Arama

Ecdat mirası ihya ediliyor

Hem yaptıranın 2. Abdülhamit olması hem de ismini bizzat padişahın vermiş olması dolayısıyla Yıldız Hamidiye Camii, 1855 yılında muhteşem bir eser olarak tarihe geçti.

Ecdat mirası ihya ediliyor
Yayınlanma Tarihi: 4.8.2017 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 04.08.2017 10:28

1877 yılından itibaren Yıldız Saray'ına yerleşen Sultan 2. Abdülhamit sarayın yakınına bir cami yapılması istemişti.

Mimar Sarkis Balyan, Barbaros Bulvarı'nda Yıldız Saray'ına giden yolun üzerinde görkemli Yıldız Hamidiye Camii'ni inşa etmiş, ortaya çıkan eser, sarayın kendini bile kıskandıracak güzellikte olmuştu.

Cami, 1885 yılı eylül ayı sonunda törenle ibadete açıldı.

Hem yaptıranın 2. Abdülhamit olması hem de ismini bizzat padişahın vermiş olması dolayısıyla Yıldız Hamidiye Camii, muhteşem bir eser olarak bölgeye ayrı bir renk kattı.

Osmanlı Devleti tarihinde mimaride önemli eserler veren Mimar Sarkis Balyan'a yaptırılan caminin iç dekorunda 2. Abdülhamit'in el yapımı ahşap eserleri de yer aldı. Padişahın sanatını konuşturduğu el işi oyma eserleri, Hamidiye camiindeki ayrı bir özellik oldu.

Yıldız Hamidiye Camii'ne iki taraftan beyaz mermer merdivenlerle ulaşılan ve saray kapılarını anımsatan yüksek ve azametli taç bir kapıdan giriliyor. Üzerinde Nisa suresinin 103. Ayeti ve Sultan 2. Abdülhamit'in tuğrası yer alıyor. Son dönemde yapılan Osmanlı camilerinin ortak özelliği olan son cemaat yerinin olmaması, Yıldız Hamidiye Camii'nde aynen uygulanmış.

Bunun yerine girişte dikdörtgen bir alan yer alıyor. Harime açılan bu alanda göze çarpan güzel bezemeler içerisi hakkında ipucu veriyor.

Camide birçok yerde olduğu gibi harim kapısının üzerinde de 2. Abdülhamit'in tuğrası yer alıyor.

Yıldız Hamidiye Camii'deki toplam 36 pencerenin 16'si kasnakta bulunuyor. Ortam bu yüzden çok aydınlık ve ferah. Her pencerenin altında hat sanatının seçkin örnekleri yer alıyor. Ve hepsinde "Hamd ve Şükür duası" ile "Elhamdulillah" yazılmış ve Abdülhamit'in adına da atıfta bulunulmuş.

Tek kubbeli ve tek minareli olarak farklı bir mimaride kurgulanan selatin cami, Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamit'in 1905 yılında suikaste uğradığı yer olarak dünya gündemine girdi.

BOMBALI SUİKAST HADİSESİ

Yıldız Camii, manevi ve sanat değerinin yanında padişaha suikast yapılan bir suikast ile de tarihimizde yer alır.

21 Temmuz 1905 Cuma günü, tarihe "bomba hadisesi" diye geçen meşhur olay gerçekleşmiş ve Ermeni komitacıları tarafından Cuma namazından hemen sonra Yıldız Hamidiye Camii önünde patlatılan 100 kiloluk bir bomba ile Sultan İkinci Abdülhamid Han'a suikast yapılmıştı.

Bu suikastte kullanılmak üzere Viyana'da özel bir araba yaptıran ve Cuma günleri padişahın camiye gelip gidişi dolayısıyla tertiplenen "Selamlık resm-i âlîsi"ni bir çok kereler takip edip padişahın her hareketini saniyesi saniyesine tespit eden Ermeni komitacıları, 21 Temmuz 1905 Cuma günü, 100 kiloluk saatli bombayı kurup arabalarına yerleştirerek Yıldız Camii önüne gelmişler ve muazzam kalabalık arasında padişahın camiye gelişini seyredip Abdülhamid Han camideyken arabayı terk ederek oradan uzaklaşmışlardı.

ŞEYHÜLİSLAM'LA SOHBET KURTARDI

Sukastçilerin hesabına göre padişah, camiden çıktıktan sonra 1 dakika 42 saniyede saltanat arabasına binmektedir. Saatli bomba, bu süre içinde patlayacak ve böylece Doğu Anadolu'yu Ermenilerden kurtaran Sultan Abdülhamid Han, Ermeni komitacıları marifetiyle öldürülecekti. Çok ustalıkla hazırlanan bu plana rağmen o gün Sultan Abdülhamid Han, caminin Hünkâr Mahfili koridorunda Şeyhülislam Cemaleddin Efendi'yle biraz fazla konuşmuş ve bu uzun sohbet, Abdülhamid Han'ın suikastten kurtulmasını sağlamıştır.

Padişah merdivenleri inerken müthiş bir gürültü ile patlayan bomba, muazzam kalabalık içinde büyük heyecan ve telaş uyandırmış, 26 kişi ölmüş, çok sayıda insan da yaralanmıştı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN