Byron: Saldırıların Acısını Katlayan Fırtına
Byron olarak isimlendirilen kutup kökenli fırtına, siyonistlerin iki yılı aşkın zamandır süren saldırılarından kurtulmayı başaran binlerce Gazzelinin sığındığı çadırlara zarar verdi. Binlerce çadır su altında kalarak Gazze Şeridi'ndeki insani krizi daha da derinleşti. İşte, Byron: Saldırıların Acısını Katlayan Fırtına...
◾ "Byron" fırtınasının etkileri Arap coğrafyasının büyük bölümünde hissediliyor. İki gündür etkili olan şiddetli rüzgar ve yoğun yağışlar sıcaklığın düşüşüyle birlikte bölgeyi olumsuz etkiliyor. Bu durumun cuma gününe kadar sürmesi öngörülüyor.
◾ Gazze Şeridi'nde, çok sayıda bölge adeta göle dönerken, çadırlar, kıyafetler ve gıda malzemeleri sular altında kaldı, yüzlerce aile ısınma ve barınma imkanından yoksun şekilde zorlu koşullara maruz kaldı.
◾ İsrail saldırıları nedeniyle yerinden edilen yaralılar, kadınlar ve çocuklar, plastik kaplarla çadırlarının içindeki suyu boşaltmaya çalışırken görüntülendi. Sağanak yağış ve şiddetli rüzgar nedeniyle yüzlerce çadır çöktü, direkleri devrildi. Çocuklar, battaniyesiz ve kuru kıyafetsiz şekilde çamurlu zeminde geceyi geçirmek zorunda kaldı.
◾ Soğuk hava sertleştikçe yardım çağrıları da arttı. Aileler, yağmurdan korunmak için alternatif çadır, herhangi bir örtü ya da en azından çocuklarını ısıtabilecekleri temel malzemeler talep ediyor.
◾ Gazze Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, çadırları su altında kalan yerinden edilmiş kişilerden dün 1000'den fazla yardım çağrısı aldıklarını belirtmişti. Gazze'nin birçok bölgesinde etkili olan sağanak yağış nedeniyle binlerce çadır kullanılamaz hale geldi.
◾ Temel ihtiyaçlara erişimin son derece sınırlı olduğu mülteci kamplarında, insanların çoğu yıpranmış ve hasarlı çadırlarda barınmaya çalışıyor. Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, Eylül ayı sonunda yaptığı açıklamada, bölgede bulunan 135 bin çadırın yaklaşık yüzde 93'ünün, yani 125 bininin, artık yaşanabilir olmadığını duyurmuştu.
◾ İsrail saldırılarında bir bacağını kaybeden Filistinli Ahmed, çadırı sular altında kalınca kurtarabildiği eşyaları çıkarmaya çalışanlar arasındaydı. Ahmed, "Su çadırımıza doldu. Komşularıma beni ve çocuklarımı dışarı çıkarmaları için yalvardım." dedi. Ahmed, her yağmurda yaşadıkları sel tehdidinden ailesini koruyamadığını belirterek Arap ülkelerine, "Bize uygun bir barınak sağlayın." çağrısında bulundu.
◾ Bir başka yerinden edilen Filistinli Süleyman Yasin ise "Yağmur sularında boğuluyorduk, soğuk bizi bitkin düşürdü." diye konuştu. Yasin, "Dün gece çok şiddetliydi, ne olacağını bilmiyoruz." diyerek, eskiden kış mevsimini ekinlerini sulamak için beklediklerini ancak artık ailece su baskınları korkusuyla yaşadıklarını söyledi.
◾ Filistinli kadın Gadir ise eşi ve 6 çocuğuyla çadırları su altında kaldıktan sonra odun ve naylon parçalarıyla yaktıkları küçük bir ateşin etrafında ısınmaya çalışıyordu. Gadir, "Yağmurda tamamen sırılsıklam olduk. Şimdi çocuklarımı ısıtmaya çalışıyorum." diyerek gece boyunca çadırın etrafına kum torbaları yerleştirmeye çalıştığını ancak bunun işe yaramadığını anlattı.
◾ Kocasının hasta olduğunu ve hareket edemediğini kaydeden Gadir, savaş sırasında yaşadıkları yerinden edilmenin ardından şimdi de yağmur ve soğukla mücadele ettiklerini vurguladı. Gadir, ailesinin uygun bir barınağa, giysiye ve gıdaya acil ihtiyaç duyduğunu dile getirdi.