Manisa’da 2 bin 700 yıllık mezar tescillendi

Yayınlanma Tarihi: Ağustos 14, 2017 00:00 Güncelleme Tarihi: Ağustos 14, 2017 12:53

Manisa Aigai Antik Kenti'nde iki yıldır süren "NekroPergEol Projesi" adlı uluslararası inceleme kapsamında ortaya çıkan 3 bin mezar, Türkiye, Fransa, İtalya ve Almanya’dan akademisyenler tarafından tescillendi.

Manisa’da 2 bin 700 yıllık mezar tescillendi

Manisa'nın Yunusemre ilçesindeki Aigai Antik Kenti'nde bulunan yaklaşık 3 bin mezar, uluslararası bir ekip tarafından tescillendi.

Aiol halkı tarafından Batı Anadolu'da kurulan 12 kentten biri olan ve 2014 yılından bu yana kazı çalışmaları devam eden Aigai Antik Kenti'nde son 2 yılda tespit edilen 3 bin mezar, uluslararası araştırmaya konu oldu.

Türkiye, Fransa, İtalya ve Almanya'dan akademisyen, uzman ve öğrencilerin katılımıyla başlatılan "NekroPergEol Projesi" ile her bir mezar incelenerek kayıt altına alındı.

Fransa Doğu ve Batı Arkeolojisi ve Filolojisi Kurumu yöneticisi ve Paris Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Stephane Verger, AA muhabirine yaptığı açıklamada, MÖ. 700'den MS. 300 yılına kadar olan dönemde mezarlığın aralıksız kullanıldığını tespit ettiklerini ifade etti.

"KÜLTÜREL DEĞİŞİMİ MEZARLARDAN RAHATLIKLA TAKİP EDEBİLİYORUZ"

Elde edilen bulgularla Aiol halkı tarafından Batı Anadolu'da kurulan 12 kent arasındaki ölü gömme uygulamalarını karşılaştırabildiklerini dile getiren Verger, "Bu bilgilerle antik çağ kültürü ve sosyal yapısını çözmeye çalışıyoruz. Farklı statüdeki kişileri, taşra yerleşimleri ile merkezi yerleşimler arasındaki ilişkiyi anlamaya çalışıyoruz. Mezarlık alanında ciddi bir tarama yapıyoruz. Türkiye, Fransa, İtalya ve Almanya'dan gelen arkadaşlarımızla birlikte alanda 3 bin mezar olduğunu belgeledik. Buradaki en ilginç olay bin yıllık değişimler mezarlık alanında izlenilebiliyor. Kentteki kültürel değişimi mezarlardan rahatlıkla takip edebiliyoruz." dedi.

Kenti kuran aristokratların mezarlarının daha heybetli görünürken Helenistik döneme doğru mezar yapılarının basitleşmeye başladığını tespit ettiklerini anlatan Verger, mezarların özellikle Bizans döneminde ciddi bir şekilde soyulduğuna dikkati çekti.

Verger, şöyle devam etti:

"Bizim amacımız buradaki eserleri almak değil, o dönemin dünyasını anlamaya çalışıyoruz. İnsanlar nasıl gömülmüş ve aynı mezarlıkta neden farklı mezar çeşitleri olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Sadece mezarlardan çıkan objeler değil, mezarlardan çıkan insan iskeletleri de bizim için önemli. Mezarda yatan kişinin cinsiyeti, yaşı, kaç yılında öldüğü, nasıl beslendiği, yaşayış biçimleri de önemli. Çünkü bütün bilgiler ışığında o dönemin dünyasını anlamaya çalışacağız."

ESERLER YURT DIŞINA ÇIKARILMIŞ

Aigai Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yusuf Sezgin ise buradan çıkan eserlerin dünyanın önde gelen müzelerinde sergilendiğine vurgu yaptı.

Fransızlar'ın Osmanlılar'dan aldığı izinle 1800'lü yıllarda bölgede kazı yaptığını ve çok sayıda eseri yurt dışına çıkardığını anlatan Sezgin, "Bugün buradan çıkan eserlerin bir bölümü İngiltere'deki British Müzesi ve Fransa'daki Louvre Müzesi'nde sergileniyor." dedi.

Tarihçi Heredot'un bahsettiği 12 Aiol kentinden biri olan Aigai'nin geçmişi M.Ö 8. yüzyıla kadar gidiyor. Helenistik dönemde önemli bir ticaret merkezi konumuna ulaşan kentte yapılan kazılarda surlar içinde üç katlı agora ve bu yapıyı taşıyan duvarlar, meclis binası, teras duvarlı stadyum, tiyatro ve Demeter Tapınağı gün yüzüne çıkarıldı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
>