Arama

"Yarı ölü" lakaplı Hüseyin Paşa kimdir?

Osmanlı Kaptan-ı Deryası Hüseyin Paşa, 17'nci yüzyılın ikinci yarısında deniz muharebelerindeki kahramanlıklarıyla ün saldı. Gençliğinde Venediklilerle yapılan bir savaşa katılmış, birçok yerinden çok ağır şekilde yaralanıp öldüğü sanılırken iyileşmişti. Bunun üzerine, Venediklilerin "Yarı Ölü" anlamında kullandıkları "Mezzomorto" kelimesinden bozma "Mezamorta" kelimesiyle anıldı. Hüseyin Paşa'nın başarı dolu hayatını derledik.

  • 1
  • 10
MEZEMORTA HÜSEYİN PAŞA KİMDİR?
MEZEMORTA HÜSEYİN PAŞA KİMDİR?

Hüseyin Paşa, denizciliğe çok genç yaşta leventlikle başladı. Cesur, gözünü budaktan esirgemeyen biriydi. 1674 yılından itibaren korsan olarak şöhret kazanan Mezemorta Hüseyin Ağa, zamanla Cezayir'in önemli şahsiyetleri arasına girdi. 1094'te Duquesne kumandasındaki Fransız donanmasının Cezayir'e saldırması üzerine anlaşmaya boyun eğen Cezayir Dayısı Hasan Baba tarafından amiral gemisine rehine olarak gönderildi.

Ortalığı karıştıracağından çekindiği Hüseyin Ağa'dan kurtulduğunu düşünen ve kendisi gibi barış taraftarı olan yerlilerle yeniçerilere dayanan Hasan Baba, Fransız amiralinin istediği savaş tazminatını halktan toplayamadı.

  • 2
  • 10
FRANSIZ DONANMASINA KARŞI SAVAŞTI
FRANSIZ DONANMASINA KARŞI SAVAŞTI

Bu durum karşısında Mezemorta Hüseyin Ağa, kendisinin sahile çıkarılması durumunda parayı temin edeceğine Fransız amiralini inandırdı ve limana çıktığında savaş taraftarı olan reislerle iş birliği yaparak Hasan Baba'yı öldürtüp idareyi ele aldı. Ardından Fransız donanmasına karşı savaşı yeniden başlattı ve Fransız donanması limanı terk etmek zorunda kaldı.

Böylece 1094'te Cezayir dayısı ve beylerbeyi olan Mezemorta Hüseyin Paşa, bir taraftan Fransız korsanlarına karşı kendi ticaretini korumak amacıyla denize donanma çıkarırken diğer taraftan halk arasındaki isyanları bastırmaya çalıştı.

  • 3
  • 10
NELER YAPTI?
NELER YAPTI?

1095'te İstanbul'dan donanma ile birlikte gelen kapıcıbaşı ve Fransız heyetiyle bir barış mukavelesi imzaladı. Aynı zamanda Tunus'ta görülen isyan olaylarını bastırmak için kâhyası İbrâhim Hoca kumandasında bir ordu gönderdi. İki yıl süren mücadelelerin ardından Tunus'ta sükûnet kısmen sağlandı. Bunun üzerine kendisine hitaben yazılan evâhir-i Cemâziyelâhir 1097 (Mayıs 1686) tarihli fermanda Tunus meselesinin arzu ettiği gibi çözüleceği belirtildi ve artık ordunun Cezayir'e dönmesi istendi.

Ayrıca Mora'yı işgal eden Venedik'e karşı Cezayir kalyonlarından oluşan bir donanma ile birlikte 2000 levent getirmesi ve vaktinde gelmediği takdirde işgalden sorumlu tutulacağı bildirildi. Evâil-i Rebîülevvel 1100 (Aralık 1688) tarihli bir hükümden anlaşıldığına göre bir ara yerine İsmâil Paşa'nın Cezayir beylerbeyiliğine, kendisinin de Kaptan-ı Deryaslık görevine tayini düşünülmüşse de ocak halkının ısrarı üzerine evâhir-i Rebîülâhir 1100'de eski görevinde bırakılmıştır.

Aynı zamanda Mora seferine yardımcı olmak üzere Cezayir kalyonları ve dört beş ateş gemisinden oluşan donanma ile 5-6000 kişilik ordusunu toplaması, Tunus ve Trablusgarp kalyonlarını da kendi kumandasında getirmesi emredildi.

  • 5
  • 10
KAPTAN-I DERYA OLDU
KAPTAN-I DERYA OLDU

Mezemorta Hüseyin Paşa, Zilkade 1103'te (Temmuz-Ağustos 1692) Girit'in Hanya Limanı'nı kuşatan Venedik'le savaşmak üzere Mısır'dan getirilecek 1000 askerin taşınması için İskenderiye'ye gönderildi (Silâhdar, Târih, II, 674, 679). Zilkade 1105'te (Temmuz 1694) Adalar denizine geldiği anlaşılan Venedik donanmasına beraberindeki yirmi kalyonla karşı çıkması ve tedbir alması emredildi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN