Tarihe Tanıklık: Macar Arşivinden 1860'lardan İstanbul Fotoğrafları

Kız Kulesi, İstanbul Boğazı'nın ortasında yer alan ve şehrin en ikonik yapılarından biri olan tarihi bir kuledir. Kule, Üsküdar ilçesinin Salacak semtinden denize doğru 200 metre uzaklıkta, küçük bir adacık üzerine inşa edilmiştir. Kız Kulesi'nin tarihi M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Anadolu Hisarı, İstanbul Boğazı'nın Anadolu Yakası'nda, Çengelköy ile Beykoz arasında yer alan tarihi bir kale ve yerleşim yeridir. İstanbul'u koruma amaçlı olarak inşa edilmiş olan bu hisar, Osmanlı Sultanı Yıldırım Bayezid tarafından 1393 yılında yaptırılmıştır. Ayasofya Kapısı, İstanbul'da bulunan Ayasofya Müzesi'nin ana giriş kapısıdır. Ayasofya, tarihi boyunca kilise ve cami olarak kullanılmış önemli bir yapıdır. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından 6. yüzyılda inşa edilen bu yapı, uzun yıllar boyunca dünyanın en büyük kubbesine sahip olan yapı olarak bilinmiştir. Ayasofya içerisinde II. Selim Türbesi, Osmanlı Sultanı II. Selim'in (1566-1574 dönemi) mezarının bulunduğu türbedir. II. Selim, Osmanlı İmparatorluğu'nun 11. padişahıdır ve 1566 yılında tahta çıkmıştır. Ayasofya'da kendisi için yaptırılan türbe, Sultan II. Selim'in ölümünden sonra yapılmış ve Ayasofya'nın içindeki önemli türbelerden biri olarak bilinmektedir. Ayasofya, İstanbul'un tarihi yarımadada yer alan ve Bizans döneminde kilise olarak inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde camiye çevrilen ve daha sonra müze olarak kullanılan yapı günümüzde ise cami olarak ibadete açıktır. Ayasofya ilk olarak MS 537 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından Ayasofya Kilisesi olarak inşa edilmiştir. Binanın mimari açıdan en dikkat çekici özelliği, devasa kubbesidir; uzun yıllar boyunca dünyanın en büyük kubbesi olarak bilinmiştir. Ayasofya'nın camiye çevrilmesiyle birlikte yapılan düzenlemeler kapsamında, Osmanlı mimarisine uygun olarak yeni bir mimber eklenmiştir. Ayasofya'da bulunan mimber, camiye dönüştürüldüğü dönemde eklenen önemli unsurlardan biridir. Mimber, hutbe okunması ve vaaz verilmesi için kullanılan kürsüdür. Aziziye Camii, İstanbul'un Kağıthane ilçesinde bulunan tarihi bir camidir. Cami, Kağıthane Meydanı'nda yer alır ve bölgenin önemli dini ve kültürel merkezlerinden biridir. Aziziye Camii'nin yapımı 1868 yılında tamamlanmıştır. Cami, Sultan Abdülaziz döneminde inşa edilmiş olup, Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşır. Bâb-üs Selam, Topkapı Sarayı'nın ana giriş kapısıdır ve önemli tarihi ve sembolik bir yer tutar. Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'da yer alan Topkapı Sarayı, uzun yıllar Osmanlı padişahlarının ikametgahı ve devlet işlerinin yürütüldüğü merkez olmuştur. Bayezid Camii, İstanbul'un tarihi yarımadası içerisinde, Fatih ilçesinde bulunan önemli bir Osmanlı dönemi camisidir. İstanbul'da yapılan ilk büyük camilerden biridir ve Osmanlı Sultanı II. Bayezid'in (Yıldırım Bayezid) emriyle 1500 yılında yapılmıştır. Beyazıt Meydanı, İstanbul'un tarihi yarımadası üzerinde yer alan ve önemli bir meydan olarak bilinen bir bölgedir. Meydan, Fatih ilçesinde bulunur ve birçok tarihi ve kültürel yapıya ev sahipliği yapar. Beyazıt Meydanı'nın merkezinde, Osmanlı döneminden kalma önemli bir yapı olan Beyazıt Meydanı Külliyesi bulunur. Beyazıt Yangın Kulesi, İstanbul'un tarihi yarımadada bulunan ve şehrin yangınlarla mücadele stratejilerinde önemli bir rol oynayan yapılarından biridir. Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan bu kule, Beyazıt Meydanı'nda yer alır. Beyazıt Yangın Kulesi'nin inşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, genellikle 18. yüzyılın ortalarına tarihlenir. Kule, İstanbul'un çatışmalar ve yangınlar gibi acil durumlarla baş etme ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmıştır. Yüksek bir noktada bulunan kule, şehirdeki yangınları erken tespit etmek ve hızla müdahale etmek için kullanılmıştır. Dikilitaş, İstanbul'un Sultanahmet Meydanı'nda bulunan antik bir Mısır obeliskidir. Aslında Mısır'dan getirilen bu obelisk, Roma İmparatoru Theodosius I tarafından 4. yüzyılda İstanbul'a taşınmıştır. Obelisk, Bizans İmparatorluğu döneminde Hipodrom olarak bilinen alanın ortasında yer almaktadır ve tarihi ve kültürel önemiyle tanınmaktadır. Günümüzde İstanbul'un zengin ve çeşitli tarihini yansıtan önemli bir simge olarak varlığını sürdürmektedir. Saray, Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülmecid tarafından 1843-1856 yılları arasında yaptırılmıştır. Çemberlitaş, İstanbul'un tarihi yarımadada bulunan ve önemli bir semt ve meydan adıdır. Aynı zamanda semtin adını taşıyan Çemberlitaş Sütunu da burada bulunmaktadır. İstanbul'un Fatih ilçesine bağlı olan Çemberlitaş, şehrin tarihî ve kültürel dokusunu yansıtan önemli yapıları barındırmaktadır. Dolmabahçe Sarayı, İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde, Boğaziçi'nin kıyısında bulunan ve Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerindeki önemli yapılarından biridir. Galata Köprüsü, İstanbul'un tarihi yarımadada bulunan ve Galata Kulesi'nden Karaköy'e geçişi sağlayan önemli bir köprüdür. İstanbul Boğazı üzerinde yer alan bu köprü, şehrin simgelerinden biri olarak kabul edilir. Galata Köprüsü'nün tarihi kökenleri oldukça eskidir. İlk olarak M.S. 5. yüzyılda Bizans döneminde yapılan köprü, zaman içinde birkaç kez yenilenmiştir. Galata Köprüsü, hem tarihi hem de turistik açıdan İstanbul'un önemli simgelerinden biridir. Üzerinden yürüyerek veya tramvayla geçerek İstanbul Boğazı'nın muhteşem manzarasını görmek mümkündür. Ayrıca köprü, İstanbul'un tarihi ve modern yapılarını bir araya getiren önemli bir geçiş noktasıdır. Günümüzdeki modern yapısı ise 1992 yılında tamamlanmıştır. Köprü, yaya geçişlerine ve araç trafiğine açıktır. Osmanlı döneminde Haliç'te demirlemiş olan gemiler genellikle savaş gemileri (kalyonlar, galeonlar vb.) veya ticaret gemileri olabilirdi. Bu gemiler, İstanbul'un savunmasını sağlamak ve deniz ticaretini desteklemek amacıyla kullanılırdı. Haliç, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun denizcilik faaliyetlerinin merkezi olarak da işlev görmüştür. Günümüzde Haliç, İstanbul'un önemli turistik ve kültürel merkezlerinden biridir. Haliç kıyısında yer alan tarihi yapılar, Haliç Köprüsü ve kıyı boyunca uzanan parklar ziyaretçiler için popüler mekanlardır. Haliç, İstanbul Boğazı'nın Karadeniz'e açılan kısmıdır ve tarihi boyunca stratejik bir öneme sahiptir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Haliç sık sık donanmanın demirlediği ve gemilerin bakımının yapıldığı bir yer olmuştur. I. Mahmud Çeşmesi, İstanbul'un Tophane semtinde bulunan tarihi bir çeşmedir. Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan bu çeşme, padişah III. Mahmud döneminde yaptırılmıştır. Tophane'de, İstanbul Boğazı'nın kıyısında ve II. Mahmud'un Topçu Kışlası'nın hemen yakınında yer alır. I. Mahmud Çeşmesi, Osmanlı mimarisinin güzel örneklerinden biridir ve dönemin estetik anlayışını yansıtır. Genellikle klasik bir Osmanlı çeşmesi olarak yapılmış olup, çok kubbeli bir yapıya sahiptir. Çeşme, dönemin şehir dokusunu ve su ihtiyacının karşılanmasını sağlamak amacıyla yapılmıştır. Kırım Kilisesi, İstanbul'un Taksim Meydanı yakınlarında bulunan ve yapım aşamasında olan tarihi bir kilisedir. Bu kilise, adını Kırım Savaşı sırasında ölen Osmanlı askerlerini anmak amacıyla inşa edilmekteydi. Ancak inşaatı tamamlanmamış ve günümüzde sadece temelleri ve bazı yapısal unsurları mevcuttur. Kırım Kilisesi'nin yapımına 1855 yılında başlanmıştı, ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik zorluklar yaşaması ve projenin zamanla Karacaahmet Mezarlığı, İstanbul'un Üsküdar ilçesinde bulunan ve İstanbul'un en büyük mezarlıklarından biri olarak bilinen tarihi bir mezarlık alanıdır. Mezarlık, Üsküdar'ın Karacaahmet semtinde yer alır ve büyük bir doğal alan içinde çok sayıda tarihi mezar taşı ve yapıya ev sahipliği yapar. Küçüksu Kasrı, İstanbul Boğazı'nın Anadolu Yakası'nda, Beykoz ilçesinde yer alan tarihi bir kasırdır. Osmanlı döneminde yapılmış olan bu kasır, Boğaz'ın güzelliğini seyretmek için kullanılan bir av köşküdür. Küçüksu Kasrı, II. Mahmud döneminde, 1857-1858 yılları arasında inşa edilmiştir Rumeli Hisarı, İstanbul Boğazı'nın Avrupa Yakası'nda bulunan ve şehrin tarihî savunma sistemlerinden biri olan önemli bir yapıdır. Osmanlı İmparatorluğu'nun İstanbul'u fethetmeden önce Bizans İmparatorluğu'na karşı inşa ettiği bir kale olarak bilinir. Rumeli Hisarı'nın yapımı 1451-1452 yılları arasında, Fatih Sultan Mehmed'in emriyle gerçekleşmiştir. Hisar, Boğaz'ın dar bir noktasında, Anadolu Hisarı'nın karşısında yer alır ve karşılıklı olarak birbirlerini gözetlerler. Rumeli Hisarı'nın amacı, Boğaz'ın kontrolünü sağlamak ve şehri savunmak için stratejik bir konumda bulunmaktır. Sultan Ahmet ve çevresi, İstanbul'un tarihi yarımadasında bulunan ve birçok önemli tarihi yapıyı barındıran bir bölgedir. Bu bölge, genellikle 'Sultanahmet' olarak anılır ve İstanbul'un en turistik ve tarihi zenginliklerine ev sahipliği yapar. Yılanlı Sütun ise Sultanahmet Camii'nin hemen yanında bulunan antik bir sütundur. Bu sütun, Bizans döneminde yapılmış ve üzerinde üç kafasız yılan kabartması bulunmaktadır. Sütun, İstanbul'un tarihî dönemlerinde hem Bizans hem de Osmanlı zamanlarında önemli bir sembol olmuştur ve günümüzde hâlâ ziyaretçiler tarafından ilgiyle Sultan Ahmet Meydanı, bu bölgenin merkezi noktasıdır ve dünyaca ünlü Sultan Ahmet Camii'ne ev sahipliği yapar. Sultan Ahmet Camii, 17. yüzyılda Sultan I. Ahmed tarafından yaptırılmış Şehzadebaşı Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde bulunan önemli bir Osmanlı dönemi camisidir. Cami, Kanuni Sultan Süleyman'ın oğlu ve veliahtı Şehzade Mehmed'in anısına yaptırılmıştır. Şehzadebaşı Camii'nin yapımı 1543-1548 yılları arasında tamamlanmıştır. Mimar Sinan tarafından tasarlanan bu cami, Osmanlı mimarisinin önemli bir örneği olarak kabul edilir. Cami, geniş bir avluya ve büyük bir kubbe ile desteklenen ana ibadet alanına sahiptir. Ayrıca cami kompleksi içinde medrese, kütüphane, imarethane gibi sosyal ve kültürel yapılar da bulunmaktadır. Tekfur Sarayı, İstanbul'un tarihi yarımadasında bulunan ve Bizans İmparatorluğu dönemine ait önemli bir yapıdır. Bu saray, şehrin fethedilmesinden önce Bizans imparatorlarının ikametgahı olarak kullanılmıştır. Tekfur Sarayı'nın kesin yapım tarihi belirsiz olsa da, genellikle 12. yüzyılın sonlarına doğru inşa edildiği düşünülmektedir. Sarayın bulunduğu yer, bugün Ayasofya'nın güneybatısında, Topkapı Sarayı'na yakın bir konumdadır. Saray, Bizans döneminde klasik Bizans mimarisi özelliklerini taşır ve kireç taşından yapılmıştır. Unkapanı Köprüsü, İstanbul'un tarihi yarımadasında bulunan ve Haliç'i geçmek için kullanılan eski bir köprüdür. Köprü, Karaköy ile Unkapanı arasında yer alır ve Haliç'in doğu kıyısında bulunan Unkapanı semtine adını vermiştir. Unkapanı Köprüsü'nün tarihi oldukça eskilere dayanır. İlk olarak 16. yüzyılın sonlarında veya 17. yüzyılın başlarında yapılmıştır.

AKADEMİK

İLAHİYAT

Kur'an

TARİH

EDEBİYAT

SİNEMA

MÜZİK

EĞİTİM

FELSEFE

SOSYOLOJİ

PSİKOLOJİ

GALERİ

LİSTELER

FİKRİYAT TV

ESMA-İ HÜSNA

İSLAM

MÜZİK

FİKRİYAT AKADEMİ

Tarihe Tanıklık: Macar Arşivinden 1860'lardan İstanbul Fotoğrafları

Kız Kulesi