Arama

İbrahim Tenekeci
Kasım 14, 2020
Ahmet Kekeç için: Beraber yürümenin sevinciyle
Sesli dinlemek için tıklayınız.

Yirmi iki yaşındayım. Millî Gazete'nin sizden gelenler köşesine şiir gönderiyorum. Her gönderdiğim en güzel şekilde yayınlanıyor. Belki otuz şiir oldu. Artık zamanı geldi, gazeteyi ziyaret etmeye karar veriyorum.

Gazetenin Topkapı semtindeki binasının önündeyim. Bismillah.

İlgi sıfır. Durumum şu sorunun cevabı gibi: Kime bakmıştınız?

Büyük bir hayal kırıklığı içindeyim. Birkaç kişiye selam verdim. İsmim onlarda herhangi bir karşılık bulmadı. Bu konuyu ben açtım, nasıl kapatacağım?

Gitmek fikri elimden tutmak üzere. Tam o sırada Ahmet Kekeç'i görüyorum. Selam veriyor, kendimi tanıtıyorum.

Beklenmedik bir karşılık. Odasında misafir ediyor beni. Çay ısmarlıyor, tütün ikram ediyor, güzel sözler söylüyor. İşte onlardan biri: "Bir gün önemli bir şair olacaksın."

Kuş oldum ve gazete binasından uçarak çıktım. Sevinçliyim. Yazdıklarım bir insanın gönlüne dokunmuş demek ki.

Sonradan şunu düşündüm: Bu sözleri acaba daha kaç gence söyledi? Yirmi yıl sonra bu soruyu kendisine de sordum. Bir şey demedi, sadece tebessüm etmekle yetindi.

Doksan dokuz yılında Kırklar dergisini çıkarmaya başladık. Ahmet ağabeyden yazı istedim. Kalanlar kitabını oluşturan metinlerin tamamı dergimizde yayınlandı. Bu kitaba editörlük yapmanın mutluluğunu yaşadım. (Aralık 2002, Birey Yayınları.)

Ahmet Kekeç'te ilk gördüklerim: İyi bir okuyucu olmaktan kaynaklanan engin edebiyat bilgisi, dile hâkimiyet, berrak bir üslup ve itimat telkin eden varlığı.

Son İyi Şeyler isimli öykü kitabıyla çıkış yapmış, özel yetenek olarak kabul görmüştür. Öyküde ısrar etmemesi Türk Edebiyatı için önemli bir kayıp olmuştur.

Kitaptan iki cümle: "Dün annemin mezarına gittim. Kar yağıyordu."

Bu yazı vesilesiyle dönüp geriye bakıyorum. Hayli hatıra birikmiş. Kâğıthane'nin çayırlarında gezmiş, çimenlerin üstünde peynir - ekmek yemiştik. Dün gibi ama değil.

Temas ettiği insanlarda acı hatıralar bırakarak ilerleyen kimseler vardır. 'Harcadıkça kazanmak' bankacılık sektöründe yahut alışveriş dünyasında bir aldatmaca olarak kullanılabilir. Fakat insan ilişkilerinde bunun bir karşılığı yoktur. Yine de bu yoldan gitme konusunda ısrarcı olursanız, ömrünüzün sonunda yakıcı ve yıkıcı bir yalnızlık sizi bekliyor demektir.

Ahmet Kekeç benim gibi birçok insanın hayatında aziz hatıralar bırakmış bir ağabeydir.

İbrahim Tenekeci

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN