OSMANLI PADİŞAHINDAN, KITLIK ÇEKEN İRLANDA HALKINA…

Yayınlanma Tarihi: Eylül 18, 2017 00:00 Güncelleme Tarihi: Eylül 18, 2017 10:19

İrlanda’nın Drogheda futbol kulübünün armasındaki ay-yıldız görenleri şaşırtıyor. Bunun, 1847 senesine dek uzanan enteresan bir hikâyesi vardır...

OSMANLI PADİŞAHINDAN, KITLIK ÇEKEN İRLANDA HALKINA…

Rivayet olunur ki, Türk şair ve diplomat Yahya Kemal Beyatlı, 1923 Lozan Müzâkereleri sırasında Avrupalı delegelerin menfi tavırlarına mukabil, İrlandalı bir delegenin Türk heyetini desteklemesine hayret etmiş; fırsat bulup sebebini sorduğunda, "Benim gibi her İrlandalı buna mecburdur. Biz açlık ve kıtlıktan kırılıp, ölümle boğuşurken diğer Avrupalılardan hiçbir yardım ve destek görmedik. Ama sizin atalarınız, yardım olarak bize hem para, hem de gemiler dolusu erzak gönderdiler. Bu sayede, çok sayıda İrlandalı hayatta kaldı. O zor günlerde bize insanca uzanan eli unutamayız" diye cevap vermişti.

ACI HATIRALAR

Halkının ekseriyeti Katolik olan İrlanda'da arazinin tamamı, o yıllarda çoğu İngiltere'de yaşayan 10 bin kadar İngiliz toprak sahibinin elinde idi. Bu topraklar, 600 bin İrlandalı çiftçiye kiralanıyordu. Nüfus kesafeti fazla olduğu için, kiralar yüksekti. Mahsulün çoğu İngiltere'ye nakledilirdi. 1845'te de 1 milyon ton zahire ve 258 bin koyun İngiltere'ye ihraç edildi. Küçük toprak parçaları, işçilere ücret karşılığında kiralanıyordu. Sayısı 4 milyona varan çiftçi ve işçiler ise, burada kendi maişetleri için tek gıdaları olan patates yetiştiriyordu.

1845'lerde Avrupa'nın çoğu memleketlerinde olduğu gibi İrlanda'da da büyük bir kıtlık yaşanıyordu. Kıtlık, İrlanda tarihinin en mühim hâdiselerindendir. "Patates Kıtlığı" diye anılır. Zira İrlanda'nın temel gıdası olarak bilinen patateslerin, Amerika'dan sızan veya sızdırılan phytophtera infestans adlı zehirli bir mikroskobik mantardan zehirlenmesi üzerine çıktı. Bu sebepten 1845'te mahsulün üçte biri yok oldu. Ertesi sene bu kayıp %90'a ulaştı.

Aç halk, tohumları yemek zorunda kalınca, 1847, kıtlığın zirve yılı oldu. İthal tohumların kullanıldığı ertesi sene de mahsulün yarısı heba oldu. Kıtlık 1851'de bitti ise de, halkın çoğu öldü veya Amerika'ya göç etmek mecburiyetinde kaldı. Böylece 8 milyonluk nüfus, 5 milyona geriledi. Muhacirler bir daha geri dönemediler; ama geride hüzünlü hikâye ve hâtıralar bıraktılar...

BÜYÜK JEST!

Kendisinden böyle bir talepte bulunulmadığı hâlde, cömert ve müşfik Osmanlı padişahı Sultan Abdülmecid, İrlanda'ya 10 bin pound yardım göndermeyi kararlaştırdı. Bu, Osmanlılara dünya çapında itibar kazandıran büyük bir jestti.

İngiltere o devirde dünyanın en zengin memleketlerinden birisi olduğu hâlde, Kraliçe Victoria bile, İrlandalı teb'asına Sultan'dan daha cömert davranmamış; sadece 2 bin pound verebilmişti. Üstelik Londra, itibarını korumak adına, Osmanlı hükûmetinden, yardımın bin pounda indirilmesini istedi. Bunun üzerine padişah, bin pounda ilaveten, erzak, ilaç ve tohum dolu üç yelkenli gemi gönderdi.

O zamanlar İrlanda, Büyük Britanya'nın sömürgesi pozisyonunda idi. İngiliz hükûmeti, Osmanlı yardım gemilerinin Dublin limanına yanaşmasına müsaade etmedi. Bunun üzerine gemiler 30 mil uzaktaki Drogheda limanına yanaştı. Yükünü burada indirdi.

Osmanlı hükûmetinin, 4000 km uzaktaki fakir bir beldeye, üstelik kendi dininden olmayan insanlara yardım elini uzatması nasıl tarihte benzerine az rastlanacak derecede alicenaplık ise; İngiliz hükûmetinin, kendi hâkimiyeti altındaki beldeye yardımı engellemesi de, o nisbette hayreti muciptir!..

Drogheda Oteli'nin girişine çakılan plaket

ARMADAKİ AY-YILDIZ

Osmanlı sultanına, İrlanda asilleri ve halkının gönderdiği teşekkür mektubu, bugün Topkapı Sarayı arşivindedir. Bu mektupta hülasa olarak şöyle deniliyor: "Aşağıda imzaları bulunan biz İrlanda asilzâdeleri ve halkı, Majesteleri [Sultan Abdülmecid] tarafından, acı çeken kederli İrlanda halkına gösterilen cömert hayırseverlik ve alâkaya en derin minnetlerimizi hürmetle takdim eder; İrlanda halkının ihtiyaçlarını karşılamak ve acısını dindirmek üzere cömertçe yapılan bin sterlinlik bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz."

İrlandalılar, kendilerine millerce uzaktaki Osmanlıların bu iyiliğini unutmadılar. 1919'da kurulan Drogheda futbol kulübünün amblemine ay-yıldız koydular. Ayrıca 2006 senesi Mayıs ayında, kuruluşunun 800. yıl dönümünü kutlayan Drogheda Belediyesi, bu hâdisenin hâtırasını yaşatmak adına, 150 sene evvel yardımı getiren Osmanlı denizcilerinin misafir edildiği o zamanki belediye binasının duvarına (şimdiki Westcourt Oteli) bir şükran plaketi taktırdı. Bu plaketteki 3-5 satır, ciltlerle anlatılabilecek insanlık tarihini, birkaç cümle ile özetleyen bir alicenaplığı ifade eder.

Merasimde, Drogheda Belediye Başkanı Alderman Frank Goddfrey, şehir ambleminde de yer alan hilâl ve yıldıza dikkat çekerek, "Şükran plaketi, iki ülke insanlarının dostluk sembolü olacaktır ümidindeyim" dedi. Kıtlık ve Açlık Müzesi Müdürü de, Türk halkına ve Osmanlı Devleti'ne minnettar olduklarını vurguladı.

Yakınlarda bir İrlanda gazetecisi, bu yardımın efsane olduğunu; zira liman idaresinin sicillerinde böyle bir kayda rastlanmadığını; üstelik şehir armasındaki ay-yıldızın 1210 yıllarına ulaştığını iddia etse de; Osmanlıların bu yardımı İrlanda halkının millî vicdanında layık olduğu yeri almıştır.

Türkiye'yi AB meselesinde destekleyen İrlanda'nın reisicumhuru Mary McAleese, bundan bir müddet evvel Türkiye'ye ziyarette bulunduğunda bu hâdiseyi hatırlatarak, "İrlanda halkı, bu eşine az rastlanır cömertliği asla unutmadı. Bayrağınızdaki sembolleri, bu güzel yıldız ve hilâli, şehrin sembolü hâline getirdi. Hatta futbol takımının formalarının üzerinde de bu güzel Türk sembollerini görüyoruz" dedi...

Türkiye Gazetesi

Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
>