II. Bayezid, Kolomb’a destek verseydi Amerika tarihi çok farklı olurdu
Kolomb'un keşfederek Avrupalılar'a kapılarını açtığı Amerika, Osmanlı toprağı olabilirdi. Kolomb, keşif yolculuğunu gerçekleştirmek için İkinci Bayezid'e müracaat ederek gemi istemiş, ancak reddedilmişti. Padişah "evet" deseydi Amerika tarihinin gidişatı çok farklı olurdu.
Önceki Resimler için Tıklayınız
Bir türlü aradığı desteği bulamayan Kolomb, 1492 Ocak'ında İngiltere ve Fransa krallarından yardım istemek için İspanya'dan ayrıldı. Kolomb'un dostları, bu sırada İspanya sarayını yolculuğa destek vermeye ikna edince İtalyan denizci geri çağrıldı. 3 Ağustos 1492'de üç gemiyle denize açılan Kolomb, 12 Ekim'de Bahama Adaları'ndan Guanahani'ye ulaştı. Ardından Küba'yı gördü, ancak burayı Japonya zannetmişti. Kolomb, Haiti'ye ulaştıktan sonra 1493'te İspanya'ya geri döndü. Sonraki yıllarda 1493, 1498 ve 1502'de Amerika'ya üç yolculuk daha yaptı.
Kolomb, Amerika'ya ulaşmıştı ama keşfettiği yerleri Asya'nın Doğu kıyıları zannetmişti. Bir geçit bularak Kudüs'ü Müslümanlar'dan geri alma planları bile yapmıştı. 1506'da öldüğünde nereyi keşfettiğini hâlâ bilmiyordu.
Osmanlı İmparatorluğu, Kolomb'un 1492 yılında Amerika'yı keşfinden, kısa bir süre sonra haberdar oldu. Çizdiği haritalarla tarihe geçen büyük denizcimiz Piri Reis, amcası Kemal Reis'in bir savaşta esir aldığı, Kolomb'la üç kez Amerika'ya gitmiş olan bir İspanyol'dan Amerika'yı nasıl keşfettiklerini öğrendi. Kolomb'un yaptığı Amerika kıyılarını gösteren harita da Piri Reis'in eline geçmişti. Piri Reis, esir İspanyol'dan Kolomb'la ilgili dinlediklerini 1513 tarihli meşhur dünya haritasının üzerine kaydetti. Haritanın üzerinde Amerika'nın keşfiyle ilgili ilginç bilgiler vardır. Piri Reis, Kolomb'un Amerika'yı keşfedişinin hikâyesini şöyle anlatır:
"İşbu kenarlara Antilya derler. 1492 yılında bulunmuştur. Amma şöyle rivayet ederler kim Ceneviz'den bir kâfir adına Kolonbo derler imiş, bu yerleri ol bulmuştur. Kolonbo'nun eline bir Kitap gelmiş ki Mağrib Denizi'nin (Atlantik Okyanusu) sonunda kıyılar ve adalar ve türlü türlü madenler ve dahi elmas dağı vardır deyü bu kitapta yazar. Kolonbo kitabın tamamını okuyup, Cenevizli devlet adamlarına bu okuduklarını anlatıp, gelin bana iki tane gemi verin, varayım, ol yerleri bulayım der. Bunlar, "Mağrib Deryası'nın sonu mu bulunur? Havası kötüdür" derler. Kolonbo görür ki Cenevizlilerden çare yok, gider, İspanya Beyi'ne varır, hikâyesini bir bir arz eder. Onlar dahi Cenevizli gibi cevap verirler. Ancak Kolonbo bunlara bıktıracak kadar ısrar eder. Sonunda İspanya Beyi iki gemi verip, baştan aşağı silahla donatıp "Ey Kolonbo, eğer senin dediğin gibi olursa, seni o bölgeye kapudan edeyim" deyip, Kolonbo'yu Bahr-i Mağrib'e gönderdi".
Piri Reis'ten sonra 16. yüzyılın ortalarında Seydi Ali Reis, Muhit isimli eserinde, Hacı Ahmed de coğrafya kitabında Amerika hakkında bilgi verdiler. Ancak bu bilgiler fazla teferruatlı değildi. Osmanlı İmparatorluğu'nda Amerika hakkında en geniş bilgiyi veren eser, 1580'lerde yazıldı. Yazarı bilinmeyen Tarih-i Hind-i Garbi, yani Batı Hindistan Tarihi isimli bu eser Kolomb'dan Pizarro'ya kadar yapılan keşiflerin ve Amerika'nın Avrupalılarca işgalinin ilginç hikâyelerini anlatır.
Eserin meçhul yazarı "Kolomb ve Macellan'dan Pizarro'ya kadar büyük kâşifler ile Yeni Dünya ve burasının insanları hakkında bilgi verebilmek için ömrünü harcadığını" söylemektedir. Bu eser orijinal bilgilerden ziyade İtalyanca kitaplarının çevirisinden oluşmaktadır.
Erhan Afyoncu - Sabah