Beni Kureyza Gazvesi hakkında bilgiler

Hendek Savaşı, Medine'de Müslümanların son kez saldırıya uğradığı savaştı. Bu savaştan sonra Allah'ın Resulü artık onların Müslümanlara saldıramayacaklarını söyledi. Müslümanlar bu savaşta taraftan kuşatıldı. Medine'de anlaşmalı oldukları Beni Kureyza kabilesinin Mekkeli müşriklerle iş birliği yapması sonucu Medine'deki Müslümanlar çok büyük tehlike geçirdi. Hendek Savaşı, müşriklerin geri çekilmesiyle sonuçlanınca, Hz. Muhammed (sav) ashabıyla Medine'ye geri döndü. Eve geldiğinde Allah, O'na Cebrail vasıtasıyla Beni Kureyza yurduna hareket etmesini emretti. Hz. Aişe, rivayet ettiği hadiste bu olayı şöyle anlatıyor: - 'Peygamber (sav) Hendek'ten dönünce silahını bıraktı. Yıkandı. Sonra da Cebrail ona gelip şöyle dedi: 'Silahı bıraktın mı? Vallahi biz silahı bırakmadık. Sen şimdi Beni Kureyza'nın yurduna doğru git. ' (Buhari) Hendek Savaşı kaç yılında oldu? Hendek Savaşı'nı kim kazandı? Allah'ın Resulü (sav) aldığı vahiy doğrultusunda ashabına şöyle emretti: - 'İkindi namazını Kureyza oğullarının yurdunda kılın.' Sahabeler, Hendek Savaşı'nın yorgunluğuyla Beni Kureyza yurduna gitmek için yola çıkmak için hazırlık yapmaya başladı. Allah'ın Resulü Yahudilerin kalesine yaklaşınca Hz. Ali peygamberi uzaklaştırmak istedi. Çünkü yahudiler peygambere ve hanımlarına hakaret ediyordu. Resulullah (sav) Hz. Ali'ye - 'Niçin geri dönmemi istiyorsun?'dedi. Hz. Ali (r.a.) sebebini saklayınca, Allah'ın Resulü (sav): - ' Öyle sanıyorum ki, onların benim hakkımda kötü sözler söylediklerini duydun. Haydi bakalım yoluna devam et. Allah'ın düşmanları eğer beni görürlerse senin duyduğun o kötü sözleri bana karşı söyleyemeyeceklerdir.' Kur'an-ı Kerim'de Yahudilerin özellikleri Allah'ın Resulü (sav) ikindi namazının Beni Kureyza yurdunda kılınmasını emredince sahabeler kendi arasında bu konuda tartıştı. İkindi namazının vakti çıkmak üzereydi. Bu konuda kararsız kaldılar. Sahabeden bazıları Allah'ın Resulü'nün emri gereği namazın geciktirilmesi gerektiği görüşünü ortaya koyarken bazıları da namazı şimdi kılmak için men edilmediklerini hemen kılınması gerektiği görüşünü ortaya koydu. Müslümanlardan bazıları namazı yolda kıldı. Bir kısım Müslüman ise Beni Kureyza yurdunda kıldı. Ashab, Allah'ın Resulü'nün yanına gelince yaşadıkları bu sorunu anlattı. Peygamber (sav) iki tarafa da kınayıcı bir şey söylemedi. İbn-i Kayyım El Cevziyye'den hikmetli sözler İslam ordusu Beni Kureyza kabilesini kalelerinde kuşatma altına aldı. Yahudiler kuşatma altında çok zor durumda kaldı. Beni Kureyza lideri Ka'b bin Esed Yahudilere şöyle seslendi: - 'Ey Yahudi topluluğu! Gördüğünüz bu şeyler başımıza gelmiştir. Ben size üç şey teklif ediyorum, hangisini dilerseniz onu yapın.' - 'Nedir o tekliflerin?' diye sordu Yahudi topluluğu. Bunun üzerine Ka'b bin Esed şöyle dedi: - 'Ya Muhammed'e tabi olur ve onu tasdik ederiz. Andolsun ki, sizin için artık, onun Allah katından gönderilmiş bir peygamber olduğu kesinlikle ortaya çıktı. Elbette ki O, kitabımızda bahsedilen bir kimsedir. Bu durumda kanlarınızı, mallarınızı, çocuklarınızı ve kadınlarınızı emniyete almış olursunuz.' Bunun üzerine Yahudiler ona şöyle cevap verdi: - 'Tevrat'ın hükmünden asla ayrılmayız ve başka bir şey ile bu hükmü değiştirmeyiz.' Yemame Savaşı nedir? Yemame Savaşı'nın önemi ve sonuçları Yahudiler Müslüman olmayı reddedince Ka'b bin Esed kabilesine başka bir teklif yaptı ve şöyle dedi: - 'Madem bu teklifi kabul etmiyorsunuz, öyleyse gelin çocuklarımızı ve kadınlarımızı öldürelim. Sonra Muhammed ile ashabına karşı kılıçlarımızla çekip savaşalım. Arkamızda bir ağırlık bırakmayalım Allah, Muhammed ile bizim aramızda hükmünü verinceye kadar. Eğer ölürsek arkamızda üzerine korkacağımız bir nesil bırakmamış olarak ölürüz. Eğer galip olursak andolsun ki, yeniden kadınlar ve çocuklar ediniriz.' Yahudi topluluğu liderlerine şöyle cevap verdi: - 'Bu mazlumları ve miskinleri mi öldüreceğiz? Bunları öldürdükten sonra yaşamanın ne tadı kalır. Hayrın ne hayrı kalır?' Bu teklifi de kabul edilmeyince Ka'b bin Esed son teklifinde şöyle dedi: - 'Eğer bu teklifi de kabul etmiyorsanız, bakın bu gece cumartesi gecesidir. Ümit ederim ki, bu gece Muhammed ve ashabı bizden emindirler, ininiz, belki Muhammed ve ashabını baskına uğratarak amacımıza kavuşuruz. Yahudi topluluğu bu kez şöyle cevap verdi: - 'Cumartesi ayinimizi bozacağız, bu gece bir düzen mi kuracağız? Oysa ki bizden herhangi bir kimsenin böyle bir şey yaptığı takdirde mutlaka hayvana dönüştüğünü, musibete uğradığını bilirsin. Senin de başına böyle bir musibetin gelmesinden korkuyoruz.' Bu cevaptan sonra Ka'b bin Esed, onlara kızdı ve şöyle dedi: - 'Sizden hiçbir kimse, anası onu doğurduğundan beri işini bilen ve sağlam çalışan olmamıştır.' Kendileri için bir çıkar yol bulamayan Yahudiler, müttefikleri olan ensar topluluğundan yardım istediler. İlk elçi olarak ensardan Ebu Lubabe (r.a.) Yahudilere elçi olarak gitti. Onlar kendileri hakkında hükmün ne olduğunu öğrenmek için Ebu Lübabe'ye sorular sormaya başladı. O da yanlışlıkla Allah'ın Resulü'nün niyetini onlara belli etti. Bunun üzerine çok büyük hata yaptığını düşünüp, Medine'ye döndü ve kendisini Mescid-i Nebevi'ye bağladı. Sonra kendi kendine şöyle yemin etti: - 'Allah, benim işlediğim suçtan ötürü tevbemi kabul edinceye kadar buradan ayrılmayacağım.' Allah'a da şu sözü verdi: - 'Asla Beni Kureyza yurduna adım atmayacağım. Allah'a ve Resûlü'ne hıyanet ettiğim bir beldede ebediyyen görünmeyeceğim.' Kuran-ı Kerim'den Tevbe sûresindeki bu ayetler Ebu Lübabe hakkında indi: Diğerleri de suçlarını itiraf ettiler. Onlar iyi işi, kötü ile karıştırmışlardı. Allah'ın, onların tevbesini kabul etmesi umulur, çünkü O bağışlayandır, merhamet edendir. (et-Tevbe, 102) Yahudiler kuşatmaya artık dayanamayacaklarını anladı. Allah'ın Resulü'ne teslim olmayı kabul etti. Fakat kendileri hakkında hüküm vermesi için Sa'd bin Muaz'ın gelmesini istediler. Beni Kureyza kabilesi, Sad bin Muaz'ın kabilesinin tahakkümü altındaydı. Yahudilerin bu isteği üzerine Allah'ın Resulü ensardan Evs kabilesine seslendi: - 'Ey Evs topluluğu! Onların hakkında sizden bir adamın hüküm vermesini ister misiniz?' - Onlar da 'Evet isteriz.' dediler. Allah'ın Resulü. - 'O Sa'd bin Muaz'dır.' buyurdu. Allah'ın Resulü daha Sa'd bin Muaz'ın getirilmesini emretti. Onun Müslüman oluşu dönüm noktasıydı: Sa'd bin Muaz Sa'd bin Muaz Hendek Savaşı'nda koluna aldığı bir ok darbesiyle yaralandı. Kolundaki damarı parçalandığı için çok kan kaybediyordu. Allah'ın Resulü onu tedavi etmesi için Medine'de Rufeyde isimli bir kadının yanına gönderdi. Allah'ın Resulü Sa'd bin Muaz'ı çağırınca kabilesi onu yaralı olduğu için deriden yapılmış bir minderle bineğine bindirdiler. Kabilesi yolda giderken ısrarla Beni Kureyza hakkında iyilikle muamele etmesini telkin ediyordu. Sa'd en sonunda dayanamayarak şöyle dedi: - 'Şimdi Sa'd için öyle bir an gelmiştir ki o, Allah yolunda bir iş yapınca kınayanların kınaması onun umurunda olmayacaktır.' Sa'd bin Muaz gelince Allah'ın Resulü ona Beni Kureyza hakkında hüküm vermesini emretti. Bunun üzerine Sa'd bin Muaz şöyle hüküm verdi: 'Erkekleri öldürülsün. kadınları ve çocukları esir alınsın.' Allah'ın Resulü Sa'd bin Muaz'a: -'Allah'ın hükmü ile hüküm verdin.' dedi. Yahudilerden sadece üç kişi müslüman oldu. Diğerleri Sa'd bin Muaz'ın hükmünü istedi. O gün Beni Kureyza'nın antlaşmasını bozmasını sağlayan Huyey bin Ahtab, Allah'ın Resulüne şöyle diyordu: - 'Allah'a yemin ederim ki, sana düşman olduğumdan ötürü kendimi kınamıyorum. Ama Allah'ın dinine yardım etmeyen kimseye de yardım edilmez!' 'Allah inkar edenleri kinleri ile geri çevirdi, bir hayra ulaşamadılar, savaşta Allah'ın yardımı inananlara yetti. Allah kuvvetli olandır, güçlü olandır.' 'Allah kitap ehlinden kafirleri destekleyenleri kalelerinden indirmiş, kalplerine korku salmış, onlardan kimini öldürüyor, kimini esir alıyordunuz.' 'Yerlerini yurtlarını mallarını henüz ayağınızı dahi basmadığınız yerleri Allah size miras olarak verdi. Allah her şeye kadir olandır.' (Ahzab Suresi 25-27) Hz. İbrahim'in Tevhid Mücadelesi adlı podcastimizi dinlemek için tıklayınız

Beni Kureyza Gazvesi hakkında bilgiler

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER MAKALELER

Kul Hakkına Saldırı - 4: Zulüm ve şiddet

Mehmet Akif Ersoy'un ahlak anlayışının temelleri

Şeb-i Arus bu kadar güzel anlatılabilir

Zemzem suyunun tarihi ve hikayesi

FİKRİYAT GÜNDEM

İngiliz Aktivist Ruth Herbert, Filistin İçin Yürüdü: "İnsanlığımız Filistin ile Sınanıyor"

Semender nesiller

Tarihimizde unutulmayan uçak kazaları

Jew York tarihe karışıyor