Emojiler iletişimin ölüm fermanı mı?
Dünyada her gün 6 milyarın üzerinde emoji, iletişim için kullanılıyor. İnsanlar artık uzun cümleler kurmak yerine tek bir emoji ile renkli karakterlerin içine gizleniyor. Kullanılan kelime sayıları ve duygusal tepkiler gitgide azalıyor. Tüm dünyada dijital çağın ortak dili haline gelen emojiler, insanlığın yeni evrensel dili olma yolunda! Peki emojiler ilişkileri nasıl etkiliyor? Emojiler iletişimi çürütüyor mu? Emojiler iletişimin ölüm fermanı mı?
Önceki Resimler için Tıklayınız
Kendinden bahsederken emoji kullanmayı en çok seven ülke Hindistan olurken, onu sırasıyla Danimarka, Norveç, Şili ve Brezilya takip ediyor. Türkler ise profilinde en çok emoji kullananlar listesine 14. sıradan girdi. Dünyada gözlerinden yaş gelene kadar gülen surat ikonu 😂 en çok kullanılırken, Türkiye'de ise en çok kalp ikonu ❤ kullanılıyor.
Pazarlama unsuru olarak bundan yaklaşık 20 yıl kadar önce hayatımıza giren ve hızla ana dilimizle rekabet edecek kadar yaygınlaşan bu emojiler günlük hayatımızda kullandığımız kelimelerin de yerini aldı. Ünlüler dahi emojiyi bir ticarete dönüştürerek Pazar haline getirdi. Kim Kardashian resmi emojisini App Store'da satışa sundu. Swyft Media Papa emojisi çıkardı. Domino's gibi fast food zincirleri emoji içeren SMS ile sipariş almaya başladı. Markalar kampanyalarına paralel emoji klavyeleri üretildi.
Tarihteki ilk emoji Jan Ladislaides isimli bir avukat tarafından bir hukuk dosyasında kullanıldı. Bundan 382 yıl öncesine dayanan bu emoji ise resmi evrakta yer alan ''Gülen yüz'' ifadesi olarak karşımıza çıkıyor. Akıllı cihazlarda kullanılan ilk emoji ise 1998-1999 yılları arasında ilk kez Shigetaka Kurita tarafından oluşturuldu.
İletişim kavramının ilk tanımı sözlükte "Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon." olarak yapılır. İletişimin temel taşlarından biri de simgedir. Sesten söze, gelişigüzel hareketlerden belirli anlamlar içeren jest ve mimiklere kadar insanlar simge sistemi ve iletişim sistemini meydana getirmişlerdir. Konuşurken kullandığımız mimikler gibi zamanla yazışırken de kullandığımız simgeler oluşmuştur.
Simgeler anlam taşıyan uyarıcı bir kalıptır ve görevlerine göre simgeleri farklı biçimlerde sınıflandırmıştır. Simgelerin en basiti olan ikonu, temsil ettiği şeyin fiziksel benzerlik taşıyan motifi olarak tanımlamıştır. Örnek olarak kişinin vesikalık fotoğrafı kendisinin ikonudur, bilgisayar ekranındaki yazıcının resmi olan küçük alan, yazdırma işlevinin bir ikonudur. İkon, indeks ve sembol gibi dil dışı göstergeler de birer anlam taşıyıcısıdırlar. Teknolojiye bağlılıkları her gün artan bireyler internete bağlı hale gelen iletişim sistemlerinde duygularını ifade etmek ve düşüncelerini desteklemek için ikonlardan yararlanır.