Dünyanın ilk Kızılay’ı: Hilal-i Ahmer
19'uncu yüzyıl, dünyaya savaşların damga vurduğu ve kamuoyunda büyük etkiler yarattığı bir yüzyıl oldu. Savaş alanlarındaki kanlı çarpışmalar, yaralı ve hasta askerlerin milliyet farkı gözetilmeden, yetiştirilmiş sağlık personeli tarafından tedavisi ihtiyacını doğurdu. Dünyada Kızılhaç ile başlayan bu hareketin ambleminin haç olması, katılım konusunda Osmanlı yöneticilerine rahatsızlık verdi. Bu nedenle, Osmanlı topraklarına Hilâl-i Ahmer olarak gelen kuruluş, kırmızı hilâli amblem seçerek, dünyanın ilk Kızılay'ı oldu. Kızılay'ın kuruluş öyküsünü sizlerle buluşturuyoruz.
Önceki Resimler için Tıklayınız
11 Haziran 1868 tarihinde "Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti" adıyla kurulan ve dünyanın ilk Kızılay'ı olan Cemiyet, 14 Nisan 1877'de "Osmanlı Hilâl-i Ahmer Cemiyeti" adını alarak çalışmalarına tekrar başladı.
Bu dönemde en büyük etkinliğini, Osmanlı-Rus Savaşı'nda sergiledi.
Cemiyet özellikle Plevne'de kendini gösterdi ve bölgeye gönderilen iki operatör başkanlığındaki 50 doktor ile 4000'e yakın hasta ve yaralıya destek sağladı.
Yine Hilâl-i Ahmer tarafından cephe gerisinde 9 gezici hastane, İstanbul'da 4 ilk yardım istasyonu kuruldu ve buralarda da 25 bin yaralı ve hastaya bakıldı.
Osmanlı-Rus Savaşının bitiminde İmparatorluk'ta birçok kurum kapatıldı. Hilâl-i Ahmer Cemiyeti de, 1897 yılında başlayan Osmanlı-Yunan Savaşına kadar suskun kaldı.
Savaş başlayınca Sadrazamlık emri ile göreve çağrılan Hilâl-i Ahmer, yaralı ve hasta askerlerin İstanbul'a getirilmesi için iki hastane vapuru kiraladı. Ayrıca orduya askerler için gerekli sağlık malzemesi ve kinin başta olmak üzere ilaç sağlayarak devlete yardımcı oldu.
Kızılhaç hareketinin ambleminin kuruluşunda benimsediği amblem olan kızıl haçın Hristiyanlığı sembolize etmesi, Müslümanlar arasında rahatsız edici olmuştu.
Bunun üzerine Kırımlı Aziz Bey'in bu konuda yazılarıyla giriştiği mücadele sonunda, 12 Ağustos 1876 İstanbul toplantısında Türklerin kızıl haç karşılığı olarak, beyaz üzerine kırmızı hilâli sembol olarak kullanması kararlaştırıldı.
Seçilen amblemin bütün devletlerce tanınması için Cenevre'deki Uluslararası Kızılhaç Komitesine başvuruldu. O dönem Rusya başta olmak üzere, devletler davranışlar ve haklar açısından amblemlerin birbirinden ayırt edilmemeleri kaydıyla yeni amblemi tanıdı.
Kırmızı ay sembolü, Dr. Besim Ömer Paşa tarafından Londra'dan sonra La Hey Konferansı'nda da önerildikten sonra, 10 Mayıs 1912'de toplanan 9. Washington Salib-i Ahmer Konferansı'nda resmen bütün devletler tarafından onaylandı.