Fotoğrafın Sultanı II. Abdülhamid
"Her resim, bir fikirdir. Bir resim yüz sayfalık yazı ile ifade olunamayacak siyasi, hissi manaları telkin eder. Onun için ben, tahrir-i mündericattan ziyade, resimlerden istifade ederim." Bu sözler, Osmanlı Devleti'nin son büyük hükümdarı II. Abdülhamid'e ait. Dönemin teknolojilerini yakından takip eden Sultan, zamanın son teknolojisi olan fotoğrafı, siyasi hükümleri noktasında önemli bir belge olarak görür.
Önceki Resimler için Tıklayınız
🔸 II. Abdülhamid'in yurt içi ve dışından topladığı fotoğraflar, Yıldız Sarayı Kütüphanesi'nde himaye edilir. Ancak 31 Mart Vakası denilen elim olay sonucu, II. Abdülhamid hal edilir. İşte tam da bu dönemde Yıldız Sarayı yağmalanır. Sarayda girilemeyen tek yer ise kütüphanedir.
◼ Şahin o günlere dair şunları söyledi:
"31 Mart Vakası'nda bütün her şey yağmalanır. Sıra Yıldız Sarayı'na gelir. Askerler yağmalamaya başlarken tek yer kütüphane kalır. Sıra kütüphaneye gelir. Zamanın meşhur Kalkandelenli Sabri Bey'i çıkar, isyancı askerlerin önüne der ki 'Ne olur, yapmayın! Yağmalamayın!'. Çünkü içeride çok büyük bir servet var, para değil. O hazine var. İsyancı askerler vazgeçmez. O zaman Sabri Bey der ki, 'ben yatacağım, benim cesedimi çiğnemeden giremezsiniz.' Hakikaten de oraya uzanır. Derken bir asker, Sabri Çavuş'un babasını Kalkanderen'den tanır. 'Bu bizim hocanın oğlu değil mi?' diyince o vasıtayla Sabri Çavuş bu albümleri kurtarır"
🔸1928'e kadar görevde kalan Sabri Bey, 918 albüm ve 36 bin beş yüz elli fotoğraftan oluşan koleksiyonu muhafaza ederek bugünlere ulaşmasına vesile olur.
*Kalkandelenli Sabri Bey kimdir?
Yıldız Sarayı kütüphane amiri