Cihanın fazılı, zamanın kamili Ahmedi ve İskendername hakkında bilgi...
Alim, fazıl, kamil, Mevla olarak ifade edilir, fakat ne doğum yılı bellidir ne de ölüm yılı… İlk eğitimini nerede ve kimlerden aldığını bilmiyoruz. Hayatına dair bilgi veren kaynaklar, genellikle konuya memleketi ile başlasa da, bu konu dahi ihtilaflıdır. Osmanlı şiirinin kurucularından olarak birçok alimin kalemine zuhur etmiştir. Ama onu öyle güzel hatırladığımız bir eseri var ki asırlar öncesinde cihan imparatorlarına dahi bu eserle öğütler vermiştir. Sizleri 14. yüzyılda Anadolu'da yetişmiş en büyük divan şairimiz olan Ahmedi ve kaleme aldığı İskendername'sine doğru bir yolculuğa çıkarıyoruz.
🌹 Osmanlı şiiri, dünyanın en zengin şiirlerinden biri... Aruz vezni kullanılan şiir, şeklini Arap ve Fars şiirinden aldı. Eski Türk şiiri formları daha çok halk şiirinde muhafaza edildi. Halk şiirinde de aruz vardı fakat daha çok hece kullanıldı. Ahmedi de işte Osmanlı klasik şiirinin kurucuları arasında yer alan büyük şairlerimizden biriydi...
📌 BELİRSİZLİKLER İÇİNDE AHMEDİ'Yİ TANIMAYA ÇALIŞALIM
🖍 Ahmedi'nin yaşamı hakkında elle tutulur bilgi edinmek çok da kolay değildir. Hayatı hakkındaki bilgiler yetersizdir. Kâtib Çelebi, Keşfü'z-Zünûn'da yazarın künyesini Mevlânâ Tâceddîn İbrahim el-Ahmedî olarak verir; Bursalı Mehmed Tâhir ise yazarın ismini Tâceddîn İbrâhîm bin Hızır olarak belirtir.
🔍 İskendarname'yi inceleme-tenkitli metin olarak yayına hazırlayan Yaşar Akdoğan - Nalan Kutsal, Ahmedi'yi anlatırken şu ifadeleri kullanır:
"Şaire dair bibliyografik kaynaklarda yer alan bilgiler yetersiz ve daha çok birbirinin benzeri mahiyettedir. Tezkirelerde anlatılanlar da çoğunlukla bu kaynaklardan alınmıştır ve şairin hayatına dair esaslı bir mâlûmat içermemektedir. Bu sebeplerden ötürü de özellikle nereli olduğu konusu ihtilâflıdır. Kaç yılında dünyaya geldiğine, ilk tahsilini nasıl yaptığına dair bilgiler de yeterli değildir. Ahmedî mahlasını kullanan şairin ismine dair Şakâ'iku'n-Nu'mâniyye, Hadâ'iku'ş-Şakâ'ik ve şuara tezkirelerinde herhangi bir kayda rastlanmamaktadır. Ancak bazı kaynaklarda şairin ismi Tâceddîn İbrâhîm bin Hızır olarak geçmektedir."
🖍 Ahmedî'yi biz daha çok İskendernâme isimli manzum eseriyle tanırız. Bursalı Mehmed Tâhir gibi Fuad Köprülü de şairin asıl adının Tâceddîn İbrâhîm bin Hızır olduğunu belirtir. Ancak devamında Tâceddin isminin bir lakap olduğunu ifade eder.
🖍 İslam Ansiklopedisi'nde yer alan Günay Kut tanımına göre Ahmedi; "Türk edebiyatında ilk İskendernâme ve sonundaki "Dâstân-ı Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i Osmân" kısmı ile şöhret bulan divan şairi…" olarak ifade edilir.
🖍 Şairin doğum yeri konusundaki ihtilaflar arasında tutunduğumuz bir dal vazifesi gören Taşköprülüzâde, Şakâ'iku'n-Nu'mâniyye'de; "Âlim, fâzıl, kâmil, Mevlâ Ahmedî'nin aslı Germiyan vilâyetindendir. Devrinin ilimlerini memleketinde okudu. Sonra Kahire'ye gitti." der.
🖍 Edirneli Mehmed Mecdî Efendi ise "Aslı vilâyet-i Germiyandandır. Çağdaşı olduğu fazilet sahibi kimselerden ders aldıktan ve bütün melekeleri öğrendikten sonra Mısır diyarına gitti." diyerek az çok bilgi verir. Diğer kaynaklarda bu kadar açıklayıcı bilgi bulmak pek mümkün değildir
📌 SANATÇIYA ÖNEM VEREN BEYLİK
🖍 Yukarıdaki bilgiler ister istemez bizi Germiyan beyliği dönemine götürür. Germiyanoğulları sarayında gelişmiş bir kültür ve edebiyat görüşü hakimdi. Çünkü beyliğin siyasi gücünü elinde tutması için bu oldukça önemli bir durumdu. Bu nedenle Ahmedi'nin ne denli bir ortamda şairliğini geliştirdiğini, eserler verdiğini düşünmek zor değil. Öyle ki saray çevresinde Şeyhî, Ahmed-i Dâî, Şeyhoğlu Mustafa gibi şairler yer alıyordu.
📌 HİSLİ BİR ŞAİR MİYDİ?
🖍 Ahmedi hakkında yazılanları okuduğumuzda çoğu beytini gönül kırıklığı sebebiyle kaleme aldığı söylenir. Neden olarak ise Ahmedî'nin zamanın ileri gelenlerinden beklediği ilgiyi görememesi gösterilir. Ahmedî'nin yakındığı dönemin Yıldırım Bayezid devri olduğu bir ihtimal olarak kaynaklarda yer alır. Çünkü Ahmedî, İskendernâme'nin sonunda açıkça belirttiği üzere eserini hicrî 792 senesinde Rebîülevvel ayının başlarında (m. Şubat 1390) tamamlamıştır. Aynı tarihte Yıldırım Bayezid, Germiyan ve Aydınoğulları beyliklerini Osmanlı topraklarına ilhak etmiştir.
🖍 Öyle ki Latîfî, Ahmedî'nin şiir vadisinde başarılı olmadığını düşünmüş; Ahmedî de bu düşüncelerden ötürü oldukça üzülmüş ve kendisine bir hastalık musallat olmuş, denilir. Tabi ki Ahmedi hakkında rivayetlerin kesin ve net olan biçimleri yoktur. O nedenle rivayet olmaktan öteye pek geçememişlerdir.
📌 EMÎR SÜLEYMAN'LA YAKINLIĞI
🖍 Ahmedî'nin, Yıldırım Bayezid'in en büyük oğlu olan Emîr Süleyman'la yakınlığı neredeyse bütün kaynaklarda aynı şekilde yer alır. Yine tarihler tam olarak bilinmese de kesin olan, şairin Emîr Süleyman'ın yanında gördüğü değerdir. Onun yanında *velûd bir dönem geçirdiğidir.
*Velûd: Pek verimli
🖍 Taşköprülüzâde, bu durumu şöyle açıklar: "Mevlâ Ahmedî memleketine döndükten sonra Germiyanoğlu emîrine muallim oldu. Emîr şiire rağbet gösteriyordu. Sonra Sultan Bayezid Han'ın oğluna musahib oldu, ona yakınlaştı ve yanında büyük bir mevki ve bol miktarda debdebe elde etti. Onun için İskendernâme isimli bir kitap, çok miktarda şiir ve kaside nazmetti."
🖍 Emîr Süleyman da ince ruhlu bir şehzadeydi. Şecaati ve cömertliği meşhurdu. Edipleri ve şairleri himaye ederdi. Ahmedi, İskendernâme'nin "Tevârîh-i Âl-i Osmân" kısmının son bölümünde Emîr Süleyman'ın güzel ahlâkını, cömertliğini, adaletini övmüştür.
📌 AHMEDİ'NİN VEFATI
🖍 Birkaç önemli âlimden Ahmedi'nin ölümüne ilişkin bilgilere şu bilgilere ulaşabiliyoruz:
🖍 Katip Çelebi Keşfü'z-Zünûn'da beş yerde, şairin ölüm tarihinin 815 olduğunu tekrarlar. Ama nerede öldüğüne dair bir bilgi yoktur.
🖍 Edirneli Mehmed Mecdî Efendi'nin vasıtasıyla şairin 815 senesinin sonlarında seksen yaşını geçmiş iken Amasya'da vefat ettiğini öğreniriz.
🖍 Bursalı Mehmed Tâhir de Osmanlı Müellifleri adlı eserinde, 815 senesinde Amasya'da öbür âleme göçtüğünü ifade eder.
Gelin şimdi, klasik Osmanlı edebiyatının başlangıç devresi eserlerinden olan Ahmedî'nin İskendernâme'sini inceleyelim...
📌 SULTANLARIN İSKENDER'İN YAŞAMINA DAİR MERAKI
🖍 Fâtih Sultan Mehmed İskender'in hükümdar kimliğini tahlil etmek için Ahmedî'nin hikâyelerini okudu. İskender'in yaşamına olan merak Fâtih'le de sınırlı kalmadı. Memlükler sahasında İskendernâme'nin okunduğuna ve etkilerinin olduğuna dair bilgiler de kaynaklarda yer aldı.
🖍 İskendername incelemesinde, Yaşar Akdoğan - Nalan Kutsal bu konuyu şöyle ifade eder:
"Yine Şîraz'da yazılmış olan İskendernâme nüshalarının Safevî üslûbunda oldukça sanatlı bir biçimde tezhiplenmiş ve minyatürlerle süslenmiş olmaları, bunların Safevî Hanedanından hükümdar veya önemli kimseler için hazırlandıklarını düşündürmektedir."
📌 DOĞU KÖKENLİ KAYNAKLARA GÖRE İSKENDER
🖍 Kur'an-ı Kerim'de Zülkarneyn olarak tanımlanan ve kendisine büyük bir güç verilen kişi, İslam dünyasında İskender'le aynîleşip İskendernâme isimli eserlerle yaygınlık kazandı. Böylece Müslüman hükümdar modeli olarak örnek alınmaya başladı.
🖍 İslâm tarihi kaynaklarında İskender'in fetihleri, ulaştığı topraklar, zaferleri hakkında verilen bilgiler genellikle doğrudur. Ancak ailesi ve inanç biçimine dair bilgiler, efsanevî tarzdadır. İskender'in Zülkarneyn'le aynı şahıs kimliği altında toplanmasının sebebi "İskendername" incelemesinde şöyle ifade edilir:
"İskender'in Zülkarneyn'le aynı şahıs kimliği altında toplanmasının bir sebebi, Zülkarneyn hakkında Kur'ân-ı Kerim'de Kehf sûresinde yer alan ifadelerin İskender'e atfedilmesidir. Bir diğer sebep ise sıradan bir insanın böylesine dünyaya hâkim olamayacağını düşünen insanların, İskender'e ruhanî bazı özellikler atfederek başarılarını ilâhî bir kaynağa bağlamak suretiyle açıklamak istemeleri olmalıdır."
📌 İSKENDERNAME NEDİR?
🖍 Kutadgu Bilig'den itibaren devam eden siyasetname geleneği içinde önemli bir yeri olan İskendername, İslami edebiyatlarda Büyük İskenderîn yaşamını konu edinen, destanî-efsanevî tarzda yazılmış kitaplara denir.
🖍 İskender'in efsaneleşen hayat hikâyesi, cihan imparatorlarının başucu kitabı olmuş, edebiyatımızda İskender efsanesinin müstakil bir eser olarak ele alınması 14. yüzyılda başlamıştır.
📌İSKENDARNAME'NİN KONUSU
🖍 İskendernâme, Ahmedî'ye şöhretini kazandıran en önemli eseri... Türk edebiyatında İskender'in hayatının ele alındığı ilk hikâye olması bakımından da ayrıcalık taşır. Mesnevî nazım şekliyle kaleme alınmış olan bu eserde, hayatı, seferleri, hükümranlığı hakkında birçok efsanenin dile getirildiği İskender'in hayatı dışında felsefe, siyaset, ahlâk, astronomi, tıp, İran ve Osmanlı tarihi gibi pek çok konu yer alır.
📌 İlk manzum İskendernâme, Ahmedî tarafından 1390'da yazıldı. Ahmedî , ilk önemli manzum eserlerden biri olan bu eserini Germiyanoğlu Süleyman Şah nâmına kaleme alarak Hicrî 792 senesinde Rebîülevvel ayının başlarında (m. Şubat 1390) tamamladı. I. Bayezid'in oğlu Emîr Süleyman'a sundu.
🖍 Latîfî Tezkiresi'nde verilen bilgilere göre; bu eserde zahirî, batinî ilimlerden öznel, nesnel, ilâhî, matematiğe dair teşbih ve temsil ile geometri ve astronomiden, yıldızlar ilmi ve hikmetten birçok mana ve bilgiler bir araya getirilmiştir.
🖍 Ahmedi eseri kaleme alırken hayatının son yıllarına kadar çalıştı, sürekli ilaveler yaptı. Doğu'da yazılmış kaynakları inceledi, ortaya ansiklopedik özelliği olan bir eser çıkardı. Öyle ki Yıldırım Bayezid'e kadar gelen "Dâstân-ı Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i Osmân" başlıklı bölüm ilk Osmanlı *vekāyi'nâmelerinden sayıldı. Türkiye'de ve yurt dışında pek çok yazma nüshası bulunan eserde, hükümdarlara ve kumandanlara yönelik öğütlere; tevhid ve kelâm akîdesine dair konulara yer verildi.
Vekâyi'nâme: Osmanlı tarihçiliğinde olayları kronolojik sırayla ele alan ayrıntılı tarihlerin genel adı.
🖍 İskendernâme, didaktik tarzda yazılmış bir mesnevidir. Bu eser, sadece İskender'in yaşamını anlatmaz. Destanlardan oluşan, her destanda ayrı bir olayın yer aldığı manzum eser niteliğindedir.
🖍 Ahmedî'nin İskendernâme'si yazıldığı devirde büyük rağbet gördü. Çok sayıda nüshası günümüze kadar ulaştı. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'nde (TY, nr. 921) kayıtlı İskendernâme nüshası tıpkıbasımı, bir inceleme ile birlikte İsmail Ünver tarafından yayımlanmıştır.
Eserin "Mevlid" bölümü içindeki mi'râciye de Yaşar Akdoğan tarafından neşredilmiştir.
📌 AHMEDÎ'DEN ÖNCE YAZILAN İSKENDERNÂMELER
🖍 Efsaneleşen yaşamı kendinden sonraki krallar ve sultanlar için ilham kaynağı olan İskender'in hayatını konu edinen eserler arasında önemli bir yere sahip olan İskendernâme'nin; Anadolu, İstanbul, Şiraz hatta Mısır Memlük sahasına kadar uzanan bir coğrafyada çok sayıda nüshasının *istinsah edilmesi gördüğü rağbetin bir sonucudur.
*İstinsah: Bir yazıya, yapıta bakarak örneğini elle çıkarma, aynısını yazma, kopya etme.
İlk olarak Firdevsî'nin İran destanı Şehnâme'de yer verdiği İskender hikâyesi, daha sonra Genceli Nizâmî ve Emîr Hüsrev Dihlevî tarafından da işlendi.
🖍 Klasik Türk edebiyatında Ahmedî dışında Ali Şîr Nevâî'nin Sedd-i İskenderî isimli mesnevisi, Ahmed-i Rıdvân'ın, Behiştî Sinan'ın, Karamanlı Figânî'nin manzum İskendernâme mesnevileri ve Hamzavî'nin manzum mensur karışık İskendernâme'si bu konuda yazılmış önemli eserlerdir.
Millet olarak, tüm insanlığın ortak mirası hâline gelen değerlerimize; okuyarak, içselleştirerek, özümseyerek ve bizden sonra geleceklere şuurla anlatarak sahip çıkmamız gerekiyor. Siz de Ahmedi'nin kaleme aldığı bu değerli eser İskendername'yi ruhunuzun her hücresiyle anlayarak, içselleştirerek okuyun ve "mutlaka okunması gereken kitaplar" listenize ekleyin.
Fikriyat'ın E-kitap sayfasından İskendername'yi okumak için tıklayın
Özge Özkul
ozge.ozkul@fikriyat.com.tr
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.