi'nin ardından ikinci baharını yaşayan İhvan, tarihinde ilk defa iktidar oldu. Bir yıllık iktidar sürecinin ardından, demokratik seçimlerle göreve gelen ilk sivil cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, 3 Temmuz 2013 tarihinde askeri darbe ile devrildi. Ardından teşkilat ve üyeleri için çok zorlu bir yeni sürece girildi.

İhvan, Tunus'ta Nahda Hareketi, Fas'ta ise Adalet ve Kalkınma Partisi olarak iktidar ortağı. Tunus'ta Nahda, Arap Baharı'nın ardından iktidar oldu. Kısa bir süre sonra, yaşanan olaylar nedeniyle koalisyon olarak yoluna devam etti. Fas'ta Adalet ve Kalkınma Partisi, koalisyon ortağı olarak hükümette yer alıyor. Gazze'de yönetimdeki Hamas Hareketi de İhvan'ın iktidardaki bir diğer uzantısı olarak kabul ediliyor.

Teşkilatın, Mısır'da içinde bulunduğu durumu bir şekilde aşacağı, tekrar toparlanacağı ve yoluna daha güçlü bir şekilde devam edeceğini öngörenler olduğu gibi, İhvan'ın öğretilerinin bir teori olduğu, son yıllarda Mısır'da ve diğer ülkelerdeki iktidar deneyimlerinde görüldüğü üzere pratikte uygulanamadığını iddia eden uzmanlar da var.


İHVAN 90 YIL ÖNCEKİ ENERJİSİ İLE YOLUNA DEVAM EDİYOR

Görüşüne başvurduğumuz İhvan'ın resmi sözcüsü Talat Fehmi, teşkilatın 90 yıl önce başladığı enerji ile yoluna devam ettiğini, bu süreçte birçok cemaat ve teşkilatın yok olmasına rağmen, İhvan'ın kararlılıkla hedefine doğru yürüdüğünü söylüyor.

Teşkilatın sürekli öz eleştiri yaptığına da vurgu yapan Fehmi, "Öz eleştiri hiçbir zaman duraklamadı. Uçuruma doğru yuvarlanmak ile öz eleştiri ve kritik yaparak yola devam etmek arasında büyük fark var. Prensiplerimizden taviz vermeden, realiteyi de göz önünde bulundurarak yolumuza devam ediyoruz." diyor.

İhvan'ın ufkunun daha da genişletilmesi için gereken değerlendirmelerin yapıldığına dikkati çeken Fehmi'ye göre, Müslüman Kardeşler köklü bir teşkilat ve yoluna kararlılıkla devam etmekte.


STRATEJİK HATALAR YAPILDI

Mısır'ın son dönemde öne çıkan isimlerinden Ahmed Ban'a göre ise İhvan ciddi hatalar yaptı. Gençlik yıllarında, teşkilatın içinde 20 yıla yakın kalan Ban, toplumsal ve sosyal hareketlerin bir ömrü olduğunu, İhvan'ın da yolun sonuna yakınlaştığını düşünenlerden.

İhvan yöneticilerinin stratejik hatalar işlediklerini dile getiren Ban, "Gerçeklerle bağdaşmayan hayali hedefler koyarak, yıllar boyu sadece bir teori olarak kaldılar. Planlanan hedefler, pratikte uygulanamadı. Hasan el-Benna, toplumsal adalete daha yakın bir yol haritası çizdi. Ancak, teşkilat zamanla farklı istikametlere kaydı. İhvan, 'mağdur felsefesini' bir kenara bırakıp tekrar bir iç okuma yapmak durumunda. Aksi takdirde yolun sonuna varılmış olur. " diye konuşuyor.


SONDAN BAHSETMEK İÇİN ERKEN

İslami Hareketler uzmanı Ammar Fayid, İhvan'ın sonunun geldiğini söylemenin henüz çok erken olduğu görüşünde. Müslüman Kardeşlerin yediği ağır darbelere rağmen ayakta kalmayı başardığını kaydeden Fayid'e göre, son dönemde binlerce üyesinin tutuklanmasına, sıra dışı ve zor günler yaşamasına ve faaliyetlerini yapamamasına rağmen, teşkilat varlığını halen sürdürebiliyor. Fayid, "Bir şey var olduğu sürece tekrar organize edilmesi ve düzeltilmesi de haliyle mümkündür" ifadelerini kullanıyor.

Mart 1928 tarihinde kurulan Müslüman Kardeşler, Hür Subaylar tarafından organize edilen ve Mehmet Ali Paşa'nın torunlarından Kral Faruk'un devrilmesiyle sonuçlanan 23 Temmuz 1952 tarihindeki kalkışmaya destek vermişti.

Kral'ın devrimesinin ardından iktidara gelen Mısır'ın ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Necib'in (18 Haziran 1953-14 Kasım 1954) Cemal Abdunnasır ve arkadaşları tarafından devrildiği zamana kadar, iki yıl dört aylık süreçte, İhvan belki de en şaşaalı günlerini yaşadı.

Necib devrilmeden 20 gün önce 26 Ekim 1954'te Cemal Abdunnasır'a, İskenderiye'nin El-Menşiyye Meydanı'nda bir "suikast girişimi" düzenlendi. Hala soru işaretlerinin giderilemediği bu saldırının ardından, İhvan üyelerine karşı operasyonlar yapıldı, gözaltılar başladı. 20 gün sonra Necib'in devrilmesiyle birlikte de İhvan için zor günler başladı. İhvan'ın yönetici kadrosu ve faal üyeleri, Abdunnasır'ın cumhurbaşkanlığı döneminde (1956-1970) baskı altında yaşadı. Bu dönemde, "Fi Zilali'l Kur'an" tefsirinin yazarı Seyyid Kutup idam edildi.

Abdunnasır'ın ölümünden sonra Enver Sedat'ın işbaşına gelmesiyle çıkarılan genel afla birlikte, İhvan "yasak bir örgüt" olarak kabul edilse de baskıdan kurtuldu.

Mübarek'in ilk dönemlerinde baskı altına kalan ve yine "yasaklı bir örgüt" olarak faaliyetlerine devam eden İhvan, 2005 yılında Mübarek yönetimi ile anlaşarak, meclise 88 bağımsız milletvekili soktu.

Bu İhvan'ın ilk iktidar deneyimi olarak kabul edilmektedir. 2011 yılındaki 25 Ocak Devrimi'nin ardından bir buçuk yıl Askeri Konsey dönemi, bir yıl da Muhammed Mursi'nin cumhurbaşkanlığı döneminde İhvan rahat bir nefes almıştı. 3 Temmuz 2013 tarihindeki Sisi darbesinin ardından, İhvan için yine zorlu, baskıcı bir süreç başlamış oldu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
>