Osmanlı'nın şair sultanları
Osmanlı'da askerlikten sonra en rağbet edilen meslek şairlikti. Şairliğe ehemmiyet gösterenler arasında Osmanlı sultanları da bulunuyordu. Onlar bir taraftan kılıçlarıyla kaleleri fethederken, diğer taraftan kalemleriyle gönülleri fethettiler. Üstün siyasi yeteneklerinin yanında iyi bir sanatkar olan sultanların bazıları, divan oluşturacak kadar şiir yazdı. Sizler için Fatih Sultan Mehmet'ten Genç Osman'a 10 sultan şairimizi derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
📌Osmanlı'nın önemli sultanların biri olan Yavuz Sultan Selim, Farsçayı ve Arapçayı o dilde şiir yazacak kadar iyi bilirdi. Sultan Selim'in Farsça Dîvân'ı bulunur.
📌Selîmî mahlasıyla kaleme aldığı şiirlerinde Yavuz Selim Han'ın iç dünyasının zarafetini görmek mümkündür. Sultan Selim, siyasî ve askerî dehâsı yanında, ilmî ve bilhassa edebî bir hüviyeti de şahsiyetinde mezcedebilmiş birleştirmiş büyük ve kudretli bir hükümdardır. Ayrıca divan sahibi bir padişahtır.
📌Sultan Selim, Mısır'ı fethettikten sonra birçok alim ve sanatkarın yanında kütüphanelerde bulunan el yazması eserleri de İstanbul'a getirmişti.
Solakzâde Tarihi'nde Yavuz Sultan Selim'in Türkçe şiirler de yazdığına dair şu bilgiler verilmektedir: "Hayatları boyunca, Türkçe şiir söylemediğini tarihçiler kaydetmişlerdir. Amma bazılarının rivâyetine göre -aşağıdaki- beyit kendilerinden sâdır olmuştur. (...) Çaldıran sahrasında Şah İsmail ile karşılıklı saflar bağladığında, onu bozduktan sonra arkasından takip etmek istemesine yeniçeri taifesi mâni olmuş idi. İster istemez, kendilerini geri döndürmüşlerdi. Bu beyti ise orada söyledikleri sâbit olmuştur:
Cihânın gerçi nûş ettim yedi tasından geçen zehrin
Velâkin zehr-i katilden beter buldum meğer kahrin"
"Sanma şâhım - herkesi sen - sâdıkâne - yâr olur
Herkesi sen - dost mu sandın - belki ol - ağyâr olur
Sâdıkâne - belki ol - bu âlemde - dildâr olur
Yâr olur - ağyâr olur - dildâr olur - serdâr olur"
Bu kıtanın her dizesi soldan sağa veya yukarıdan aşağıya aynı biçimde okunacak şekilde düzenlenmiştir.
*Ağyâr: Düşman
*Dildâr: Sevgili
*Serdar: Önder, komutan