10 sure ve faziletleri
Kur'ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabı, bir zırhı bir kalkanıdır ve insan hayatını muhafaza eder, korur. En büyük öğretmenimiz olan Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) bize Kur'ân'ı bir öğüt ve bir müjde olarak vermiş, onu okumayı, içindekilerle amel etmeyi emretmiştir. Kötülükten korunmak, hayra yönelmek için Allah-u Teala kulları için bazı ayetlerini müjdelemiştir. Bunların içinden 10 sureyi ve faziletini sizler için derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
◽ Fatiha Suresi
Fatiha suresi, Mekke döneminde nazil olmuş ve yedi ayettir. Kur'an-ı Kerim'in ilk suresi olduğundan dolayı "başlangıç" anlamında "Fâtiha" adını almıştır.
Fatiha suresi ayrıca, "Ümmü'1-Kitab" (Kitab'ın özü) "es-Seb'ul-Mesânî" (Tekrarlanan yedi âyet) , "el-Esâs","el-Vâfiye", "el-Kâfiye", "el-Kenz", "eş-Şifâ", "eş-Şükr" ve "es-Salât" gibi başka isimlerle de anılmaktadır.
Fatiha, aynı zamanda baştan başa eşsiz güzellikte bir dua, bir yakarış ve bir nidadır.
Fatiha Suresi Ayet Tefsiri
◽ Kevser Suresi
Mekke döneminde Âdiyât Sûresi'nden sonra inmiştir. Medine'de indiğini söyleyen alimler varsa da surenin muhtevası ve üslubu bu ihtimalin zayıf olduğunu göstermektedir.
Sure adını ilk ayette geçen kevser kelimesinden almaktadır. Nahr Suresi adıyla da bilinir. Üç âyetten ibaret olup Kur'an-ı Kerim'in en kısa suresi olarak yer alır.
Kevser suresi, hasımların kinini engeller.
Kevser Suresi 1–3. Ayet Tefsiri
Kevser kelimesi "çokluk" mânasına gelen "kesret" kökünden türemiş olup çok değerli ve çok önemli şeyleri ifade eder. Tefsirlerde kevser, "çok hayır, Kur'ân-ı Kerîm, Kur'an'la ilgili ilimler ve mümine dinî hayatında tanınan kolaylıklar, peygamberlik, makam-ı mahmûd (bk. İsrâ 17/79), cennetteki bir nehir veya havuz, Hz. Peygamber'in nesli, ashabının ve ümmetinin çokluğu, duasının kabul olması, şanının yüceliği, başkasını kendine tercih etme, kalbin nuru, şefaat, mûcizeler, kelime-i tevhid, din konusundaki bilgi, beş vakit namaz, İslâm dini" gibi çeşitli anlamlarda yorumlanmıştır.
Kevser Suresini okumak için tıklayın
◽ Nas Suresi
Nas suresi Mekke'de inmiştir ve 6 ayetten meydana gelmektedir. Kur'ân-ı Kerim Nas suresi ile sona ermektedir. Nas suresi adını, 4. ayet hariç, ayetlerinin sonlarında tekrarlanan ve "insanlar" anlamına gelen nas kelimesinden alır.
Mushaf tertibine yani sırasına göre 114, nüzul sırasına göre 21. suredir.
Nas suresi, vesveseyi engeller. Büyü ve nazardan korunmak için çokça okunmaktadır.
Nâs Suresi Ayet Tefsiri
Allah Teâlâ insanları yaratıp maddî ve mânevî nimetleriyle hem bedenen hem de ruhen beslediği, yetiştirdiği, eğittiği için kendi zâtını rab ismiyle anmıştır. Râgıb el-İsfahânî, "mâlik ve hâkim" diye çevirdiğimiz 2. âyetteki melik kelimesini özetle şöyle açıklar: Melik, emîr ve yasaklarla insan topluluğunu yöneten kişidir. Bu kelime özellikle akıllı varlıkları yöneten için kullanılır; meselâ "insanların meliki" denir, "eşyanın meliki" denmezNâs Suresi 1–6. Ayet Tefsiri Allah Teâlâ insanları yaratıp maddî ve mânevî nimetleriyle hem bedenen hem de ruhen beslediği, yetiştirdiği, eğittiği için kendi zâtını rab ismiyle anmıştır. Râgıb el-İsfahânî, "mâlik ve hâkim" diye çevirdiğimiz 2. âyetteki melik kelimesini özetle şöyle açıklar: Melik, emîr ve yasaklarla insan topluluğunu yöneten kişidir. Bu kelime özellikle akıllı varlıkları yöneten için kullanılır; meselâ "insanların meliki" denir, "eşyanın meliki" denmez.
◽ Vakıa Suresi
Vakıa Suresi Mekke'de nâzil olmuş ve 96 ayettir. Vakıa adını, kıyametin isimlerinden biri olan "hâdise, olay" gibi anlamlarına gelen birinci ayetteki vakıa sözcüğünden alır.
Mushaftaki sıralamada 56, Kur'an'ın iniş sırasına göre 46. suredir.
Vakıa suresi, fakirliği engeller, kulun malını bereketlendirir.
Kıyamet sahneleriyle ilgili çarpıcı bir tasvire yer verildikten sonra, âhirette insanların üç gruba ayrılacakları belirtilmektedir. Bu gruplardan ilki, 8. âyette "ashâbü'l-meymene", 27, 38, 90 ve 91. âyetlerde "ashâbü'l-yemîn" olarak adlandırılmış olup, Kur'an'daki başka açıklamalardan anlaşıldığına göre bu, "amel defteri sağ tarafından verilenler" demektir (bk. İsrâ 17/71; Hâkka 69/19; İnşikåk 84/7). İkinci grup 9. âyette "ashâbü'l-meş'eme" ve 41. âyette "ashâbü'ş-şimâl" olarak adlandırılmış, ayrıca 51 ve 92. âyetlerde "yoldan sapmış inkârcılar" diye anılmıştır.
◽ Kafirun Suresi
Kafirun suresi, Kur'an-ı Kerim'in nuzül sıralamasında Kevser suresinden sonra Nasr suresinden önce gelmektedir. Kafirun suresi, adını ilk ayetinde geçmekte olan inkarcılar anlamına gelen Kafirun suresinden alır.
Kafirun suresinde; iman ile şirkin bir arada bulunamayacağını, inancın şirkten uzak tutulması gerektiği kesin bir üslup ile ifade edilmektedir.
Kafirun suresi, ölüm anında küfür halinden korur.
Tevhid ilkesinin sembolü olarak Mekke döneminin ilk yıllarında inen bu sûrede Mekkeli müşriklerin şahsında bütün putperestlere ilân edilmek üzere iman ile şirkin ayrı şeyler olduğu, bu iki inanç sistemi arasında bir benzerlik bulunmadığı, dolayısıyla ikisinin birlikte bulunmasının, iki inanç arasında bir uzlaşmaya gidilmesinin mümkün olmadığı kesin olarak ifade edilmiştir.