Antibakteriyel özelliği olan besin ve bitkiler🍃

Kekik, nane ailesinin Thymus cinsine ait, aromatik, çok yıllık yaprak dökmeyen bir bitkidir ve küçük beyaz, lila veya pembe çiçekler üretir. 350'den fazla kekik çeşidi vardır, bunlar esas olarak çok kolay melezleşmelerinin kanıtıdır. Yapraklarının renkleri soluk yeşil tonlarından daha koyu yeşil ve zeytin tonlarına, ayrıca bronz, hatta gümüşe kadar değişebilir. Güney Avrupa ve Akdeniz bölgelerinde yaygın olarak yemeklerde kullanılmaktadır. İçerisinde bol miktarda antioksidan, vitamin ve mineral bulunduran kekik çayını düzenli olarak tüketmek sağlığınız için faydalı bir aktivite olacaktır. Soğuk algınlığınız varsa kekik çayı tüketebilirsiniz. Aynı zamanda soğuk kekik çayı ile gargara yapmak boğazınıza iyi gelecektir. Soğuk algınlığı, öksürük ve boğaz ağrısını tedavi eder. Saç büyümesini destekler. Solunum bozukluklarının tedavisinde yardımcı olur. Kardiyovasküler hastalıkların önlenmesine yardımcı olur. Kan basıncını kontrol etmeye yardımcı olur. Mükemmel anti-bakteriyel özelliklere sahiptir. Anemiyi önler. Kan ve lenfatik sistem temizleyici olarak kullanılmaktadır. Özellikle soğuk algınlığı ilaçlarında, öksürük damlalarında önemli bir kaynak olan ekinezya, bağışıklık sistemini güçlendirerek üst solunum yolları tedavisinde etkili olur. Ekinezya günümüzün bitkisel tıbbında en çok araştırılmış bitkilerden biridir. Soğuk algınlığının şiddetini ve süresini azaltmasıyla bilinir. Bağışıklık sistemine sayısız etkisi vardır; bunların arasında antikor tepkisinin artması, virüslere karşı interferon seviyesinin yükselmesi ve enfeksiyona karşı beyaz kan hücrelerinin uyarılması sayılabilir. Ayrıca ekinezya, C vitamini, flavanoidler gibi antioksidanlar bakımından zengindir. 1 ya da 2 çay kaşığı ekinezya yaprağını/çiçeğini 1 bardak kaynar suya koyun ya da kökünden 1 çay kaşığı kadarını 1 ya da 2 bardak suyla 10 dakika kadar kaynatın. Bu tür bitkisel çayların bir bardaktan fazla içilmemesi tavsiye edilir. Ekinezya çayı tarifi: Bir kaşık kurutulmuş ekinezya bitkisini, bir su bardağı kadar kaynamış suyun içerisine ilave edin. 10 dakika kadar ağzı kapalı şekilde demlendikten sonra süzülerek tüketin. Sarımsak, vücuda virüs ya da bakterilerin girmesini mümkün mertebe engeller, kanı temizler ve vücuda çoktan girmiş olan virüs ya da bakterileri hızlıca uzaklaştırmak konusunda uzmandır. Sarımsak, besin değeri çok yüksek olan sarımsak tam bir şifa kaynağıdır. A, C, P ve B grubu vitaminleri ile kalsiyum, magnezyum, potasyum, selenyum, çinko, fosfor ve demir mineralleri açısından son derece zengindir. Lokman Hekim'den şifa kaynağı 25 besin Sarımsak kürü nasıl yapılır? 2 litre limon suyunu, kavanozun içerisine koyduktan sonra 40 tane diş orta boy soyulmuş sarımsağı yıkamadan ezerek limon suyuna ilave edip tüketebilirsiniz. Sarımsak ve limon kürü: Sarımsak ve limon karışımı gribal enfeksiyonu önlemek adına doğru bir tercihtir. Gece yatmadan önce bir diş sarımsağı küçük parçalar halinde doğrayıp, limon suyuyla yutmak vücut direncini artırarak gribi önler. Sarımsağı çiğ halde yutmak, yağının mikroorganizmalar üzerinde etki göstererek antibiyotik özelliğinin ortaya çıkmasını sağlar. Sarımsağın bu antiseptik işlevi, grip ve nezle gibi soğuk havaya bağlı olarak meydana gelen hastalıkların önüne geçer. Bununla birlikte astım, romatizma ve eklem enfeksiyonların gibi problemler dolayısıyla varlık gösteren semptomların etkisi de sarımsak sayesinde azaltılabilir. Ses kısıklığı, öksürük gibi problemler bu semptomların başlıcasıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yolları nelerdir? İnsan vücuduna dışarıdan giren yararlı besinlerden biri de baldır. Binlerce arının bir araya gelerek ürettiği bal insanlar tarafından besin olarak kullanılır. Vücudun şeker ihtiyacını karşılayarak doğal bir ilaç niteliği kazandırır. Kışın meydana gelen üst solunum yolu hastalıklarında adeta rahatlatıcı etkisi yaparak hastalıkla mücadele eder. Bal içerisinde bulunan früktoz ve glikoz çoğu kişi tarafından bilinir. Demir, fosfat, kalsiyum, sodyum, potasyum, klorür ve magnezyum gibi mineraller genelde bilinmez bunlarda balda bulunur. Bunun haricinde B1, B2, B3, B5, B6 vitaminleri de balda yer alarak balın inanılmaz mucizesini kanıtlar niteliktedir diyebiliriz. Bal ayrıca çoğu bitki çaylarının içine atılarak tüketildiği için bu şekilde de yarar sağlamaktadır. Antiseptiktir, anti bakteriyel özellikleri de içeren bal tam bir hastalık savaşçısıdır. Doğal antibiyotiktir, Zerdeçalı çoğu kişi muhteşem güzel turuncu renginden tanır. Ancak şifalarını herkes tam olarak bilemez. Zerdeçal, İngilizcesi 'Turmeric' adı verilen bir baharattır. Ana vatanı ise Hindistan. Hindistan'daki birçok hastalığın beklenenden daha az gözükmesinden zerdeçal sorumludur. Zerdeçal içerisinde bir miktar mineral ve bir miktar da bazı vitaminler vardır. Ancak bunlar çok az miktardadır. Esas şifası, kökleri kurutulup toz haline getirilerek tüketilebiliyor. Bunun içerisinde bulunan 'kurkumin' en kıymetli maddedir. Kurkumin kansere karşı koruma sağlar. Kanserin bütün aşamalarında hem durdurucu, yavaşlatıcı bazen de antibakteriyel bir özelliğe sahiptir. Sadece kansere karşı korumakla veya tedaviye yardımcı olmak ile kalmıyor aynı zamanda son zamanların en büyük tıbbi sorunlarından birisi olan 'HIV' virüsü yani AIDS hastalığını oluşturan virüsle ve de Hepatit virüsü karaciğerde sarılık iltihabı yapan gibi virüslere karşı ciddi bir şekilde üremelerini yavaşlatıcı hatta durdurucu bir etki yapıyor. Zerdeçal, bilinen en güçlü en doğal, zarar ve yan etkisi en düşük ayrıca en ekonomik olan antienflamatuar diyebiliriz. Çünkü zerdeçal bilinen en güçlü alkali maddedir. Aynı şekilde safrayı arttırıcı ve karaciğer safra kanallarını sulandırıp senkrosyonu arttırıp temizleyici bir etkisi vardır. Safra taşını eritmede de yardımcı olabiliyor. Zerdeçalı damak tadınıza bağlı olarak yemeklerinizde salatalarınızın içerisinde baharat olarak kullanılabilirsiniz. Zencefil ne işe yarar? Zencefil özellikle akciğer ve sinüslerde toksinlerin barınmasını önler ve rahat nefes almanız için solunum sisteminde hava yollarının açık kalmasını sağlar. Vücut ısısını arttıran zencefil ter atmak için birebirdir. Gribi daha kolay atlatmak için kendi zencefil çayınızı hazırlayabilirsiniz. Bir bardak sıcak suya taze doğranmış zencefil dilimlerini ve bir tarçın çubuğunu ekleyin. 20 dakika kadar bekledikten sonra çayınızı süzerek içmeniz tavsiye edilir Zencefil nasıl kullanılır? • Günlük 2 yada 3 bardak zencefil çayı için. Malzemeler: 1 çay kaşığı rendelenmiş zencefil 1 salatalık 1 limon 1-2 nane yaprağı 700 ml su Hazırlanışı: Salatalığı soyun ve ince ince dilimleyin. Sonra limon, lime ve zencefili de aynı şekilde dilimleyin. Bütün malzemeleri 2 litre suya nane yapraklarıyla birlikte ekleyin. Gece boyunca buzdolabında bekletin. Her gün 3 bardak, özellikle sabahları aç karnına ve yemeklerden önce içebilirsiniz. Ispanak içinde bulundurduğu besin değerli açısından sağlığa oldukça faydalı bir sebzedir. İçeriğinde A, C, D ve K vitaminlerini bulunduran ıspanak ayrıca demir, iyot, potasyum, sodyum, bakır, çinko, lutein, kalsiyum, protein ve folik asit açısından da oldukça zengindir. Besin deposu: Ispanak Ispanak nasıl yenmeli? Ispanak yukarıda da anlattığımız gibi vitaminler açısından oldukça zengin bir besindir. Ancak bu vitaminlerden tam anlamıyla faydalanmak için çiğ olarak yenmesi gerekmektedir. Çiğ yemek istemezseniz bile az pişmiş olarak yemek vitamin açısından daha mantıklıdır. Ispanak, enfeksiyonları önleyip bağışıklığı güçlendiren ıspanağın içinde bol miktarda bulunan C vitamini ve folik asit sadece vücudu korumakla kalmıyor, aynı zamanda enfeksiyonlarla savaşıyor. Metabolizmayı hızlandırmaya yarıyor Ispanak içerisinde bulunan magnezyum sayesinde metabolizmayı hızlandırıyor. Aynı zamanda içeriğinde bulunan lif sayesinde ise tokluk hissi verdiğinden kilolu insanların veya formuna dikkat etmek isteyenlerin de tercihleri arasında oluyor. Lif açısından oldukça zengindir Ispanak düşük kalorili olması ve lif açısından bolca zengin olması nedeniyle diyet yapmak isteyenler için en uygun besindir. İçinde bulundurduğu lif sayesinde tokluk hissi verdirerek acıkmayı önler ve bunu en düşük şekilde kalori alarak yapılır. Şifa kaynağı olarak kabul edilen ve uzun yıllardır herkesin kullandığı elma sirkesi vazgeçilmez bir bağışıklık sistemi güçlendiricidir. Hem yiyeceklerde, hem bakım olarak hem de bünyemiz ve bağışıklığımız için gerekli olan her türlü iyileştirici etkiye sahip olan sirke, başucumuzda durması gereken bir şifa deposudur. Enfeksiyonlara karşı korur ve bakterileri yok eder Yıllardan beri dezenfekte giderici olarak kullanılan sirke özellikle küçükken hemen hemen herkesin geçirdiği bitler başta olmak üzere; siğil, mantar, kulak enfeksiyonları gibi birçok sorunun giderilmesinde katkısı büyüktür. Yara temizliği içinde kullanılan sirke bakterileri yok eder, bünyeyi enfeksiyonlara karşı korur. İçerisindeki asidik madde sebebi ile enfeksiyonların kurutulmasında oldukça faydalıdır. Pamuğa batırılıp yaralı olan bölgeye sürüldüğünde etkisini hemen görebilirsiniz. Kalp rahatsızlıkları için riski azaltır Dünyada ölüm sebepleri açısından en önemli hastalıklardan bir tanesi de kalp ve damar hastalıklarıdır. Elma sirkesi bu durumu engelleyici nitelikte bir güce sahiptir. Kalp ve damar hastalıklarını önler ve ilerlemesini durdurur. Konu ile ilgili deneyler hayvanlar üzerinde yapılsa da kalp ve damar hastalıklarını önleyici etkide sirke çok önemli bir faktördür.

Antibakteriyel özelliği olan besin ve bitkiler🍃

KEKİK