Safiyye bint Abdülmuttalib: Peygamberimizin halası ve gazaya çıkan ilk Müslüman kadın...
Peygamber Efendimizin halası olan Safiyye bint Abdülmuttalib, ilk Müslümanlardandı. Cennetle müjdelenen on kişiden biri olan oğlu Zübeyr bin Avvam ile birlikte İslam ile müşerref oldu. Eşinin ölümünün ardından çocuklarının terbiyesiyle bizzat ilgilenen Safiyye, cesur çocuklar yetiştirmeye gayret etti. Resul-i Ekrem Efendimize (sav) daima destek oldu; Medine'ye hicret etti ve çeşitli muharebelere katılarak "gazâya çıkan ilk Müslüman hanım" olarak zikredildi. Bir savaş sırasında sığındıkları eve girmeye çalışan bir Yahudi'yi öldürmesi nedeniyle de bir kâfiri öldüren ilk Müslüman kadın olarak anıldı.
Önceki Resimler için Tıklayınız
🔸 Safiyye'den çok az hadis-i şerif rivayet edilmiştir. Başta Peygamberimiz (sav) olmak üzere yeğenlerinin ve mahrem sayılan diğer yakınlarının yanında başını örtmemiştir.
🔸 Bu durum, Müslüman hanımların kimlerin yanında örtünmeyeceğini gösteren bir husus olarak değerlendirilmiştir.
🔸 Resul-i Ekrem'in (sav) halası olarak büyük saygı görmüş; torunu Abdullah bin Zübeyr'e biat söz konusu olduğunda Abdullah, "Onun ninesi Safiyye'dir" diye övülmüştür.
Buhârî, Tefsîr, 9/9
🔸 Safiyye bint Abdülmuttalib, Medine'de vefat etmiş; cenaze namazını Hz. Ömer kıldırmış ve Bakî Mezarlığına defnedilmiştir.
🔸 Safiyye'nin mükemmel denecek seviyede güzel şiirlerinin ve duygulu mersiyelerinin bulunduğu kaydedilmiştir.
🔸 Resul-i Ekrem'e (sav) methiyelerinin yanında, kardeşi Hz. Hamza'nın şehadeti ve Allah Resulü'nün (sav) vefatı nedeniyle söylediği mersiyeleri de bulunur.
🔊 Peygamber Efendimizin hayatı ile ilgili podcast dinlemek için tıklayın
🔸 Safiyye bint Abdülmuttalib, Peygamber Efendimizin (sav) vefatının ardından yazdığı mersiyesinde şu sözlere yer vermiştir:
"Ya Resulallah! Sen bizim ümidimizdin, Sen bize hep iyilik edenimizdin.
Sen, değildin hiç, haksızlık edenlerden, Sen, şefkat sahibi ve yol gösterenlerden.
Ve dahî anlatılmayan ilim deryası, Bugün ağlayanların, senin içindir feryadı.
Senin yoluna hep ecdadım feda olsun! Malım, canım, bütün varlığım feda olsun!
Ah! Şimdi aramızda sağ olsaydınız, Ne kadar mesrur olurduk kalsaydınız.
Hak teâlânın hükmü bu, ya sabır diyoruz, Bilmem ki ne yapsak, hep figan ediyoruz.
Allahın selamı, sana olsun ya Resulallah! Adn Cennetine girip kalasın ya Resulallah!"