Denizcilerin karınlarında başlayan isyan: Potemkin Zırhlısı
Ayzenştayn'ın ikinci filmi Potemkin Zırhlısı (sessiz film 1925), tüm zamanların en etkileyici filmlerinden biri olarak sinema tarihine altın harflerle kazındı. Potemkin Zırhlısı'nın içeriği ve sinema sanatına birçok yenilik getiren biçimi öylesine kaynaşmıştı ki, sinemada yenilikleri hep güçlükle benimsemiş olan seyirciler bile bu filmde hiçbir yadırgama duymuyorlardı. Bu sadelik ve açıklık aynı zamanda Potemkin Zırhlısı'nın , aradan geçen yarım yüzyıla yakın zamana, bu arada sinema alanında meydana gelen büyük ilerleme ve gelişmelere rağmen; canlılığından, tazeliğinden, yeniliğinden hiçbir şey yitirmemesini sağlıyordu.
Giriş Tarihi: 21.12.2018
16:54
Güncelleme Tarihi: 21.12.2019
13:03
Sergey Ayzenştayn'ın tüm sinema okullarında okutulan başyapıtı Potemkin Zırhlısı , eleştirmenler tarafından tüm zamanların en iyi filmlerinden biri olarak görüldü. Film, SSCB tarafından 1905 ayaklanmasını anlatması için yönetmene sipariş edilmişti ancak Ayzenştayn , filmi yepyeni montaj teknikleri ile bir klasik haline getirdi. Filmde hiç oyuncu yoktu, yalnız gerçek kişiler yer almıştı ve yönetmenin görevi de doğru kişiler bulmaktı…
Film, 21 Aralık'ta Bolşoy tiyatrosunda gösterildiğinde büyük bir beğeniyle karşılandı hatta Lunacharsky koltuğundan fırlayarak film için: "Bizler tarihi, kültürel bir olaya tanıklık ediyoruz. Yeni bir sanat doğmuştur. Bugünden sonra geleceğin büyük sanatı olan film sanatından söz edilecektir." dedi. Film gerçekten de gösterime girdikten sonra tüm dünyada çok büyük ilgi görür. Berlin'deki "Kamera" sinemasında aralıksız bir yol gösterilir. Alman yazar Ludwig Gesck bu başarı için: "Potemkin, Almanya'da yüz elli yıl önce Goethe'nin 'Götz von Berlichen'inin yazın dünyasında yarattığı fırtınaya eş bir fırtına yaratmıştır." der. Bunda Edmund Meisel'in film için yazdığı özgün müziğin de büyük rolü vardır.
Alman film sansür kurulu "gösterilen gemilerin sayı ve biçimleri, Sovyet Donanmasının gücünü göstererek Alman İmparatorluğu için tartışma yarattığı" gerekçesini öne sürerek filmi yasaklar. Bazı sinemalardaysa film yasaklanmaz ancak, Meisel'in yaptığı müziğin çalınmasına izin verilmez. Amerika'da gösterildiğinde "New York Sun " gazetesi filmi, yılın en büyük olayı ilan eder. Chaplin , yapımın dünyadaki en iyi film olduğunu söyler.
Film, 1958 yılında yirmi beş ülkenin 117 film tarihçisi tarafından "tüm zamanların en iyi filmi" seçilir fakat filmin orijinal negatifleri Almanya'da hasar görür, bu kopyalara Ayzenştayn'ın algılamasına tamamen yabancı olan bir ses versiyonu yapılır.
SESSİZ FİLM, POTEMKİN ZIRHLISI
Ayzenştayn'ın ikinci filmi Potemkin Zırhlısı (sessiz film 1925), tüm zamanların en etkileyici filmlerinden biri olarak sinema tarihine altın harflerle kazındı. Film, 1905 devriminin 20'nci yıldönümü için yapılmıştı. 1925 yılında çekildi. Potemkin'de bahsettiği coşturuculuk yapısındaki dolaysız yöntemi "Odessa Merdivenleri" ayrımıyla gösterdi. Ayrıca kafasını kaldırıp, uyanan aslan, uyanışa geçen halkı temsil ediyordu. Potemkin Zırhlısı'nda kullanılan simgesellik, tamamen gerçekçi anlatımı destekler niteliktedir. Eisenstein; Potemkin Zırhlısı'nı adeta problem gibi çözerek, oluşturmuş, her detayı anlamlandırıp, alt yapısını da ona göre kurmuştur.
Film, 1905 Bolşevik İhtilalini anlatması için devlet tarafından sipariş edilmiş olmasına rağmen, Ayzenştayn filmi yepyeni montaj teknikleri, estetik anlatımı ve etki yöntemleriyle basit bir propaganda filmi olmanın çok ötesinde bir klasik haline getirdi.
Halkın ordu tarafından katledildiği Odessa kırları sahnesi , o zamanki seyircileri, içerdiği vahşet kadar güçlü tekniğiyle de afallattı. Bu sekans-1905'te Çar'a karşı yapılan ve başarısız olan denizci ayaklanması sırasındaki hayali bir an-film tarihinin en ünlü sahnelerinden biri oldu. Filminde herhangi bir karakterin öne çıkmasına izin vermeyen Ayzenştayn, perdeye çoğunlukla amatör oyuncuların canlandırdığı, kolayca fark edilebilen karakterleri yansıtmıştı. Bunların arasında oğlunu vurdukları için askerleri paylayan bir anne, bebek arabasını merdivenlerden iten genç bir kadın ve korku dolu, kanlı yüzüyle yaşlı bir kadın vardı.
Potemkin Zırhlısı , , her çeşit seyircinin kolaylıkla anlayabileceği sadelikteydi. Bu da her şeyden önce Ayzenştayn'ın söylemek istediğini en kestirme ve en etkili yoldan ortaya koymasından ileri geliyordu. Potemkin Zırhlısı'nın içeriği ve sinema sanatına birçok yenilik getiren biçimi öylesine kaynaşmıştı ki sinemada yenilikleri hep güçlükle benimsemiş olan seyirciler bile bu filmde hiçbir yadırgama duymuyorlardı. Bu sadelik ve açıklık ayni zamanda Potemkin Zırhlısı'nın, aradan geçen yarım yüzyıla yakın zamana, bu arada sinema alanında meydana gelen büyük ilerleme ve gelişmelere rağmen; canlılığından, tazeliğinden, yeniliğinden hiçbir şey yitirmemesini sağlıyordu.
Ayzenştayn filmi beş perdelik trajedi gibi düşünmüştü. I) İnsanlar ve kurtlar II) Arka güvertedeki facia III) Kan "intikam" diye bağırıyor IV) Odessa merdivenleri V)Filonun arkasından geçiş. . Ayzenştayn ayrıca dramatik bütünlüğü sağlamak için gerçek olaydan ana çizgileriyle ayrılmamış ama ayrıntılarıyla daha serbest kalmıştı. Örneğin merdivenlerdeki kıyım gerçekte başka türlü olmuştu.