On yedinci yüzyıl biliminin İstanbul'daki temel kitabı: El-Fevaidü'l-Hakkaniyye
Şirvani'nin büyük emeği El-Fevaidu'l-Hakaniyye, on yedinci yüzyılda İstanbul'da dönemin bilim ve düşünce hayatını yansıtan telif bir eser olması bakımından önemlidir. El-Fevaidü'l-Hakkaniyye, 2019 Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Yılı Armağanı olarak ilk defa tahkik edilen Arapça metni ve çevirisi ile birlikte yayımlandı. Sizler için bilim dünyasının bu nadide eserini inceledik.
El-Fevaidu'l-Hakaniyye, on yedinci yüzyılda İstanbul'da dönemin bilim ve düşünce hayatını yansıtan telif bir eser olması bakımından önem taşır. Şirvanî ilimleri tarif ettikten sonra o ilimde önemli gördüğü konuları meseleler halinde inceler. Meseleleri sadece ilgili literatürden nakillerle ele almaz, önemli ölçüde konunun kendi açısından incelemesini de yapar. Eserinde ele aldığı ilimler ve meseleler dikkate alındığında tahkik ehli bir âlim olduğu kolaylıkla tahmin edilebilir.
Bu eserden ilahiyat, Arap edebiyatı, düşünce tarihi, bilim tarihi alanında çalışan araştırmacıların istifade edebileceği söylenebilir. Zira hemen her bilim dalına ait önemli denilebilecek meseleler ortaya konmuş ve incelemesi yapılmıştır. Bu itibarla tarih biliminin herhangi bir alanında araştırma yapan biri, on yedinci yüzyıldaki bilgi birikimini bu eserden hareketle ortaya koyabilir.
Nitekim onun İstanbul'a geldiği tarihlerde yaptığı ilmî sohbetlerde hazır bulunan Kadızade Rumî Efendi, daha önceden değişik ilimlerden hazırladığı otuz kadar soruyu sormuş; o da herhangi bir kitaba başvurmadan hemen cevaplamıştır. Kadızade ve orada bulunanlar, Şirvanî'nin telaşa kapılmadan doyurucu cevaplar vermesini takdirle karşılamışlardır. Bu olay, Şirvanî'nin ilimler hakkındaki dirayetini ortaya koymaktadır. Bununla beraber eser de aynı durumu gözler önüne serer.
Müellif nüshası olma ihtimali kuvvetli olan bir eser doksan iki varak olarak Süleymaniye Kütüphanesi Amcazade 321 numarada kayıtlıdır. Aynı ciltte el-Fevaid ile birlikte Nebzetun minel-Hakaik bulunur. El-Fevaid'in tamamlandığı kayıt yerinde müsveddenin Çarşamba günü 8 Safer 1023 hicride (20 Mart 1614) bittiği kaydı vardır. Bir yaprak sonra diğer eser başlamakta ve onun bitiminde de "müellifi Muhammed Emin İbn Sadr Şirvanî'nin eliyle tamamlandı" ibaresi bulunmaktadır.