Osmanlı mezar taşlarındaki sembollerin sırları
"Her canlı ölümü tadacak" ayetinde buyrulduğu üzere ölüm, her canlı için yegane hakikattir. Medeniyetimiz asırlar boyunca ölümü ötelememiş, şehir merkezlerine kurdukları mezarlıklarla insan hakikatini her daim hatırlatma eğiliminde olmuşlardır. Nitekim Yahya Kemal'in de ifade ettiği gibi "Biz ölülerimizle yaşarız". Her gün birçoğumuzun önünden geçtiği mezarlıkların aslında farklı farklı hikayeleri, sırları ve sembolleri var. Her biri farklı zamanın şahidi olan mezar taşlarındaki bezemelerin ve simgelerin ne anlama geldiğini biliyor musunuz? Gelin, "manevi istirahat bahçeleri" mezar taşlarındaki sırlara doğru bir yolculuğa çıkalım…
Önceki Resimler için Tıklayınız
🔶 Yapı olarak birbirine benzeyen mezar taşlarındaki en büyük farklılık; kadın ve erkek mezar taşı kitabesindedir.
🔶 Erkek mezar taşı kitâbelerinde ayak şâhidesinde genel olarak başlıklar, kavuklar ve tâclar bulunur.
🔶Erkek mezar taşlarında ölünün statüsüne göre bir başlık bulunmasına karşın bazen kitâbelerinin kavuklarında çiçek motifinin işlendiği de görülür.
🔶 Erkek mezarlarının baş ucu taşları ölünün meslek grubu veya bir tarikat mensubu ise tarikatın başlığına uygun biçimde inşa edilir.
(X) Korsanlığın tarihi: Korsanlıktan yetişen Osmanlı denizcileri
🔶 Kadınların kullandığı "Hotoz" adı verilen özel başlıklar olmuştur. Bu hotoz başlıklarda hanım zerâfetini yansıtacak şekilde vazo içerisinde güller, çiçekler bulunur.
🔶Genellikle basık yarım küre şeklinde olan bu başlıklar, bazen dilimli ya da halkalı olabilmekte, bazı örneklerde ise yüzey kısmın dönemin üslûbunda desenlerle bezendiği görülür.
🔶 Boyun kısımları çoğunlukla çiçek demetleri ile bezeli olmakla birlikte, maddî gücünü yansıtmak isteyenlerin, muhtemelen sağlıklarında sahip oldukları kolye, gerdanlık gibi ziynet eşyalarını nakşettirdikleri de görülür. Onlar da kendi sosyal statülerini, bu şekilde belirtirler.