İlk insansız hava aracı Akıncı TİHA bize kimleri hatırlattı?
Türkiye'nin ilk taarruzi insansız hava aracı Bayraktar Akıncı'nın, kritik üretim safhaları ve geliştirme çalışmalarının anlatıldığı destansı hikayesi, Akıncı Belgeseli ismiyle ilk kez izleyiciler ile buluştu. Bu belgesel, geçmişte milli savunma sanayii alanında sayısız mücadeleden geçen ecdadımızın, bugünlere gelmemizde nasıl öncü rol olduklarını bir kez daha hatırımıza getirdi. Gelin öz savunma sanayimizin geçmişten bugüne, hangi zorluk ve engellemelerden geçerek geldiğini kısaca hatırlayalım. Devletin bekası için, sayısız badireler atlatıp, mücadelelerden geçen büyüklerimize rahmet ve minnetle…
Önceki Resimler için Tıklayınız
Firnas, ilk uçuş denemesinden 23 yıl sonra planör dediğimiz aletle ilk kontrollü uçuşu yaptı. İbn Firnas'ın bir kuşa benzeyen planörü, kartal tüyleriyle kaplanmış ipektendi. Rivayete göre İbn Firnas'ın, iyice yükseldikten ve havada on dakikadan fazla kuşlar gibi süzüldükten sonra, biraz sertçe yere indiği söylenir. Bu sert iniş, uçuş öncüsü İbn Firnas'ın kuşların kuyruklarının güvenli iniş yapmaktaki önemli rolünü anlamasını sağladı. Bu uçuş denemesi sırasında yaralanan İbn Firnas maalesef tasarımına kuyruk ekleyerek yeni denemeler yapamamıştır.
Günümüzde iniş yapan uçakların yere önce arka tekerlekleri değer. Leonardo da Vinci'nin, uçuşla ilgili çizimlerinin ilk örneği İbn Firnas'ın uçuş denemesinden neredeyse yedi yüzyıl sonra gerçekleşmiştir.
Peki, Hezarfen Ahmed Çelebi… Nasıl bir öyküsü vardı dersiniz?
Ahmed Çelebi'yle ilgili bilgiler sadece Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesine dayanır. "Bin fenli" anlamında Hezarfen unvanıyla anılan Ahmed Çelebi uçma ile ilgili araştırma ve deneylerini Okmeydanı'nda yaptı. Daha sonra da Galata Kulesi'nden havalanarak lodosa karşı uçtu, Üsküdar'da Doğancılar meydanına indi.
Türk milletinin gönlüne isimlerini altın harflerle yazdıran ilk hava şehitlerimiz
Uçuş sırasında 3 bin 200 metrelik mesafe söz konusu olduğu için uçuşun, ancak hava akımlarından faydalanarak yükselip ilerleyebilen, yekpare kanatlarla havada kalıp süzülme esasına dayanan bir çeşit basit planörle mümkün olabileceği sanıldı.
1971 yılında Türkiye'de Hezarfen Ahmed Çelebi'nin uçuşunun onuruna bir posta pulu dahi basıldı.
Füzeyle uçmak kimin aklına gelirdi ki? Evet, Lagari Hasan Çelebi'nin…
Lagari Hasan Çelebi, füze ile yerden dik bir şekilde yükselen ilk insan olarak kabul edilir.
Lagari Hasan Çelebi, barutla çalışan iki katlı roketi 1633 yılında yaptı. 30 metre uzunluğundaki roketle, ateşlendikten sonra 2,5 kilometre yol aldığı ve ardından denize iniş yaptığı rivayet edilen Hasan Çelebi ilk kez gerçek anlamda roketli uçuş yapan insan oldu. Lagari Hasan Çelebi'nin adı günümüzde, Türksat Lagari Hasan Çelebi Uydu Müzesi'nde yaşatılır.
Evliya Çelebi'ye göre IV. Murad'ın kızı Kaya Sultan'ın doğumu münasebetiyle yapılan şenlikler sırasında 50 okka barut macunundan yedi kollu bir fişek icat etmiş, Sarayburnu'nda IV. Murad'ın huzurunda fişeğe binmiş, yardımcılarının fişeği ateşlemesiyle havaya yükselmiştir; havada iken yanındaki fişekleri ateşleyince denizin yüzü aydınlanmış, büyük fişeğinin barutu kalmayıp yere doğru düşerken de ellerindeki kartal kanatlarını açıp Sinan Paşa Köşkü önünde denize inmiştir.
Yine Evliya Çelebi'nin belirttiğine göre daha sonra Kırım'a Selâmet Giray Han'ın yanına giden Lagari, orada vefat eder.
Lagari Hasan Çelebi'nin hikayesinin tamamını okumak için tıklayın