Arama

İsmail Güleç
Nisan 3, 2020

Değerli hocam Prof. Dr. Mertol Tulum, Emir Mustafa adında bir yeniçeri aşığının bana göre manzum günlük gibi tuttuğu İstanbul'a ve İstanbullulara dair gördüğü, duyduğu her şeyi, dönemin İstanbul'unu adeta bir şehrengiz gibi, bir bekçi üzerinden aktardığı paha biçilmez bir kaynağı daha gün yüzüne çıkardı.

Emir Mustafa bir yeniçeri. Şiirlerinde şamar oğlanı olarak bekçiyi seçmesinin iki nedeni olabilir. Biri İstanbul'un her tarafına girip çıktığı için, diğeri de çok sevdiği ve takılmaktan zevk aldığı bir bekçi arkadaşı olduğu için herhalde.

İçinde İstanbul'a dair akla gelecek gelmeyecek birçok her şeyin anlatıldığı bu kitapta Emir Mustafa dönemin konuşmaya başlayan çocukların dilini de Lisân-ı Sibyân/Çocuk Dili adıyla anlatmış.

Gûş edin her an söyleyem
Bir özge seyrân söyleyem
Ey benim ağam efendim
Lisân-ı sıbyân söyleyem

Diyerek başladığı şiirde konuşmayı yeni öğrenen bir çocuğun hangi kelimeyi hangi sözlerle telaffuz ettiğini açıklıyor.

İyi cici kaka kötü
Uşaklar severler südü
Korkutucu oldu böcü
Hep sopaya derler düdü

Bu şekilde anlattıktan sonra şiiri hepimizin amin diyeceği bir dua ile bitirir:

Çağırsan bilir adını
Tatlının bilir tadını
Rabb'im hatasız eylesin
Cümlesinin evlâdını

Bu şiiri görünce bizim Melih'in küçüklüğünde nereden aklıma geldiyse tuttuğum notlar geldi. Ben de Melih'in hangi kelimeye ne dediğini yazmışım. Bizim liste biraz daha uzun ama aralarında üç asırlık bir fark olan iki çocuğun kullandığı karşılaştırmak ilginç olabilir düşüncesiyle şuracığa nakledeyim:

Önce Emir Mustafa'nın sözlüğü:

Amin

: okumak

Kaka

: kötü

Atta

: sokağa çıkmak

Kıh

: kesici, bıçak

Baba

: ekmek

Kuçu kuçu

: köpek

Bebek

: küçücek uşak

Macıcak

: öpücük

Böcü geldi

: kormak

Mama

: yemek

Böcü

: korkunç

Nam nam

: yemek yemek

Cız

: ateş

Nenni

: uyku

Cici

: iyi

Patıcak

: kötek

Çap çap

: yıkanmak

Pisi

: kedi

Dah daha

: at

Tak tak

: bekçi

Düdü

: sopa

Tata

: takye

El çep

: Oyun

Tum tum

: dümbelek

Hapıcak

: kapmak

Vah vah

: başını döğmek

Şimdi de bizim Melih'in sözlüğü:

Aaba

: Araba

Eüm

: Ekmek

Aayı

: Hayır

Evavah

: Eyvallah

Adi

: haydi

Festali

: Seftali

Attı

: Düştü

Fiskir

: Sifon

Au

: Karpuz

Galk

: Kalk

Baa

: Baba

Gulak

: Kulak

Babay

: Bay bay

Hav

: Köpek

Bay

: Banyo yapmak

Hava

: Hala

Boy

: Boyamak

İcac

: İlaç

Caaç

: Şarj

Mamay

: Parmak

Caç

: Saç

Man

: Mandalina

Caklama

: saklama

Mav

: Kedi

Cici

: Civciv

Mecema

: Pijama

Coğap

: Çorap

Munu

: Burun

Cöcük

: Gözlük

Nigın nigın

:Karpuz ve donene

Cöz

: Göz

oocak

: Oyuncak

Daat

: Saat

Opop

: Hophop

Dağat

: Kağıt

Söyleyici

: Müezzin

Dep

: Kitap

Tuveat

: Tuvalet

Detdi

: Gitti

Uvay

: Nuray

Du

: Su

Uy

: Uyumak

Düt

: Süt

Üzüz

: Üzüm

Emma

: Elma

İki listede de olan kelimeler ise şunlar:

Kelime

Emir Mustafa

Melih

Banyo

Çapçap

Bay

Kedi

Pisi pisi

Mav

Köpek

Kuçu kuçu

Hav

Uyku

Nenni

Uy

Ekmek

Bab

Eum

Gördüğünüz gibi ortak kelimeler oldukça az. Ortak olanların da aynı şekilde telaffuz edilmemesi bir diğer ilginç nokta.

Çocuk dili deyip geçmeyin, bu dil üzerinden hem nörologlar hem dilbilimciler hem de halkbilimciler o kadar çok bilgi üretirler ki şaşırır kalırsınız. Ayrıca roman ve hikayeciler ile senaristler özellikle reklamcılar için de çok önemli bir kaynak.

Peki ya siz, sizin çocuklarınız kelimeleri nasıl telaffuz ederdi? Hiç not almayı düşündünüz mü?

İsmail Güleç

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN