Arama

Dersaadet'in Sayfiyeleri

Türkçe'de köşkler, konaklar dışında bir de kasırlar vardır. Kasır kelimesi Arapça bir kelime olup, batı dillerinde karşılığı Şato dur. Türkçe'de padişah veya padişah ailesi tarafından yapılmış sayfiye binalarına denir. Önemli olan nokta hanedan ailesi tarafından yapılmış olmasıdır. Hanedan dışında birinin yaptırdığı yapılara kasır ismi verilemez. Kasır yapılarının büyük veya küçük olma zorunluluğu yoktur. Küçüksu Kasrı, Ihlamur Kasrı, Tophane Kasrı gibi yapılar çok küçük olmasına karşın, Aynalıkavak Kasrı, Koşuyolu Adile Sultan Kasrı ve Beykoz Kasırları büyük binalardır.

  • 33
  • 46
Dersaadet’in Sayfiyeleri

Halit Ziya Uşaklıgil, Sultan Reşat döneminde sarayda yaptığı başkâtiplik anılarını yazarken, Ihlamur Kasrı'ndaki Mabeyn Köşkü'nü Dolmabahçe Sarayı'nın ufaltılarak, son hadde indirilmiş bir numunesine benzetiyor. Günümüzden yaklaşık yüz altmış yıl önce; Graziella, Göl, Şairane Düşünceler gibi kitapları romantik edebiyatın en ünlü yapıtları arasına girmiş bir edebiyatçı ve "Türk dostu" olan ünlü Fransız yazarı Lamartine, Ihlamur Vadisini şu sözlerle betimliyordu:

"Kendimizi Savoie ya da İsviçre'de bir orman parçasını ekmiş, düzenlemiş bir çiftçinin topraklarında sanabilirdik. Çakıllar üstünde akan suların şırıltısından, yapraklar arasında kuş cıvıltılarından başka ses gelmiyordu kulaklarımıza. Ne bir duvar görülüyordu ne bir adam, ne bir parmaklık ne de herhangi bir ev, bir barınak… Hele bir saraya benzer hiçbir şey yoktu."

  • 34
  • 46
Dersaadet’in Sayfiyeleri

Ünlü yazar yapı için: "Duvarları yeşilimsi bir renge boyanmış, yeri kireç ve mermer bir sıva ile örtülü, dört köşe bir salondu" der. İzleyen satırlar bu büyük salonun büyük bir ıhlamur ağacına bakan tek penceresi ve ortasındaki fıskiyeli küçük havuzu konusunda da bilgi verir. "Kocaman yemiş ağaçları bu taraçayı gölgeliyor.Beş altı ihtiyar ıhlamur, gölgeledikleri damın üstüne dallarını ve yapraklarını seriyorlardı. İncecik bir fıskiyeden suyun şırıldadığı dört köşe küçücük bir havuz, küçük evin önünde görülüyordu. Üç beş basamaklı başka bir merdiven aşağı yukarı yarım dönümlük bir sebze bahçesine iniyordu" sözleri ise, su öğesini ve doğayı ihmal etmeyen geleneksel bir yaşama biçimini tanımlamaktadır.

  • 35
  • 46
Dersaadet’in Sayfiyeleri

MASLAK KASRI

2. Abdülhamid'in 8 yıl yaşadığı Maslak Kasrı

İstanbul'da Büyükdere Caddesi'nde, İstinye ve Tarabya kavşakları arasında bulunan Maslak Kasrı, II. Mahmut döneminde inşa edilmiş ve Abdülaziz döneminde gerekli düzenlemeler yapıldıktan sonra da bugünkü halini almıştır. II. Abdülhamit Maslak Kasrı'nı av köşkü ve dinlenme yeri olarak kullanmıştır. Ayrıca Abdülhamit, V. Murat'ın tahttan indirildiğini ve yeni hükümdar olduğunu Maslak Kasrı'nda öğrenmiştir.

  • 36
  • 46
Dersaadet’in Sayfiyeleri

Kasrın bölümleri; Kasr-ı Hümayun, Mabeyn-i Hümayun, Paşalar Dairesi, Çadır Köşkü ve Limonluk'tan oluşmaktadır. Mimari açıdan diğer Osmanlı eserlerine oranla daha sade bir görünüme sahip olan köşkün farklı bölümlerinde Abdülhamit'in tuğrası yer almaktadır.

Kasr-ı Hümayun: Bu bölümde Sultan Abdülhamit'in çalışma ve yatak odası sergilenmektedir. İki kattan oluşan binanın girişinin iki tarafında sütunlar üzerine oturtulmuş balkon yer almaktadır. Odaların tavanları ise renkli kalem süslemeleriyle donatılmıştır.

Mabeyn-i Hümayun: Sultanın özel dairesi olan bu yapı, oldukça küçük ve tek katlıdır. Buradan geçerek ulaşılan limonlukta birbirinden kıymetli bitkiler, fern ağaçları, muzlar, kamelyalar bulunmaktadır.

  • 37
  • 46
Dersaadet’in Sayfiyeleri

Çadır Köşk: Kasrın dikkat çeken bölümlerinden biri olan Çadır Köşk, sekizgen bir planda inşa edilmiş ve ahşap işçiliğiyle ziyaretçileri kendisine hayran bırakıyor.

Paşalar Dairesi: Tek katlı olarak inşa edilen dairenin içinde bir de hamam bulunmaktadır.

Yapıların Şehzade Abdulhamid Efendi'nin zevkine göre şekillenmesinde İstanbul'da yaşayan Rum asıllı Mimar Vasilaki İonnidis'in(Yuvanidis) önemli etkisi olduğu söylenebilir. Sultan II. Abdulhamid'in "şehzade" ve "veliahd" statüsünde yaklaşık sekiz yıl kullandığı Maslak Kasrı yapılar topluluğu, bir şehzadenin her türlü ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde tasarlanmış, adeta küçük bir saray olarak yapılandırılmıştır. Bu dönemde yapılar Şehzade Abdulhamid Efendi'nin alışılmış saray ve sefahet ortamından uzak bir yaşam sürdüğü, çiftlik hayatı yaşadığı ve 1876 yılına kadar daimi olarak ikamet ettiği ilk şehzade yapısı olmuştur.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN