Ramazan hakkında sıkça sorulan 20 soru
Ramazan ayı rahmet ve mağfiret ayıdır. Ramazan ayını değerli kılan nedenlerden birisi, Kur'an'ın bu ayda indirilmiş olmasıdır. Yüce Allah Kur'an'da " Ramazan ayı insanları kurtuluş yolan götüren, doğruyu yanlıştan ayıran Kur'an'ın indiği aydır diye buyurmuştur. Bu ayda yapılacak ibadetler kat kat sevabı ile mükafatlandırılır. Oruç bu ibadetlerin başında gelir. Peki, oruç tutarken nelere dikkat etmeliyiz? Hangi durumlar orucu bozar? Hangileri bozmaz? Unutarak yemek içmek orucu bozar mı? İşte Ramazan'da sıkça sorulan 20 soru...
Önceki Resimler için Tıklayınız
Toplumsal şartlar gereği ve bir anlamda köleliğin kaldırılması hedefine yönelik olarak önerilen köle âzat etme seçeneği köleliğin ortadan kalkmasıyla uygulama dışı kalmıştır.
Hanefîler, kefâret seçeneklerinde sıra gözetmenin gerekli olduğunu savundukları için öncelikle iki ay peş peşe oruç tutmayı, bu mümkün olmazsa diğer seçenek olan altmış fakiri doyurma seçeneğinin uygulanabileceğini ileri sürmüşlerdir. Mâlikîler ise, sıra gözetmeksizin herhangi bir seçeneğin yerine getirilmesini yeterli görmüşlerdir.
Akıllı, ergenlik çağına ulaşmış ve oruç tutmasına engel bir mazereti olmayan kadın ve erkek her Müslüman'ın Ramazan orucunu tutması farzdır. Ramazan ayının girmesiyle beraber Ramazan orucu tutulmalıdır. Oruç ibadetinin farz olması için kişinin sağlıklı olması ve yolcu olmaması gerekir. Ancak yolcu olan kimselere oruç farz olmamakla birlikte tutarlarsa kendileri için daha hayırlı olur.
Dinî bir terim olarak itikâf akıl sağlığı yerinde ve ergenlik çağına gelmiş bir müslümanın beş vakit namaz kılınan bir mescitte ibadet/Allah'a yakınlık elde etme niyetiyle bir süre durması demektir. İtikâfa giren kimse, camide yer, içer, uyur ve ihtiyacı olan şeyleri mümkün olduğu takdirde camide tedarik eder. Tuvalete gitmek, abdest almak ve gerekli olduğunda gusletmek gibi tabiî ihtiyaçları için ise camiden dışarı çıkabilir.
Bulunduğu camide cuma namazı kılınmıyorsa, cuma namazını kılmak üzere başka bir camiye gidebilir. Cenaze namazı için ise dışarı çıkamaz. Kendisine veya malına bir zarar geleceği korkusuna kapılması ya da zorla çıkarılması hâlinde başka bir camiye gitmek üzere içerisinde bulunduğu cami veya mescidden çıkabilir. Bu zorunlu hâllerin dışında camiden çıkarsa itikâfı bozulur (Merğînânî, el-Hidâye, II, 291-293).
Unutarak yemek içmek orucu bozmaz. Hz. Peygamber (s.a.s.),"Bir kimse oruçlu olduğunu unutarak yer, içerse orucunu tamamlasın, bozmasın. Çünkü onu, Allah yedirmiş, içirmiştir." (Buhârî, Savm, 26) buyurmuştur.
Unutarak yiyip içen kimse, oruçlu olduğunu hatırlarsa hemen ağzındakileri çıkarıp ağzını yıkamalı ve orucuna devam etmelidir. Oruçlu olduğu hatırlandıktan sonra mideye bir şey inerse, oruç bozulur (Merğînânî, el-Hidâye, II, 253-254).