Arama

Fatih Sultan Mehmed portresinde neden gül kokladı?

Fatih Sultan Mehmet'in Nakkaş Sinan Bey'e çizdirdiği meşhur portresini hemen hemen herkes bilir. Peki Fatih'in bu portrede verdiği mesajı hiç merak ettiniz mi? Gül motifi tasavvuf terminolojisinde Resul-i Ekrem Efendimizi temsil ettiği gibi lale de Allah'ın birliğini sembolize eder. Sizler için İstanbul tarihine damga vurmuş 12 çiçek motifini derledik.

  • 1
  • 19
GÜL
GÜL

Gül, dünya üzerinde yaşayan insanlara bir noktada temas ettiği için bu çiçeğe yerküremizin çiçeği diyebiliriz. Herhalde lale gibi gül de kâinatta en çok bilinen çiçeklerden biridir. Napolyan'a atfedilen ''Dünya tek bir ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu.'' Sözünden yola çıkarak, gül için de çiçeklerin başkenti yakıştırması doğru olacaktır.

Gül, lale gibi çocukluğumuzdan beri İstanbul'u donatan, kokusu ile mest eden rengi ile içimizi açan, şairlere şiirler, yazarlara roman yazdıran bir çiçektir. Tasavvuf alem içinde ''Lale'' nasıl Allah'ı simgeleyen çiçek olarak değer bulmuşsa, ''Gül'' de Peygamber Efendimizi temsil eden çiçek olarak kabul edilmiş ve çiçeklerin sultanı olarak değerlendirilmiştir.

  • 2
  • 19
FATİH SULTAN MEHMED NEDEN GÜL KOKLUYORDU?
FATİH SULTAN MEHMED NEDEN GÜL KOKLUYORDU?

Çağ açıp, çağ kapatan Fatih Sultan Mehmed, üstün yetenekleri olan bir padişahtı. Yıkılmaz denilen surları yıktı, Osmanlı Devleti'nin devamını sağladı.

21 yaşında İstanbul'u fetheden ve altı dil konuştuğu bilinen Fatih Sultan Mehmed'in güle olan ilgisi minyatürlere yansımıştı. Nakkaş Sinan Bey tarafından yapılan Fatih minyatüründe, Fatih Sultan Mehmed gül koklarken resmedilmişti.

Nakkaş Sinan Bey, saraya gelen yabancı ressamlardan birinin yanında yetişmiştir. Minyatürde padişah bağdaş kurmuş bir şekilde gül koklar. Bu resim yan profilden çizilmiştir. Batı'nın resim tekniğinin yanında sultanın giysileri Doğu'dan bir parçadır.

Resimdeki gül, Muhammed'i dolayısıyla İslam'ı çağrıştırmaktadır. Çünkü gül sembolü Divan şiirinde de Hz. Muhammed ile ilişkilendirilir. Şiirlerde peygambere telmih olarak kullanılır.

Sultanın parmağında bulunan yüzüğe ise zihgir denir. Zihgir savaşçılığın ve yiğitliğin sembolüdür. Ok atarken yayın gerilmesinde kullanılır. Minyatürde yüzük yukarı bakacak şekilde işlenmiştir. Bu devletin barış döneminde olduğunun bir işaretidir. Eğer aşağı doğru tasvir edilseydi eğer savaş döneminde olduğunu kavrayacaktık.

Ayrıca 1453'te İstanbul fetheden Fatih, İstanbul'daki Bizans'a ait tüm eserleri kendi üstüne alarak bir vakıf kurar. Ve resminde emanetlerinizi aldım ve bunları koruyacağım mesajını verir.

  • 4
  • 19
SÜMBÜL
SÜMBÜL

Kanuni Sultan Süleyman zamanında Türkiye'ye Avusturya'dan elçilik göreviyle gelen aynı zamanda lale soğanlarını yurt dışına götüren kişi olarak bilinen Busbecq, 1 Eylül 1555'te yazdığı mektupta; İstanbul'a giden yol üzerinde lale, sümbül, nergis gibi çiçekleri gördüğünü, mevsimin geçmiş olmasına rağmen havaların uygun gitmesi yüzünden bu çiçeklerin açmakta olduğu yazar. Sümbül de, lale gibi soğanlı bir bitkidir.

Avrupa'da bilhassa Hollanda'da bir ev fiyatına soğanları satılamamışsa da lalenin etkisini yitirmeye başladığında Osmanlı İmparatorluğu'nda ve Avrupa'da ön plana çıkmıştır. Sümbül hiçbir zaman lale ve gülün önüne geçmemiş, ama edebiyattan güzel sanatlara kadar önde gelen çiçek motiflerinden biri olmuştur.

Sümbül divan ve halk şiirinde sevgilinin saçına benzetilir. Baki'nin sümbül kasidesinin dördüncü beyti, divan şairlerinin güzellik anlayışlarından söz edilirken genellikle zikredilen ünlü bir beyittir.

Çihre gül sîne semen çeşm-i mukahhal nergis.

Hat çemen gonca dehen ca'd-ı mu'anber sünbül.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN