VAV TV CANLI YAYIN

Gazze’den Faşir’e; aynı trajedi

Yayınlanma Tarihi: 31.10.2025 09:19 Güncelleme Tarihi: 31.10.2025 12:29

2022 yılı ve sonrası itibarıyla bölgemizin kuzeyinde ve güneyinde peş peşe patlak veren savaşlar kesintisiz hale gelmiştir. Bunların tarihçe veya kronolojileri kısaca şöyledir: Ukrayna müdahalesi, 24 Şubat 2022 tarihinde Rusya devlet başkanı Vladimir Putin'in, Ukrayna'da "özel bir askerî operasyon" ilan etmesiyle başladı.

15 Nisan 2023'te Sudan genelinde, özellikle başkent Hartum ve Darfur bölgesinde, ülkenin askeri hükumetinin rakip grupları arasında çatışmalar çıktı. Milisler ile ordu teşkilatı birbirine girdi. 7 Ekim 2023 Aksa Tufanı patlak verdi.

18 aydan beri kuşatma altında olan Darfur'un önemli şehirlerinden Faşir'de (Kuzey Darfur eyaletinin başkenti. Nyala kent merkezinin 195 kilometre kuzeydoğusundadır)asilerin daha doğrusu eski adıyla Cancavid'lerin eline düştü. Başlangıçta Ömer Beşir'in kurduğu, kurguladığı Cancavid'ler Darfur'da hayvancılıkla geçimini temin eden göçebe Arap unsurları korumak, kollamak için tarımla uğraşan ve başkaldıran yerel unsurlara karşı kullanılmıştır. Daha sonra boşlukta kalan bu unsurlar serseri mayın haline gelmiştir. Devlet çatısı altında ikilik meydana getirmiştir. Göçebe ve hayvancılık meşgul olan Arap unsurlarla tarımla uğraşan yerel unsurlar arasındaki çekişmeye su kaynaklarının yetersizliği ve bölgeyi kavuran kuraklık neden olmuştur. Cancavid unsurlar kuru ve yaş demeden önlerine çıkan unsurları tarumar ettiler. O zaman insan haklarıyla ilgili şikayetleri Batı gündeme getiriyordu. Bu nedenle de İslami kesimler bu şikayetlere duyarsız ya da uzak durmuşlardır. G.W. Bush Irak'ta zulmederken Darfur'da adalet arayışına çıkmıştır. Bu da genel anlamda adalet arayışını gölgelemiştir. Bu unsurların devamı olan Hızlı Destek Kuvvetleri şimdi Faşir'de aynısını uyguluyorlar. BAE dışında Suudi Arabistan ve Mısır gibi ülkeler insan haklarıyla ilgili endişelerini paylaştılar.

Cancavid'ler katliamlarla birlikte Darfur bölgesini itaat altına aldılar, sükuneti temin ettiler. Lakin daha sonra kontrolden çıkarak ülkenin başına bela kesildiler. Ömer Beşir bunların paralı askerler olarak BAE'nin hizmetine verdi ve Yemen'de bu ülkenin vurucu gücü haline geldiler. Bilahare Putin tarafından tasfiye edilen Wagner grubuyla da temas hattında oldular. Böylece Cancavid/Hızlı Destek Kuvvetleri uluslararası bir varlık haline gelmiştir. Sudan dışındaki İslami kesimler vaktiyle meseleye sağlıklı bir teşhis koyamadılar. Bu paramiliter grubun isyanıyla afalladılar. Ömer Beşir'in vizyonsuzluğu İslami kesimlerin vizyonunu gölgeledi, perdeledi.

Bu paramiliter grubun komutanı eski bir deve taciri olan ümmi veya yarı ümmi Muhammed Hamdan Dagalo'dur. Mehmet Ali Paşa gibi uyanık birisi olduğu tartışmasızdır. Günümüzde Darfur'un Mehmet Ali Paşası olmaya namzet görünmektedir. Hızlı Destek Kuvvetlerinin orduya katılımı veya entegre edilmesi sürecinde bu milis gücün komutanı olan ve kısaca Hamidti olarak bilinen Muhammed Hamdan Dagalo kazan kaldırdı. Uluslararası alanda bu gayri meşru gücü hala Birleşik Arap Emirlikleri desteklemektedir. Kısaca Gazze'de İsrail'i ve katliamlarını ABD desteklerken Ukrayna'daki Rus azınlığa Putin arka çıkmaktadır. Sudan'da ise John Grang'dan sonra yeni ayrılıkçıları veya bölücüleri Birleşik Arap Emirlikleri desteklemektedir. Son sıralarda Hızlı Destek Kuvvetleri ülke genelinde peş peşe yenilgiler almış ve bunun sonucu olarak sonu görünmüş en azından dar bir alana sıkışmıştır. Faşir zaferi onlar için bir nefes almadır. Bundan sonra ya bütün cephelerde savaşacaklar ya da siyasi bir çıkış arayacaklar. BAE Liderinin Danışmanı Enver K(G)argaş da müttefiklerini giyotinden kurtarmak için siyasi bir çözüm umudunu dile getirmiştir. Asilerin 18 aydır kuşatma altında tuttuğu Faşir kentine girmesi askeri ve siyasi olarak bir huruç hareketi sayılabilir. Bu Hızlı Destek kuvvetlerini kurtarır mı yoksa Darfur'un dışında kalan Kordofan gibi bölgelerde tamamen tasfiye edilmesini mi getirir?

Dagalo ve çetesi Gazze'dekine benzer sivillere katliamlar uygulamaktadır. Cephede ve cephe gerisinde infazlar yürütmektedir. Hükumete yakın kaynaklar 26-27 Ekim (2025) tarihinde şehrin ele geçirilmesi ve yağmalanması sırasında Hızlı Destek Kuvvetlerinin sivil halk arasında katliama giriştiğini haber vermektedir. İlk belirlemelere göre 2 bin sivili soğukkanlı bir şekilde infaz etmişlerdir. Kan donduran görüntüler dünya basınına da servis edilmiştir.

Aç susuz kalan firari siviller su kaynağı bulduk sevinciyle ve umuduyla tuzağa çekilmişler ve kamuflaj bir gölete ulaştıklarında asi güçler firari sivillerin üzerine yaylım ateşi açmışlardır. Şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemlere tevessül etmektedirler. Kısaca halklarına karşı İsrail gibi kirli bir savaş yürütmektedirler.

Mustafa Özcan

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.