Kitaptan uyarlanan unutulmaz filmler
Kitap ve film ilişkisi bölünmez bir parçanın bütünleri gibidir. Kendi hayal gücünüzün etkili olduğu kitaplar filmlere uyarlanınca bu kitaplara farklı bir bakış açısıyla bakmanızı sağlıyor. Aslında bu sinemaya edebi lezzet getiren bir yöntem. Bizde sizler için kitaplardan beyaz perdeye uyarlanmış ve büyük beğeni görmüş filmleri sizler için derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
Film, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın Gulyabani adlı eserinden uyarlandı. Yazar, eserinde uyanık, çıkarcı ve kötü niyetli kimselerin halkın inandığı cin, peri ve gulyabani gibi boş inançları kötüye kullanılarak saf ve namuslu insanları nasıl kandırdıklarını anlatmaya çalışır.
Filminde yıllardır kimsenin sahip olamadığı konağın sahibi Melek Hanım, sütoğlu Şaban sanıp da Şaban'ın arkadaşı Ramazan'ı eve alır. Fakat sinirli abisi Hüsamettin'e Ramazan'ı damadı Bayram olarak tanıtır. Konağa gerçek Şaban ve gerçek Bayram'ın gelmesiyle işler karışır. Bayram'ın kardeşi Bihter'e âşık olan Şaban onun peşinde dolanır. Bayram'ın babasının eve Gulyabani adında bir canavar sokmasıyla işler iyice karışır. Kemal Sunal, Şener Şen, Halit Akçatepe, Adile Naşit gibi dev kadroya sahip film, Türk sınamasının vazgeçilmezleri arasında yer alır.
Orhan Kemal'in kitabında olaylar, İkinci Dünya Savaşı yıllarında bir cezaevi koğuşunda geçer. Çoğu türlü hırsızlıklardan yatmakta olan bu "yoksul, pis Adembabalar" arasında, babasını öldürmüşleri öldürmekten hükümlü Rizeli Ahmet Kaptan'a bir gün, hemen hemen unuttuğu yaşlı anasından yüz elli lira gelir. Cömert Kaptan, koğuştaki dostuna, düşmanına yardım eder. Adembabalar geliri artırmak için, kumar tutkusuna kaptanı da zorlarlar. Kaptan boyuna kazanır, kazandıklarıyla da koğuş arkadaşlarına yatak, yorgan, üst baş alır, koğuşu onarır.
Cezaevi meydancılarından Bobi, kaptandan ayrıca para çekmek için kadınlar bölüğündeki Fatma'nın ağzından bir aşk mektubu yazar, oynanan oyundan habersiz kaptan, Bobi'ye beklediği bahşişi verir, oyun devam eder. Kaptan, Fatma'ya tutulmuştur, yemeden, içmeden kesilir. Günü dolar, cezaevinden çıkar. Fatma ve kaptan yakında bir af çıkıp bırakılacağı, Fatma'sına kavuşup mutlu bir yuva kuracağı hayalleriyle aylarca avunur.
Para kaynakları kuruduğu için koğuştakiler, Kaptan'dan koparlar. Fatma'nın gidişinden sonraki üçüncü kışta bir gün 72. koğuşa uğrayan gardiyanlar, kalın parmakların pencere demirlerini sımsıkı kavramış, kaskatı donmuş bulurlar Kaptan'ı.
2011 yılında beyazperdeye uyarlanan kitabın yönetmenliğini Murat Saraçoğlu yaptı. Filmde Yavuz Bingöl, Kerem Alışık, Hülya Avşar rol aldı.
Hapishane ortamını tüm çıplaklığıyla ortaya koyan film; mahkûmların kendi aralarındaki ilişkilerine, acılarına, sefaletine ortak olup, onları hayalleri ve çelişkileriyle perdeye taşıyor. Dört duvar arasında sıkışıp kalanların, "elini kana bulayanların" hayatı karşımızdaki. Ve dışarıda onlarsız dönen dünyanın içindeki varoluş arayışları.