'Dünyanın yarısı' İsfahan
"Nısfh-ı cihan" yani dünyanın yarısı olarak adlandırılan İsfahan, İran'ın üçüncü büyük şehridir. Türk ve İran tarihi için en önemli merkez olan kadim şehir, UNESCO Dünya Listesi'ne alınmış eserlere ev sahipliği yapıyor.
Önceki Resimler için Tıklayınız
Selçuklu devrinin en önemli yapısı İsfahan Cuma Cami'dir. Daha önce Vezir Sâhib b. Abbâd'ın yaptırmış olduğu küçük bir caminin yerinde 1080 yılında Vezir Nizâmülmülk tarafından yaptırılan tuğla yapı güzel ve büyük bir kubbeyle örtüldü. Burada görülen mihrap önünde geniş çaplı kubbe uygulaması, erken İslâm mimarisinin klasik, basit ve çok destekli camiler mimarisinde önemli bir aşama olduğu gibi Türklerin dinî yapı sanatında bir kubbe hâkimiyetine önem vermelerinin de ilk örneklerinin başında gelir.
Diğer Selçuklu yapılarından olan 1107 tarihli tuğla süsleme ve kûfî kitâbeleriyle dikkat çeken Çihilduhterân Minaresi, XVI ve XVII. yüzyıllarda son şeklini alan Mescid-i Ali yanındaki tuğla süslemeli ve kûfî kitâbeli minare (Minâre-i Ali), tuğla süslemeleriyle temâyüz eden Ziyâr Minaresi, sülüs ve kûfî kitâbeleri, tuğla ve çini süslemeleriyle dikkat çeken Sârbân Minaresi, şehrin kuzeydoğusundaki Bersiyân Mescidi, İmamzâde İsmâil Mescidi ve İmamzâde Ahmed Türbesi ile Şehristan köyündeki Râşid-Billâh Türbesi gibi eserler ilk mimari örneklerdir.
Eski adı Mescid-i Şah olan bu yapı, İmam Meydanı'nın güney ucunda bulunuyor. İmam Camii, Şah Abbas tarafından on sekiz yıllık bir çalışma sonucunda 1629'da tamamlandı. Mescidin içi, dışı İsfahan'ın sembolü haline gelen mavi çinilerle kaplı… Gecenin karanlığında yansıyan ışıklar ile estetik güzelliği doruğa ulaşıyor camiinin. İç yapıda muhteşem bir akustik var. Küçük bir ses dahi büyük bir yankı bulmakta… Bilimsel araştırmalar sonucunda, kırk dokuz çeşit yankının olduğu hesaplandı, bunlardan ancak on iki tanesi insan kulağı ile algılanabiliyor.