Arama

Osmanlı'dan günümüze rasathane

Osmanlı döneminde hava tahminleri için 1868'de faaliyetlerine başlayan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü deprem konusunda gözlem, eğitim, araştırma ve uygulama faaliyetlerini tek bir bünye altında toplayan ilk kuruluştu. Döneminin en önemli gözlemevi olan Kandili Rasathanesi o günlerden miras kaldı.

Osmanlı İmparatorluğu'na bilimsel astronomi, 1450'de Semerkand Rasathanesi'ni karan Uluğ Bey'in öğrencisi Ali Kuşçu'yla geldi. Fatih Sultan Mehmet'in Ayasofya medresesi müderrisliğine atadığı Kuşçu, Fatih Külliyesi'nin ders programlarını Molla Hüsrev'le birlikte hazırlayarak astronomi ve matematik dersleri verdi, İstanbul'un enlem ve boylamını ölçüp çeşitli güneş saatleri yaptı.

Kuşçu'nun 1474'te ölümünden sonra uzun bir süre ara verilen astronomi bilimi, 1577'de III. Murat'la ilk rasathanenin kurulmasıyla Osmanlı'da tekrar ele alındı.

Kopernik'in teorisini geliştiren Tycho Brahe, Danimarka'da Uraniborg Rasathanesi'ni kurarken, uzun süredir bu alanda çalışmaların yapılmadığı Osmanlı İmparatorluğu'nda da bir yıl sonra padişahın izniyle Mısır Medresesi müderrislerinden Takiyüddin tarafından ilk rasathane kuruldu.

İstanbul'da İslâm medeniyetinin son büyük rasathanesi olarak Takiyüddin er-Râsıd'ın Sultan III. Murad'ın ve Sadrazam Sokullu Mehmed Paşa'nın desteğiyle 1575 yılında inşaatını başlattığı rasathane tamamlanıp hemen faaliyete geçti.

Osmanlı sultanı III. Murad'a bir rasathane kurma fikrini, Kahire'den İstanbul'a göçen bilgin, Takiyüddin Muhammed b. Ma'rûf er-Rassâd verdi. Birçok değişik bilim alanıyla da uğraşmış olan bu astronom, eskimiş astronomik çizelgelerin verilerini yeni gözlemler yardımıyla güncellemeyi amaçlamış ve büyük ebatlı yeni aletlerden daha iyi gözlem sonuçları almayı umuyordu. Takiyüddin bu hedefi, Arap-İslam bilimlerinin duraklama başlangıcı olarak görülen bir dönemde muhaliflerinin kıskançlıkları ve cahillikleri sebebiyle gerçekleştiremedi.

  • 3
  • 20
DÖNEMİNİN EN ÖNEMLİ GÖZLEMEVİ
DÖNEMİNİN EN ÖNEMLİ GÖZLEMEVİ

Takiyüddin, Galata Kulesi'nde elverişsiz şartlarda yaptığı kişisel çalışmalarından sonra Tophane sırtlarında o yüzyılın neredeyse en önemli gözlemevlerinden birini kurdu. Kütüphanesi de bulunan gözlemevinde Takiyüddin, kendinden önce kullanılan aletleri küçülterek yapmanın yanı sıra yeni aletler de icat etti.

Schweigger, İstanbul Rasathanesi'nin birçok aletinden bahseder. Bu aletler arasında bir yeryüzü ve bir gök küresi de bulunur. Takiyüddin bu aletleri imal etmek için yaklaşık yedi yıla ihtiyaç duymuştu.

Ay ve Güneş gözlemleriyle birlikte diğer gezegenlere ilişkin gözlemler de yapan Takiyüddin, güneş ve mekanik saatler tasarladı, saati bir gözlem aracı olarak kullandı.

  • 4
  • 20
RASATHANENİN İLK BİLİMSEL ÇALIŞMALARI
RASATHANENİN İLK BİLİMSEL ÇALIŞMALARI

11 Eylül 1577'den itibaren İstanbul'un gökyüzünde bir ay kadar görünen kuyruklu yıldız da Takiyüddin tarafından izlendi. Bu gözlem rasathanenin ilk bilimsel çalışmaları arasında yerini aldı.

Takiyüddin o zamana göre oldukça ileri teknik ve hesaplamalar kullanarak gözlemlerde bulundu. Örneğin; Ekliptik ile ekvator düzlemi arasındaki açıyı bugünküne çok yakın şekilde 23 derece 28' 40''olarak hesapladı. Yapılan gözlemler not edilip bu konuda önemli eserler oluşturuldu. Araştırmacılar, Takiyüddin ile aynı dönemde yaşamış Danimarkalı astronom Tycho Brahe'den daha net ve daha kesin gözlemler yaptığına işaret ederler.

İstanbul Rasathanesi'nde Güneş parametrelerinin hesaplanması için yeni bir metot geliştiren Takiyüddin, sabit yıldızların enlem ve boylamlarının tespitinde ise Venüs gezegeni, Aldebaran ve Spica Virginis adlı iki yıldızı kullandı. Yapılan çalışmaların gerçeğe en yakın sonuçlar verildiği görülür.

Takiyüddin, padişaha kuyruklu yıldızların İran ordusuna karşı galibiyetinin habercisi olduğu yolunda kehanette bulunurken, 1578'de veba salgınında insanların ölümü üzerine Şeyhülislam Ahmet Şemseddin Efendi'nin sultana mektup yazarak verdiği fetva verdi. Şeyhülislam bu fetvasında "Gözlem yapmak uğursuzluktur, gözlemevleri bulundukları ülkeleri felakete sürüklerler. Göklerin gizemini (esrar-ı felekiye) aydınlatmaya saygısızca yeltenmenin korkunç sonuçları herkesçe bilinir. Bu işe girişen hiçbir ülke yoktur ki, bayındır iken harap ve devlet teşkilatı yerle bir olmasın." Der. Bunu üzerine rasathane 21 Ocak 1579'da Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa tarafından top ateşiyle yıkıldı. Ancak Takiyüddin ölümüne kadar kendi imkânlarıyla astronomi çalışmalarını sürdürdü.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN