Arama

Edebiyat eserlerinden uyarlanan 10 çizgi roman

Birçoğumuzun vazgeçilmez yol arkadaşları olan kitaplar, bilginin en önemli kaynağı olduğu gibi hayal dünyamızı geliştiren en önemli unsurlardır. Zamana meydan okuyan ve insanların aklından çıkmayan edebiyat eserleri insanların yeni bir dünyaya doğru yelken açmasını sağlıyor. Bu edebiyat eserlerini çizimlerle anlatan çizgi romanların 19. yüzyıldan beri ilgi çektiğini biliyor muydunuz? İşte sizler için edebiyat eserlerinden uyarlanmış 10 çizgi romanı derledik.

  • 2
  • 10
ALICE HARİKALAR DİYARINDA
ALICE HARİKALAR DİYARINDA

Alice Harikalar Diyarında, yazıldığı tarihten bu yana geçen yüz elli yılı aşkın süre boyunca, edebiyatın eşsiz eserlerinden biri olma özelliğini hep korudu. Hem çocuk hem de yetişkin edebiyatında önemli bir yere sahip olan bu kitap, hayal gücü zenginliğiyle küçük okurlara büyülü bir dünya sunarken, yetişkinler için bu büyüsünü içerdiği sembollerin anlam derinliğiyle gösterdi. Adının edebiyat tarihine altın harflerle yazılmasına yol açan eserleri kadar, matematikçi ve mantıkçı kimliğiyle de tanınan Lewis Carroll'un Alice Harikalar Diyarında kurgusu, metne serpiştirilmiş bilmecelerle okuru da kitabın bir kahramanı kılar. Alice Harikalar Diyarında hem çocuklar hem de macera dolu naif çocukluğunu özleyen ve yıllara meydan okuyan bir mantık labirentinde kendine sorular sormaktan çekinmeyecek okurlar için klasikler arasında yer alıyor.
Yazar: Chauvel Collette
Çizen: Xavier Collette

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 3
  • 10
A'MÂK-I HAYAL
A’MÂK-I HAYAL

Türk edebiyatının ilk tasavvufi romanı olan Âmak -ı Hayal yazıldığı günden bu yana okuyucularının ilgisini çekmeye devam ediyor. Ahmet Hilmi'nin "Var" ile "Yok"un hikâyesi olan kitap vahdet-i vücûd görüşüyle hakikate sezgiyle, nefis terbiyesiyle ulaşabileceğini savunan felsefi bir roman.

"Bu kitabı, endişe-i hakikatle me'luf vicdanlar, mebahis-i nihaiyeyi seven insanlar zevkle okuyabilirler. Bir asırdır bu muhit ve bu millet hayli Raci'ler yetiştirdi ve daha birçokları yetişecektir.Kari'lerimize takdim ettiğimiz bu hikâyeler, acaba hikâye mi? mazhar-ı teveccüh olursa kendimizi bahtiyar sayarız, çünkü bu hikâyeye rağbet, ciddiyete izhar-ı teveccüh manâsını mutazammındır, bu ise kari'lerimizden istib'ad edilemez. Bu muhterem millette endişe-i hakikatle te'siryâb binlerce hassas yürek mevcud olduğunu yar ve ağyare isbat etmişdir."

Bu ön sözle başlayan Âmak-ı Hayal kitabı; faniliğin sorgulandığı, vahdet-i vücut anlayışını anlatan Hindistan'daki Buda'dan, Zerdüşt ile yüzleşmesine, ejderha ile savaşından, Çin'e uğrayıp Zümrüdü Anka'nın üzerinde uzayın derinliklerine yol alışına kadar varan uzun bir yolculuğuyla karşımıza çıkar.

İyi yetiştirilmiş ve inançlı bir genç olan Raci; maddi ve manevi ilimleri öğrenir, ardından pek çok kitap okur. Fakat öğrendiği bilgi yığını arasında kendini huzursuz ve şüphe içinde hissetmeye başlar. Derken bir gün, şehrin mezarlığında yaşayan Aynalı Dede'yle karşılaşır… Ve onun rehberliğinde dokuz gün boyunca hayalin derinliklerine dalan Raci, yavaş yavaş hakikate yaklaşırken dokuz farklı merhaleden geçer… Yıllar önce kaleme alındığı halde çağımızda hâlâ ilgi gören A'mâk-ı Hayal, modern yaşama rağmen ruhundaki boşluğu dolduramayan günümüz insanı için adeta bir baş ucu kitabıdır.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 4
  • 10
DÖVÜŞ KULÜBÜ
DÖVÜŞ KULÜBÜ

"Bazı hayali arkadaşlar asla çekip gitmez!"

İlk kez yayımlandığı 1996'dan beri bir yeraltı klasiği olarak anılan Dövüş Kulübü, bir anti-ütopya öyküsünü anlatıyordu. Chuck Palahniuk'un ilk romanı, tüketim kültürüne, insan tekindeki hırs ve üstünlük duygusuna, güzellik idealine ve iş dünyasına hamlesiydi. Ve işte şimdi aynı hamle, aynı gözüpeklikle, aynı karşı-ses ataklarıyla ve sonuna kadar sürdürülen bir eleştirellikle kaldığı yerden devam ediyor!

Son yılların en özgün, en sarsıcı romanları arasında sayılan Dövüş Kulübü 2 okurlarla buluşuyor, ama bu kez farklı bir biçimde. Çizgi roman olarak hazırlanan Dövüş Kulübü 2, on ayrı fasikül olarak yayımlanacak. Palahniuk, karanlık bir mizahla desteklediği güçlü ve çarpıcı üslubuyla, yaşadığımız dünyanın çirkin suretine yine ayna tutuyor. Korku ve öfkeyi, karamsarlık ve umudu bir arada veriyor.

Yazar: Cameron Stewart , Chuck Palahniuk

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 5
  • 10
DON KİŞOT
DON KİŞOT

Don Kişot'u bilirsiniz, hani şu ince-uzun, sakallı, şövalye romanları okuya okuya sonunda şövalye olmaya özenen roman karakteri. Dulcinea del Toboso'ya aşıktır, kendi gibi zayıf, çelimsiz Rocinante adlı bir atı vardır. Seyisi-yardımcısı-dostu Sanço Panza ile atışır sık sık. İşte yeldeğirmenlerine savaş açan bu aşık, yaşlı şövalye, Miguel de Cervantes Saavedra'nın yazdığı bu romanın başkahramanıdır.
Edebiyatta roman türünün başlangıcı sayılan ve birinci bölümü 1605 yılında yayımlanan İspanyol edebiyatının bu başyapıtı, yayımlandığı günden beri pek çok dile çevrildi, defalarca basıldı.
"Okur" olacak kişinin mutlaka okuyacağı kitaplar arasında yer alır Don Kişot. Bir başka deyişle Don Kişot'u okumamış kişi "okur-yazar" sayılmaz.
Yazar: Flix
Çevirmen: Ayhan Bahat

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 6
  • 10
SAVAŞ VE BARIŞ
SAVAŞ VE BARIŞ

"Güçlü kanım odur ki; bir roman yazarının, sanatının sadece şiirsel yönüne dair değil, ele aldığı konuların gerçekliği kadar, bağlamının tarihsel ve çağdaş yönüne dair de derin bir bilgiye sahip olması gerekir. Görebildiğim kadarıyla, burada [Rusya'da] sadece tek bir yazar bu konuda ustalaşmıştır, o da Kont Lev Tolstoy'dan başkası değildir."

(Dostoyevski)

Tolstoy'un olağanüstü karakter betimlemeleri, doğa tasvirleri ve gerçekçi bakışıyla zenginleşen bu dev yapıt, belirli bir zaman ve mekânın dışına çıkarak tarihin doğasını, yaşamı ve insanı mercek altına almaktadır. 160'a yakını gerçek olmak üzere yaklaşık 600 kahraman, kurgu ile gerçek arasındaki çizginin belirsizliğinde, tanıklık ettikleri döneme okurun da sokulmasına izin veriyor. Tolstoy, farklı sosyal sınıflardan ve farklı cinsiyetlerdeki bu yüzlerce karakteri başarıyla yansıtıyor, konuşturuyor ve o ustaca dokunuşuyla onları sayfalardan taşırıp belleklerimize kazıyor… Büyük yazarın savaşı anlatırken kullandığı görsel ayrıntı zenginliği, anlatıyı sinematografik bir çizgiye yaklaştırırken, okuru da –hareketli bir kamera gibi– erlerin, generallerin, subayların ve halkın arasında ustaca dolaştırıyor. Böylece, öleni, öldüreni, kaçanı, emir vereni, korkağı, cesuru, insanı ve hayvanıyla bütün bir savaş meydanını geziyor ve Tolstoy'un eşsiz kahramanlarıyla birlikte biz de o çamurlara batıp, o kurşun bizi yaraladığında; yanı başımıza bir top mermisi düşüp, uzaktan o memleket türküsünü duyduğumuzda, ölüm ve yaşamı sorguluyoruz.

Tüm zamanların en önemli edebiyat yapıtları arasında sayılan Savaş ve Barış'ın manga uyarlaması... 19. yüzyıl başlarında Napolyon savaşlarının girdabına düşen Moskova'yı sahne olarak alan büyük destan... Savaşmanın anlamını bulmakta güçlük çeken genç subay Andrey; muazzam servetine rağmen gerçek mutluluğu bulamayan Piyer; masum bir genç kız iken çekici bir kadın haline gelen Nataşa. Savaşın yıkımı Moskova'yı sarar, farklı kaderler birbirine karışır.
Yazar: Lev Nikolayeviç Tolstoy
Çizer: East Press

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN