Arama

Prof. Dr. Atilla Arkan
Aralık 17, 2018
Yükseköğretimin dönüşümü: Yeni nesil üniversiteler

Yapay zeka, makine öğrenmesi, nesnelerin interneti, bulut teknolojileri, kuantum işlemciler, 3D yazıcılar gibi temel alanların öne çıktığı bilgi ve iletişim teknolojileri hayatın akışını derinden etkiliyor. İnsanın kapasitesi ve ulaşabildiği kitle hızlı bir şekilde artmaktadır. Üretim süreçleri klasik sanayi toplumundan çok farklılaşmaktadır. Bilgiye dayalı üretim boyutları ise çok daha fazla ekonomik değer üretmektedir. Tüm bu gelişmeler ise üniversiteyi hem öne çıkarmakta hem de ondan değişimler talep etmektedir. Üniversitelerin var olan bilgiyi eğitim yoluyla transfer etmeleri artık yeterli değildir. Artık yeni üniversite yaklaşımında araştırma, patent, ürünün ticarileşmesi ve markalaşması döngüsünü başarabilmek veya buna aktif katkı verebilmek öne çıkmaktadır. Üniversitelerin yerel kalkınmada liderlik rolleri bundan dolayı öne çıkmaktadır.

Eğitim boyutunda ise öğrencilere 21'inci yüzyıl becerilerini aktarabilmek öne çıkmaktadır. Yenilikçi düşünebilmek, araştırma, yaratıcılık, tasarım, kompleks problemleri çözebilme, eleştirel düşünebilme zihinsel becerilerden öne çıkanlardır. Ekip çalışması yapabilme, kendine ve başkalarına saygı, empati kurabilme ise sosyal becerilerde öne çıkmaktadır. Son olarak ise sözlü, yazılı, dijital ortamları kullanarak iletişim becerileri vardır.

Tüm bunlar üniversitelerin köklü bir şekilde dönüşümünü talep etmektedir.

Bu dönüşümün ana başlıkları şu şekilde sunulabilir:

  1. Etkin eğitim, araştırma ve yerel kalkınma liderliği: Üniversite yönetimi yani rektörlük artık idari ve mali yönetimin çok ötesine geçmiştir. Değişim ve dönüşümü yönetebilmek dünyada ve Türkiye'de rektörlerin birinci görevi haline gelmiştir. Rektörler eğitim, araştırma ve yerel kalkınma çalışmalarında inisiyatif almak, girişimci olmak, öncülük etmek, ilgili taraflarla katılımcı ve üretken bir şekilde iletişime geçebilmek durumundadır. Araştırma boyutunda ise döngü araştırma, patent, ürünün ticarileşmesi ve markalaşması şeklinde özetlenebilir. Bu döngü yerel kalkınma perspektifiyle beraber artık üniversitelerin sorumluluğu altına girmektedir.
  2. Kendi gerçekliğine uygun stratejik hedef koyabilmek ve bunları objektif olarak ölçebilmek: Üniversite kalite ve bilgi düzeyi bakımından evrensel bilgiyi hedefler. Fakat her bir üniversite farklı sosyo-ekonomik çevrede faaliyet gösterir. Coğrafi, mali, insani kaynakları, birikimleri çok çeşitlidir. Tüm bunları analiz edip gerçekçi ulaşılabilir hedefler koyabilmeli ve insani ve mali kaynaklarını buna yönlendirebilmelidir. Hedefleri koyduktan sonra bilgi teknolojilerinden de istifade ederek ölçüm mekanizmalarının inşası gerekmektedir.
  3. Hedeflere uygun özgün yaklaşım ve uygulamalar geliştirebilmek: Yerel şartların farklılığı çözümlerin yerelliğini öne çıkarabilmektedir. Liderliğin kalitesi yerel kısıtlılık ve imkanlarda yenilikçi özgün çözüm ve uygulamalar geliştirebilmekte kendisini göstermektedir.
  4. Açık şeffaf online veri ve bilgi sistemleri: Yeni nesil üniversiteler bilgi üretimi, yayılımı, araştırma, eğitim ve iletişim platformları bakımından bu tür sistemler kurmakta ve ihtiyaçları doğrultusunda sürekli geliştirmektedirler. Bilgi sistemleri, etkin karar alma ve yönetim süreçlerinde artık bir kalite standardı haline gelmektedir.
  5. Eğitim-Öğretim faaliyetlerinin 21. Yüzyıl becerileriyle ilişkisinin güçlendirilmesi: Türkiye ölçeğinde tüm eğitim öğretim faaliyetlerinin sadeleştirilmesi gerekmektedir. Diğer yandan ise eğitim-öğretim programlarının ve müfredatların belli aralıklarla revizyonu ihtiyacı vardır. Revizyon çalışmalarında mühendislik, eğitim, tıp, eczacılık gibi uygulamalı bölümlerde sanayi ve sektörle ilişkiler çok daha öne çıkmaktadır. Türkiye'de örgün öğretimde artık % 15-25 kontenjanların boş kaldığı zaman diliminde ikinci öğretim konusu eğitimin kalitesi perspektifinden tekrar değerlendirilebilir. Uzaktan Öğretim ise lise mezunu gençler için değil bir bölüm bitirmiş kişilere mesleki gelişim imkanı olarak sunulabilir. Üniversitelerin ayrıca eğitim ve öğretimde kaliteyi arttıran ve yenilikçi uygulamalar yapan öğretim üyelerini takdir ve teşvik eden mekanizmalar kurabilir. Öğrenci merkezli eğitim, etkinlik temelli eğitim, ekip çalışmasına dayanan grup ödevleri, beceri gelişimini destekleyen uygulamalı eğitimler, ilgili yazılımların kullanımını teşvik eden ödevler, veri tabanlarının kullanımı öne çıkmaktadır. Eğitim sürecindeki aktif danışmanlık hizmetleri, kariyer danışmanlığı, girişimcilik etkinlikleri, öğrencilere liderlik ve ekip çalışma becerilerini kazandıran kulüp çalışmaları, mezunlar ağının inşası, mezuniyet sonrası etkileşim ile destek, mezunların da üniversite yönetimine katabilmek diğer öne çıkan hususlardır.
  6. Yenilikçi mali kaynak oluşturabilme: Özellikle Türkiye gibi ülkelerde bu husus çok daha önemli olmaktadır. Çünkü kamu devlet üniversitelerini büyük ölçüde finanse etmektedir. Bu ise kısıtlılık oluşturmakta, girişimciliği, liderliği ve yenilikçiliği zayıflatmaktadır. Sadece paranın harcanmasına odaklaşan yönetim tarzını destekleyebilmektedir. Yenilikçi kaynak oluşturabilen üniversiteler fark oluşturabilecektir.
  7. Uluslararasılaşma: Evrensel bilginin aktarımı, mali kaynak oluşturabilme, öğretim üyelerinin kendilerini geliştirmesi, dünyada yetişmiş insan kaynağından istifade, öğrencilerin becerilerini geliştirme gibi bir çok bakımdan önemlidir. Yönetim, araştırmaların geliştirilip odaklaşması ve eğitim boyutlarında takip edilmesi gereken bir hedeftir. Ülkeler öğrenci, öğretim üyesi değişimi ve uluslararası ortak projeler gibi üniversitelerinin uluslararasılaşma faaliyetleriyle "yumuşak güç" oluşturmaktadır.
  8. İletişim ve ilişki ağlarının yönetimi: Öğretim üyeleri, birimler arasında etkin ve verimli ilişki ağları ve mekanizmalarının inşası öne çıkmaktadır. Fakat bu da yeterli değildir. Bunun dışında sanayi, yerel yönetimler, yerel aktörler ve uluslararası kurumlarla da ilişki geliştirilmesi ve buna yönelik yenilikçi mekanizmaların kurulabilmesi öne çıkmaktadır. Bu ilişki ve mekanizma gelişiminin kişilere bağlı olmayıp kurumsallaşabilmesi ve sürdürülebilir olması önemlidir. Üniversitenin tanıtılması ve markalaşması da bunun bir parçasıdır. Yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde iletişim ve tanıtım faaliyetleri yeni üniversitelerin önemli bir özelliğidir.
  9. Öğrencileri üniversite yönetimine katan mekanizmaların kurulması: Öğrencilerin kalite yönetim ve karar süreçlerinde temsil edilmeleri ve aktif katılımı öne çıkmaktadır. Sıhhatli karar alımı ve zamanın değişiminden dolayı öğrenci ihtiyaçlarının değişiminin en hızlı bir şekilde tespit edilebilmesi bakımından bu önemlidir. Ayrıca öğrenciler katılımcı bir yönetim modelini yaşayarak öğrenmektedirler.
  10. Dörtlü yabancı dil becerileri: Yeni nesil üniversitelerin temel vizyonlarının bir parçası çoklu dil kullanma becerilerini öğrencilerine aktarabilmektir. Bu aynı zamanda uluslararasılaşma hedefiyle de yakından ilgilidir. Yabancı dili kullanma becerilerini öğrencilerine kazandırabilmek üniversitelerin önemli misyonlarından biridir. Evrenselleşme ve bilgiye ulaşabilme bakımından önemlidir.
  11. Kampüs ve dışına eğitim ve araştırma hizmetlerinin yayılımı: İletişim teknolojileri eğitim ve araştırma mekanını sınıfın dışına kampüse ve onun da ötesinde tüm mekana taşımaktadır. Yeni nesil üniversiteler buna yönelik mekanizmalar kurmaktadır. Öncelikle kampüsün bütünün eğitim ortamı olarak tasarımı gerekmektedir. Öğrenci kulüpleri, spor, sosyal, kültür ve sanat aktiviteleri için mekan tasarlanması ihtiyacı vardır.
  12. Yeni nesil kütüphaneler: Online ulaşılabilir veri tabanları, dijital kaynaklar üniversite kütüphanelerinin ayrılmaz parçası olmuştur. Kütüphanelerin okuma mekanından araştırma mekanına dönüşümü öne çıkmaktadır. İletişim imkanlarıyla donanmış bireysel, grup çalışma odaları, araştırma becerilerinin aktarıldığı, veri tabanlarını kullanma eğitimlerinin verildiği seminer odaları mekan boyutundaki yeni ihtiyaçlardır. Kütüphanenin insan kaynakları da kullanıcılarının araştırma becerilerini güçlendirebilmelidir. Asıl kritik nokta ise kütüphane WEB ara yüzünde gerçekleşmektedir. Üniversitenin eğitim ve araştırma konularında yaratıcılığı bu noktada kendisini göstermektedir.

Prof. Dr. Atilla Arkan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN