Arama

İbrahim Tenekeci
Ağustos 16, 2020
İhtiyacımız olan
Sesli dinlemek için tıklayınız.

Hep beraber dinliyoruz. Tarım ve hayvancılığı yok ettiler, çiftçiyi bitirdiler diyorlar. Bu tablo karşısında, iktidar partisinin kırsal kesimden oy alamaması beklenir. Fakat tam tersi oluyor. AK Parti, en yüksek oyu köylerden, tarımla uğraşan insanlardan, besiciliğin yaygın olduğu bölgelerden alıyor. Demek ki durum anlatıldığı gibi değil…

Ana muhalefet lideri, neredeyse her konuşmasında, yatağa aç giren yüz binlerce çocuktan bahsediyor. Bize ve "dostlarına" böyle bir manzara sunuyor. Sanki kıtlık çeken, yokluk yaşayan, açlıktan kırılan bir Afrika ülkesinden sesleniyor.

Sürekli, hiç durmadan, her fırsatta, yani daima ekonominin gidişatını kötülüyorlar. Öyle anlaşılıyor ki umumhane işletenlerin vergi rekortmeni olduğu günleri özlüyorlar. Dünya çapındaki salgın hastalık nedeniyle işlerin pek parlak olmadığını hepimiz biliyoruz. Öte yandan: Bütün devletler için geçerli olan sıkıntıyı yalnızca kendi memleketimizde varmış gibi göstermek, hakikatle aramızın iyi olmadığını gözler önüne serer.

Paralel İhanet Şebekesi, ülkemizin içinde adeta başka (yabancı) bir ülke kurmuş. Ur gibi bünyemizde büyümüş. Muhalefet bloğunu temsil eden üç büyük partinin bu hastalığa karşı bir tedbiri, tavsiyesi, mücadele reçetesi, yol haritası var mı? Tek yaptıkları, bütün kabahati mevcut iktidara yüklemek… Katilin, hainin hiç mi suçu yok? Bir de hatırlatmada bulunalım: Bir yapan bir daha yapar. Fıtrat değişmez.

Bu ikisini de aynı insanın söylediğini düşünelim: Gidersiniz, "orada ne işimiz var" diye sesini yükseltir. Gitmezsiniz, "neden müdahale etmiyoruz" diye itiraz eder. İşte böyle bir ana muhalefete sahibiz. Olgularla zerre ilgilenmeyen, sadece algı üreten bir zihniyetle karşı karşıyayız. Muhalefet kanadında öyle kimseler var ki, onların yanında Yorgo Kırbaki bile daha bizden duruyor. Televizyonda bu isme denk gelince, sonuna kadar dinlediğimi ayrıca belirtmek isterim.

Ülkemizin maddi hakkını, insanımızın manevi hukukunu korumak gayesiyle hazırlanan sosyal medya yasasını sansür ve özgürlüklere müdahale olarak anlayan / anlatan yine aynı zihniyettir. Bu konuya ayrıca değinmemiz gerekiyor.

Yazdığımız ve yazmadığımız örneklerin özeti şudur: Ülkemizin gerçekçi bir muhalefete ihtiyacı var. Yanlışa yanlış diyelim ama doğruları da karalamayalım, yok saymayalım. Hassasiyet isteyen konulara özenle ve dikkatle yaklaşalım.

Evet, kötülükten hareket etmeyen, yalandan beslenmeyen, yanlı ve yanlış söylemler (saray, diktatör) kullanarak düşmanlık biriktirmeyen, husumete neden olmayan, şahsiyat yapmayan, dışarıdan medet ummayan, nihayetinde çoğunluğun tercihine saygı duyan milli bir muhalefete ihtiyaç duyuyoruz.

İbrahim Tenekeci

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN